İşkolu tespit tarihi itibariyle yürürlükte bulunan mülga 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 3. maddesinde sendikaların işkolu esasına göre kurulacakları belirtilmiştir. Bu itibarla, işkolu kavramının, sendikaların faaliyet alanlarını belirleyen temel bir öge olduğu söylenebilir. İşkolu kavramı ile, benzer işler bir hukuki kalıp altında toplu iş hukukuna sunulmaktadır. İşkolu tespitinde birim olarak işyerinin esas alınacağı normatif düzenlemelerin tartışmasız bir sonucudur. İşkolu tespit davalarında her işverenin işyerinin bağımsız işyeri olarak kabul edilip o işyerinde yapılan işlerin niteliği itibarıyla işkolu tespiti gerekir. Mülga 2821 sayılı Kanun'un 60. maddesinde yer alan “Bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işler de, asıl işin girdiği işkolundan sayılır” kuralı ise, bir işyeri sınırları ve organizasyonu içerisinde yürütülen işler için önem taşır. Bununla birlikte birbirinden ayrı işyerlerinde asıl iş yardımcı iş kavramı geçerli olmaz....
Değişik iş ile ..... Değişik iş dosyaları ve içerisindeki tespit raporlarının, 3-Bilirkişi raporuna göre davalının projeyi onayladığına ilişkin delillerden olduğu ve davacı tarafından sunulduğu belirtilen "Haftalık Proje Koordinasyon Toplantı Notları"nın, 4-TRB/4231-038 sözleşme nolu taraflar arasında 02.05.2011 tarihinde "Grand Tarabya Oteli"nin "Genel Mekanlar, Residence Katları, Kral Dairesi İç Mimari Tasarımı, İnşai İşler ve Dekorasyon İşleri Yapılması Projesi" sözleşmesinin eki olan taraflarca imzalanmış keşif özetinin, 5-Bilirkişi kök raporunda davacı tarafından sunulduğu belirtilen mermer işlerine ilişkin sipariş formlarının, 6-10/03/2014 tarihli celsedeki ara kararda heyetin dosyanın 23 klasör olduğunu belirttiğinden dolayı yukarıda istenilen belgeler dışında varsa diğer belge ve evrakların, bulunmadığından dolayı birlikte gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 30.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Gerekçeli karar davalılar vekiline 17.07.2014 gününde tebliğ edilmiş ve temyiz dilekçesi 06.08.2014 gününde verilmiş harcı da bu tarihte alınmıştır. 6100 sayılı HUMK.nun 103. maddesinin (h) bendinde "Kanunlarda ivedi olduğu belirtilen işlerin" adli tatilde görülecek dava ve işler olduğu, 4650 sayılı Yasayla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesinde kamulaştırma bedelinin tespit ve tescil davalarının belirtilen süreler içerisinde sonlandırılması gerekip buna göre ivedi işlerden olduğunun kabulü zorunlu olduğundan bu tür davalara adli tatil içerisinde bakılacağı bunun sonucu olarak da temyiz süresi adli tatilde işleyeceğinden HUMK nun 432. maddesi hükmünde öngörülen 15 günlük temyiz süresi geçmiş bulunduğundan 01.06.1990 gün ve 1989/3 Esas 1990/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı...
Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Davalı vekilinin temyizi yönünden; Gerekçeli karar davalı vekiline 08.07.2014 gününde tebliğ edilmiş ve temyiz dilekçesi 01.09.2014 gününde verilmiş harcı da bu tarihte alınmıştır. 6100 Sayılı HUMK nun 103. maddesinin (h) bendinde "Kanunlarda ivedi olduğu belirtilen işlerin" adli tatilde görülecek dava ve işler olduğu, 4650 Sayılı Yasayla değişik 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesinde kamulaştırma bedelinin tespit ve tescili davalarının belirtilen süreler içerisinde sonlandırılması gerekip buna göre ivedi işlerden olduğunun kabulü zorunlu olduğundan, bu tür davalara adli tatil içerisinde de bakılacağı bunun sonucu olarak da temyiz süresi adli tatilde işleyeceğinden HUMK.nun 432. maddesi hükmünde öngörülen 15 günlük temyiz süresi geçmiş bulunduğundan 01.06.1990 gün ve 1989/3 Esas 1990/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca temyiz isteminin REDDİNE, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 2-Davacı vekilinin...
Y A R G I T A Y K A R A R I 1- Davalı vekilinin temyizi yönünden; Gerekçeli karar davalı vekiline 23.07.2012 gününde tebliğ edilmiş ve temyiz dilekçesi 07.09.2012 gününde verilmiş harcı da bu tarihte alınmıştır. 6100 Sayılı HUMK nun 103. maddesinin (h) bendinde "Kanunlarda ivedi olduğu belirtilen işlerin" adli tatilde görülecek dava ve işler olduğu, 4650 Sayılı Yasayla değişik 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesinde kamulaştırma bedelinin tespit ve tescil davalarının belirtilen süreler içerisinde sonlandırılması gerekip buna göre ivedi işlerden olduğunun kabulü zorunlu olduğundan bu tür davalara adli tatil içerisinde bakılacağı bunun sonucu olarak da temyiz süresi adli tatilde işleyeceğinden HUMK.nun 432. maddesi hükmünde öngörülen 15 günlük temyiz süresi geçmiş bulunduğundan 01.06.1990 gün ve 1989/3 Esas 1990/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca temyiz isteminin REDDİNE, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine,...
Y A R G I T A Y K A R A R I 1- Davalı vekilinin temyizi yönünden; Gerekçeli karar davalı vekiline 23.07.2012 gününde tebliğ edilmiş ve temyiz dilekçesi 07.09.2012 gününde verilmiş harcı da bu tarihte alınmıştır. 6100 sayılı HUMK nun 103. maddesinin (h) bendinde "Kanunlarda ivedi olduğu belirtilen işlerin" adli tatilde görülecek dava ve işler olduğu, 4650 sayılı Yasayla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesinde kamulaştırma bedelinin tespit ve tescil davalarının belirtilen süreler içerisinde sonlandırılması gerekip buna göre ivedi işlerden olduğunun kabulü zorunlu olduğundan bu tür davalara adli tatil içerisinde bakılacağı bunun sonucu olarak da temyiz süresi adli tatilde işleyeceğinden HUMK.nun 432. maddesi hükmünde öngörülen 15 günlük temyiz süresi geçmiş bulunduğundan 01.06.1990 gün ve 1989/3 Esas 1990/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca temyiz isteminin REDDİNE, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 2...
İkinci keşif sonrasında hazırlanan 30.03.2020 tarihli bilirkişi raporunda davacının ikinci etapta yaptığı işler bedelinin 272.586,54 TL olduğu, ruhsata aykırı işler yapıldığı, eksik işler toplamının 291,50 TL olduğu, sızdırma probleminin giderilmesi için ödenen miktarın 44.569,61 TL olduğu, davacının toplam hak edişinin 520.075,34 TL olduğu, her iki tarafın 363.538,00 TL'nin ödendiği konusunda mutabık olduğu, bu rakamın düşülmesinden sonra davacının alacaklı olduğu miktarın 156.537,34 TL olduğu tespit edilmiştir....
in temyiz itirazları yönünden; Davacı tarafça, kendisine ait bağımsız bölümler için eksik ve kusurlu işler bedeli ....000,00 TL, ortak alanlardaki eksik ve kusurlu işler için nama ifaya izin talep edilmiştir.Hükme esas alınan inşaat mühendisi bilirkişinin raporunda bağımsız bölümlerdeki eksik ve kusurlu işler için ....246,40 TL, ortak alanlar için ....610,00 TL belirlenmiş, elektrik mühendisi bilirkişi tarafından ise ortak alanlarda olduğu anlaşılan elektrik imalatı eksiklikleri için 37.112,40 TL belirlenmiştir. Mahkemece, taleple bağlı kalınarak ....000,00 TL'ye hükmedilmiş ise de, hangi bilirkişi raporunun esas alındığı, hangi eksik ve ayıplar için bu miktara hükmedildiği açıklanmadan, davacıya ait bağımsız bölümlerdeki eksik ve kusurlu işlerin bedelinin ....246,......
Hukuk Dairesinin 12.11.2020 tarihli, 2020/6986- 2020/15965 E.K. sayılı kararındaki tespitler ile aynı Dairenin 10/03/2022 gün, 2021/13333 Esas, 2022/3122 Karar sayılı ilamında yazılı "belediyelerin görev ve yetkileri kapsamında yer alan faaliyetlerin yürütülmesi ve yapılan işin niteliğine ilişkin ayrıksı bir düzenleme bulunmaması durumunda gerek doğrudan belediyeye ait işyerleri gerekse belediye şirketlerine ait işyerlerinin kural olarak “Genel işler” işkolunda yer aldığının, dava konusu işyerlerinin işvereni olan İstanbul Personel Yönetim A.Ş.’nin belediye şirketi niteliğinde olduğunun, kuruluş amacının belediye T1lerine personel temini olduğunun, tespit konusu işyerlerinin bir bütün halinde belediye ve belediye şirketlerine personel temini amacını taşıdığının, bu kapsamda tespit konusu işyerlerinde yürütülen faaliyetin niteliği bakımından ağırlıklı işin İşkolları Yönetmeliği’nin 20 sıra numaralı “Genel işler” işkoluna dahil olduğu" şeklindeki belirlemeler de dikkate alındığında, mahkemece...
Hukuk Dairesinin 12.11.2020 tarihli, 2020/6986- 2020/15965 E.K. sayılı kararındaki tespitler ile aynı Dairenin 10/03/2022 gün, 2021/13333 Esas, 2022/3122 Karar sayılı ilamında yazılı "belediyelerin görev ve yetkileri kapsamında yer alan faaliyetlerin yürütülmesi ve yapılan işin niteliğine ilişkin ayrıksı bir düzenleme bulunmaması durumunda gerek doğrudan belediyeye ait işyerleri gerekse belediye şirketlerine ait işyerlerinin kural olarak “Genel işler” işkolunda yer aldığının, dava konusu işyerlerinin işvereni olan İstanbul Personel Yönetim A.Ş.’nin belediye şirketi niteliğinde olduğunun, kuruluş amacının belediye T1lerine personel temini olduğunun, tespit konusu işyerlerinin bir bütün halinde belediye ve belediye şirketlerine personel temini amacını taşıdığının, bu kapsamda tespit konusu işyerlerinde yürütülen faaliyetin niteliği bakımından ağırlıklı işin İşkolları Yönetmeliği’nin 20 sıra numaralı “Genel işler” işkoluna dahil olduğu" şeklindeki belirlemeler de dikkate alındığında, mahkemece...