C) Yargılama Safhasının Özeti: Mahkeme’nin 08.03.2012 tarihli, 2011/29 E. ve 2012/208 K. sayılı kararı ile davalı Bakanlıkça işkolu tespit kararının yapıldığı işyerinde alt işveren olarak iş üstlenen şirkette çalışan işçilerin işyerinde fiilen yaptıkları işin asıl iş olarak hasta bakım ve tedavisine yardımcı işler olduğu, temizlik işinin ise yan iş olduğu kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile; davalı Bakanlığın 30.12.2010 tarihli ve 2010/102 sayılı “Genel İşler” işkoluna girdiğine dair tespit kararının iptaline, bu işyerinin İşkolları Tüzüğü’nün 24 nolu “Sağlık” işkoluna girdiğinin tespitine karar verilmiştir. Karar davalı tarafın temyizi üzerine Dairemizin 02.06.2012 tarihli ilamı ile, uyuşmazlıkta eksik araştırmayla ve taraf teşkili sağlanmadan sonuca gidilmesi nedeniyle bozulmuştur....
Köyü 473 parsel sayılı 6.950 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, senetsiz ve belgesizden taşınmazın tamamının tahdit içinde iken Sulh Hukuk Mahkemesinin 1957/260-1958/300 sayılı kararı ile orman sayılmayan yerlerden olduğuna karar verildiğinden söz edilerek tarla niteliği ile Hüsmen İşler adına tespit ve tescil edilmiş, satış yoluyla davalılara geçmiştir.. 464 parsel sayılı 8.400 m2 yüzölçümündeki taşınmaz senetsiz ve belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla niteliği ile Hüsmen İşler adına tespit ve tescil edilmiş, satış yoluyla davalılara geçmiştir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazların öncesinin orman olduğu ve 2/B madde uygulaması sonucu Hazine adına orman sınırları dışına çıkartıldıklarından tapu kayıtlarının iptali ile Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır....
bir oyun alanı oluşturulmasına" ilişkin kararın iptaline, bunun dışındaki kararların (1, 2, 3, 4, 5 ve 7. maddesi ile 6. maddedeki mutad işler niteliğindeki kararların) iptaline yer olmadığına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....
Ayrıca sözleşme dışında da işler yapıldığı davalı iş sahibinin kabulünde olup toplam ödeme tutarının 57.500,00 YTL olduğu taraflar arasında ihtilafsızdır. Mahkemesince, hükme esas alınan 22.02.2007 tarihli bilirkişi raporunda, toplam iş bedeli müteahhit kârı hariç 91.200,50 YTL olarak bulunmuş, bu bedel, davacı tarafından, davadan önce yaptırılan tespitle alınan bilirkişi raporunda belirlenen bedelin hak ve nefaset kurallarına uygun olduğu görüşüne dayandırılmıştır. Tespit ve mahkemece alınan bilirkişi raporlarının incelenmesinde iş bedeli bulunurken, sözleşme içi ve dışı işler her hangi bir ayırıma ve hesaplamaya tabi tutulmaksızın değerlendirildiği görülmüştür. Oysa, taraflar arasındaki sözleşmede yazılı işlerin Borçlar Kanunu'nun 365. maddesi gereğince sözleşme fiyatları içinde değerlendirilmesi, sözleşme dışında yapılan işlerin ise Borçlar Kanunu'nun 366. maddesi gereğince yapıldığı yıl mahalli rayiçleriyle bedellerinin ayrı ayrı belirlenmesi gereklidir....
in ne sözleşmelerde ne de protokolde taraf olmadığı, tapu kayıtlarında da uyuşmazlık konusu edilen dairelerden birine malik olduğu bir dönem tespit edilemediği gerekçesiyle bu davacı yönünden eksik işler bedeli ve kira tazminatı yönünden açılan davanın reddine, davacılar .... ve ...'ın (A) blok ... numaralı daireye hiç malik olmadan eksiklikleriyle birlikte devrettikleri gerekçesiyle bu bağımsız bölüm ile ilgili taleplerinin reddine....'ın (C) blok ... numaralı ve (E) blok ... numaralı daireler yönünden kira tazminatları taleplerinin reddine, (C) blok ... numaralı dairede ....921,00 TL kira kaybı zararı oluştuğu gerekçesiyle talebinin kısmen kabılüne, ...'ın binanın ortak yerlerinde yapılmamış olan eksik işler bedeli olan ....015,00 TL olduğu, (C) blok .... kat ... no'lu ve (E) blok .... kat ... no'lu meskenlerin arsa payına isabet eden eksik işler bedelinin ....608,33 TL olduğu gerekçesiyle talebinin kısmen kabulüne, ...'ın (C) blok ... numaralı daireyi ....'...
Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir. 1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2) Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı eksik ve ayıplı işler bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davacı tarafça, kendisine ait dairelerde ve ortak alanlardaki eksik ve ayıplı işler bedelinin tespit ettirildiği, tespit dosyasında düzenlenen bilirkişi raporunda eksik ve ayıplı işler giderim bedelinden müvekkilinin hissesine 11.166,00 TL isabet ettiği iddia edilerek bu miktar eksik ve ayıplı işler bedeli olarak dava edilmiş olmasına rağmen, mahkemece, bu miktar aşılarak, İstanbul 15....
Taraflar arasında imzalanan 14 maddelik satış sözleşmesindeki 3. ve 5. maddesinde davacı alıcıların yapması gereken işlemlerin daha sonradan davalı satıcı tarafından yapılması hususunda tarafların anlaştıkları ve bu işler için de davacılar tarafından elektrik işleri için ödenen 10.000.00.TL' nın dışında 45.000.00.TL ödeme yapıldığı da dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Davacılar, bu anlaşmalar ile ilgili olarak eksik ve ayıplı işler bedeli ile sonradan yapılan anlaşma doğrultusunda yapılacak işler için ödenen ancak işlerin yapılmamasından dolayı ödediği bedelin iadesini talep etmişlerdir. Eksik ve ayıplı işler nedeni ile ortaya çıkan bedel farkının (semen tenzilinin) ödetilmesi isteğine ilişkin indirilecek miktarın tespitinde; doktrinde, “mutlak metod”, “nisbi metod” ve “tazminat metodu” adıyla bilinen değişik görüşler mevcutsa da, gerek Dairemiz gerekse Yargıtay tarafından öteden beri uygulanan “nispi metod” olarak adlandırılan hesaplama yöntemi benimsenmektedir. (Bkz. 13.HD....
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacının davalıdan taraflar arasındaki sözleşme gereği yapılan elektrik tesisat işi gereğince hakediş alacağının bulunup bulunmadığı, var ise miktarının tespiti, eksik yapılmamış işler bulunup bulunmadığı, sözleşme kapsamında yapılmayan işlerin olup olmadığı, hakedişlerin sözleşmeye ve teknik şartnameye uygun hazırlanıp hazırlanmadığı, noksan ve ayıplı işler var ise bunların bedelinin ve asıl alacaktan mahsubunun gerekip gerekmediği, itirazın iptali koşullarının oluşup oluşmadığından kaynaklandığı tespit edilmiştir....
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca yapılan tespit ile ilgili kararın Resmi Gazete'de yayımlanmasını müteakip, bu tespite ... ilgililer, onbeş gün içinde dava açabilir. Belirtilen süre hak düşürücüdür. 6356 sayılı Kanun'un 4. maddesinin birinci fıkrasına göre, işkolları, Kanuna ekli (1) sayılı cetvelde gösterilmiştir. Maddenin ikinci fıkrasına göre ise, bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işler de, asıl işin girdiği işkolundan sayılır. Yine aynı maddede, bir işkoluna giren işlerin neler olacağının, işçi ve işveren konfederasyonlarının görüşü alınarak ve uluslararası normlar göz önünde bulundurularak, yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiştir. İşkolu kavramı sendikaların faaliyet alanlarını belirleyen temel bir öğedir. Birbirine benzer işler bir hukuki kalıp altında toplu iş hukukuna sunulmaktadır....
B..nca yapılan tespit ile ilgili kararın Resmi Gazete'de yayımlanmasını müteakip, bu tespite karşı ilgililer, onbeş gün içinde dava açabilir. Belirtilen süre hak düşürücüdür. 6356 sayılı Kanun'un 4. maddesinin birinci fıkrasına göre, işkolları, Kanuna ekli (1) sayılı cetvelde gösterilmiştir. Maddenin ikinci fıkrasına göre ise, bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işler de, asıl işin girdiği işkolundan sayılır. Yine aynı maddede, bir işkoluna giren işlerin neler olacağının, işçi ve işveren konfederasyonlarının görüşü alınarak ve uluslararası normlar göz önünde bulundurularak, yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiştir. İşkolu kavramı sendikaların faaliyet alanlarını belirleyen temel bir öğedir. Birbirine benzer işler bir hukuki kalıp altında toplu iş hukukuna sunulmaktadır....