WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESCİL Dava, kadastro sırasında tescil harici bırakılan taşınmaz hakkında açılan tescil davası olup, mahkemece orman araştırması yapıldığı ve çekişmeli taşınmazın bir bölümünün orman vasfı ile Hazine adına tesciline karar verilmiş olduğu göz önüne alındığında Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 23.01.2020 gün ve 2020/1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 10.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Dava, tapu iptali ve tescil istemiyle açılmış ise de; yargılama sırasında sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine dönüştürülmüş olup mahkemece de, sebepsiz zenginleşme hukuksal sebebine dayalı tazminat davası olarak hüküm verildiği anlaşılmakla, 20.01.2017 tarih, 2017/1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Belirtilen nedenle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 14.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Ne var ki, çekişmeli taşınmaz bölümünün dava tarihinde tescil harici yol içerisinde kaldığı anlaşılmasına rağmen, davacı taraf davasını tescil davası olarak ıslah etmemiştir. Dava tapu iptali ve tescil talebiyle açılmış olduğundan ve davacı tarafça yasal süresi içerisinde ve yöntemine uygun şekilde ıslah talebinde bulunulmadığından, davanın tescil davası olarak görülüp sonuçlandırılması hukuken mümkün değildir. Hal böyle olunca Mahkemece, çekişmeli taşınmaz bölümüne ilişkin usulünce açılmış bir dava bulunmadığından, karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi gerekirken, red kararı verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Davacı ..., dava dilekçesinde sınırlarını gösterdiği ve tescil harici alanda kaldığını belirttiği taşınmaz bölümünde, lehine zilyetlikle edinme koşullarının oluştuğu iddiasıyla taşınmazın adına tescili istemiyle 24.03.2014 tarihinde dava açmıştır. Mahkemece yapılan keşif sonucunda, çekişmeli taşınmaz bölümünün dava tarihinden önce 21.01.2013 tarihinde idari yoldan davalı Hazine adına tapuya tescil edilen 235 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kaldığı anlaşılmıştır. Çekişmeli taşınmaz bölümünün dava tarihinde tapulu bir yer içerisinde kaldığı anlaşılmasına rağmen, davacı taraf davasını tapu iptali ve tescil davası olarak ıslah etmemiştir. Dava tescil talebiyle açılmış olduğundan ve davacı tarafça yasal süresi içerisinde ve yöntemine uygun şekilde ıslah talebinde bulunulmadığından, davanın tapu iptali ve tescil davası olarak görülüp sonuçlandırılması hukuken mümkün değildir....

          Hal böyle olunca, tescil davası açmak üzere davacıya süre verilmesi, açılması halinde birleştirilmesi (birleştirilen davada; pay oranında mı yoksa tüm mirasçılar adına mı tescil isteğinde bulunulduğunun açıklığa kavuşturulması, tüm mirasçılar adına tescil istenmiş ise, Türk Medeni Kanununun 640. maddesi uyarınca davanın görülebilirlik koşulunun yerine getirilmesi,) ondan sonra işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru olmadığı gibi kesin hüküm itirazı ile ilgili olarak inceleme ve değerlendirme yapılmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi de doğru değildir. Kabule göre de,davanın mirasçıların miras payları oranında kabulü ile tapu iptal ve tesciline karar verilmesi gerekirken,TMK'nun 28. maddesi hükmü uyarınca ölümle kişiliği son bulan muris Hasan adına tescil kararı verilmiş olması da isabetsizdir....

            Hal böyle olunca, tescil davası açmak üzere davacıya süre verilmesi, açılması halinde birleştirilmesi (birleştirilen davada; pay oranında mı yoksa tüm mirasçılar adına mı tescil isteğinde bulunulduğunun açıklığa kavuşturulması, tüm mirasçılar adına tescil istenmiş ise, Türk Medeni Kanununun 640. maddesi uyarınca davanın görülebilirlik koşulunun yerine getirilmesi,) ondan sonra işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Kabule göre de, davanın mirasçıların miras payları oranında kabulü ile tapu iptal ve tesciline karar verilmesi gerekirken,TMK'nun 28. maddesi hükmü uyarınca ölümle kişiliği son bulan muris Hasan adına tescil kararı verilmiş olması da isabetsizdir....

              Bu tescil krokisinin açılan tescil davası sırasında fen memuru tarafından düzenlenen bir kroki olup olmadığı anlaşılamamaktaysa da, tapuya tescil işleminin bu krokiye göre yapıldığı belirlenmiştir. 20.4.1980 tarih 30 sıra numaralı tapu kaydının, tapu kütüğüne tesciline esas olan, tescil ilamının ve krokisinin tapu kütüğündeki eki belgeler incelenerek bulunması, ilama dayanıyorsa davanın açıldığı mahkeme ve verilen kararın esas ve karar numaraları belirlendikten sonra dava dosyasının getirtilerek dosya arasına konulması, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere geri çevrilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE 14.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Maddesindeki kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olan tapu iptali ve tescil davası olduğu, dava konusu taşınmazın 763 parsel sayılı taşınmazın ifrazı ile 1219 parsel ve 1218 parsel nolu taşınmazların oluştuğu, 763 parselin 1981 yılı kadastro çalışmaları ile susuz tarla vasfı ile hazine adına tapulama yolu ile tescil edildiği, kadastro tutanaklarının 1982 yılında kesinleşmiş olduğunun anlaşıldığı, dava konusu taşınmazın her ne kadar tapu kaydında 2009 yılında idari tescil yapılmış olduğu bildirilmiş ise de taşınmazın 763 parsel sayılı taşınmazın Atatürk Barajı yapımı nedeniyle ifraz olması ve 1218 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırılan alan olduğu, 1219 nolu parselin artan kısım olarak hazine adına tarla vasfı ile kayıtlı olduğu, taşınmazın tapu kaydının idari tescil yolu ile oluşmadığı, kadastro çalışmaları ile hazine adına 1982 yılında tescil edilmiş olduğunun anlaşıldığı, davalı T7'nin taşınmaz maliki olmadığı, dava konusu işlemin tesisi hususunda yetkili olmadığı...

                -KARAR- Asıl dava, tapu iptali; birleşen dava ise tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine dair önceden verilen kararın Dairece bozulması ve akabinde verilen direnme kararının da Hukuk Genel Kurulu tarafından " … …dava dilekçesinde salt tapunun iptali talebinde bulunulduğu göz önünde tutularak, davacıya dava konusu taşınmazla ilgili ayrı bir tescil davası açması ya da tapunun iptaliyle beraber adına tescili yönünde davanın ıslah yoluyla düzeltilmesi için önel verilmesi, ıslah ya da ek dava yoluyla tescil talep edilmesi halinde davanın esastan karara bağlanması; aksi takdirde iptal yanında tescil istenilmediğinden davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi… …" gerektiği gerekçesiyle bozulması üzerine, bozma ilamına uyularak ve iptal tescil isteğiyle açılan davanın birleştirilerek görülmesi sonucunda davanın reddine karar verilmiştir....

                  HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinafı üzerine Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi tarafından istinaf talebinin esastan reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescili isteğine ilişkindir....

                    UYAP Entegrasyonu