trafik kurallarının değerlendirilmesi sonucu sigortalı araç sürücüsünün asli kusurlu olduğu, kusur oranının %75 olabileceği, davacının ise tali kusurlu olup, kusur oranının %25 olabileceği kanaatine varıldığı belirtilerek kusur oranlarının belirlenmesi yoluna gidilmiştir....
Bu durumun raporda değerlendirilmediği anlaşılmakla makine mühendisi bir bilirkişiden kusur oranının tespiti hususunda rapor alınması, kusur oranının farklı çıkması halinde Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti yada İTÜ Makine Mühendisi Trafik kürsüsünden seçilecek makine mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan rapor alınması gerektiğinden bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmüştür. Maluliyet raporuna yönelik yapılan istinaf incelemesinde: Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi üniversite hastanelerinin adli tıp anabilim dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir....
Somut olayda, davacı ile davalı işverenlerin kusur durumlarının tespiti için alınan bilirkişi raporlarının ehil ve konusunda uzman bilirkişiler tarafından tanzim edildiği, bilirkişiler tarafından tanzim edilen kusur durumunun tespitine ilişkin raporların kapsamlı, gerekçeli ve denetime elverişli olduğu gibi dosya kapsamına, delil durumuna ve somut olayın meydana geliş şekline de uygun olduğu, davalılara izafe edilen kusur oranının tarafların somut olaydaki yükümlülükleri ile de örtüştüğü ve kusur oranının hakkaniyete uygun olarak tasnif edildiği, bilirkişi raporlarının tarafların görev ve sorumlulukları ile kusur oranlarının belirlenmesi açısından dosya kapsamı ile de örtüştüğü, bu nedenle ilk derece mahkemesi tarafından bilirkişiler tarafından tanzim edilen kusur durumunun tespitine ilişkin rapora itibar edilerek bu raporların hükme esas alınmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır....
İtiraz Sebepleri Davalı vekili itiraz dilekçesinde; başvurunun dava şartı eksikliği nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, maluliyet raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, kusur oranının hatalı tespit edildiğini, tazminat hesabının TRH 2010 Yaşam Tablosu ve % 1,8 teknik faize göre yapılması, davacının kaza esnasında koruyucu ekipman kullanmaması sebebiyle müterafik kusur indirimi yapılması, davacı lehine 1/5 oranında nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek, Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir. C....
… Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararıyla; mahkemelerince getirtilen defter ve belgelerin incelenmesi sonucu, ilaç dışındaki diğer mamüllerde bir uyuşmazlık bulunmadığından ilaç alım faturalarından hareketle yükümlünün ilaç alımları toplamı ile iskonto toplamlarının tespit edildiği, yapılan hesaplamada maliyet fiyatları üzerinden işletmenin gayrisafi karlılık oranının inceleme elemanı gibi %44 olarak tespit edildiği, fire oranları ve satış iskontolarının da dikkate alınması sonucu kayıt dışı bırakılan hasılatın 2.309.250.000.- lira olarak tespit edildiği, öte yandan herhangi bir tespit yapılıp açıklamada bulunulmadan bir kısım giderlere ait indirimlerin kabul edilmemesinde isabet görülmediği, matrah farkının bulunuş biçimine göre ağır kusur cezasının kusur cezasına çevrilmesi icabettiği gerekçeleriyle matrah azaltılmış, ceza ise kusura çevrilmiştir....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kalıcı maluliyet oranının tespiti bakımından ZMSS Genel Şartlar ve ekine uygun engelli sağlık raporunun dosyaya kazandırılması gerektiğini, 20.02.2019 tarih ve 30692 sayılı RG ile yürürlüğe giren Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre maluliyetin tespit edilmesi gerektiğini, davayı kabul anlamında olmamak üzere sakatlık tazminatı talebinde bulunan davacının kazadan kaynaklanan maluliyet oranının genel şartlara uygun olarak tespiti bakımından dosyanın Adli Tıp 3....
ın işçisi iken 22.03.2014 tarihinde inşaatın dördüncü katından düşerek yaralandığını, Manavgat İş Mahkemesinin 2019/157 E. sayılı dosyasında maddi ve manevi tazminat istemli açılan davada Kurumca davacının %2,1 oranında meslekte kazanma gücünden sürekli nitelikte kayba uğradığının tespit edildiğini, itiraz üzerine Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu ve Adli Tıp 2. Üst Kurulundan alınan raporlarla meslekte kazanma gücü kaybı oranının %26,2 olarak tespit edildiğini ileri sürerek, davacının 22.03.2014 tarihinde geçirdiğ iş kazası nedeniyle uğradığı meslekte kazanma gücündeki kaybın tespiti ile belirlenecek oran üzerinden davacıya kaza tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde sürekli iş göremezlik geliri bağlanmasına, bağlanacak gelir/aylığın hak ediş tarihlerinden itibaren işletilecek yasal faizleri (terditli) ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Tazminat davalarında hükmedilecek tazminatın miktarını doğrudan etkilemesi nedeniyle işçide oluşan meslekte güç kayıp oranının hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeksizin kesin olarak saptanması gerekir. Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasa’nın 19. maddesidir. Anılan maddeye göre iş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalının sürekli iş göremezlik gelirine hak kazanacağı, iş kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremezlik hallerinde meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının belirlenmesine ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiştir....
Davacı vekil kusur raporuna itiraz ederek yerinde keşif yapılmasını talep etmiş ise de dosyada mübrez delillerin incelenmesinden yerinde yapılacak keşif ile kusur raporunda yapılan irdelemeleri etkileyecek bir husus olmadığı anlaşıldığından keşif talebi uygun görülmemiş, olaya uygun denetlenebilir nitelikteki kusur raporu hükme esas alınmıştır. Davalı tarafın meydana gelen kazada kusuru olmadığı, kusurun %100 olarak davacıda olduğu tespit edildiğinden meydana gelen zarardan davalının sorumlu olmayacağı kanaatine varıldığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
ya verilerek, dosya üzerinden inceleme yapıp, davaya konu kazadaki kusur durumu ve davacının aldırılan maluliyet raporuna göre, maluliyet zararının ne kadar olduğuna ilişkin rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş, dosyamız bilirkişi heyetine tevdi edilmekle, sunulan 30/09/2021 tarihli raporda, davacının 4 aylık geçici iş göremezlik dönem gelirine, plakası tespit edilmeyen araç sürücüsünün % 75 kusur oranının yansıtılmasıyla zararının 6.250,37 TL, % 12 maluliyet dönemi için sürekli iş göremezlik- efor kaybına ilişkin gelirine sürücünün %75 kusur oranının yansıtılmasıyla zararının 75.765,60 TL olmak üzere davacının toplam maddi ararının 82.015,97 TL olacağı, usul ekonomisi açısından davacının bakım gideri hesaplandığı ve davacının 1 aylık yakım giderine araç sürücüsünün % 75 kusur oranının yansıtılmasıyla bakım giderinin 1.918,80 TL olacağı rapor edilmiştir....