"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL-TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakan babası Hasan Kocadağ'ın 36 parselde kayıtlı taşınmaz üzerindeki eski evi yıkıp, yeni ev yaparak satış göstermek suretiyle davalı oğluna devrettiğini, yapılan işlemin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu iptal ve terekeye iade, mümkün olmadığı takdirde tenkis isteğinde bulunmuş, yargılama aşamasında miras payı oranında tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir. Davalı, çekişme konusu taşınmazı 1981 yılında parasını ödeyerek satın alıp üzerine ev yaptığını, tapuda devri daha sonra aldığını, muvazaa iddiasının doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Bir kısım dahili davalılar, çekişme konusu taşınmaz yönünden herhangi bir hak taleplerinin olmadığını, beyan etmişlerdir....
ın mirasçılarından ..., birleştirilen davanın ise mirasçılardan ..., ... ve ... tarafından terekeye iade istekli açıldığı, ancak asıl dava yönünden tensiple birlikte verilen kesin süreye rağmen terekeye temsilci atanmadığı, birleştirilen dava yönünden ise TMK'nun 640. maddesi gereği yerine getirilmemiş olmakla davanın görülebilirlik koşulunun sağlanmadığı, davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken asıl ve birleştirilen dava bakımından yazılı olduğu üzere davanın reddine karar verilmiş olmasının doğru olmadığı gerekçeleri ile asıl ve birleştirilen davada davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak asıl ve birleştirilen davaların usulden reddine karar verilmiştir. Karar, taraf vekillerince süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
ın mirasçılarından ..., birleştirilen davanın ise mirasçılardan ..., ... ve ... tarafından terekeye iade istekli açıldığı, ancak asıl dava yönünden tensiple birlikte verilen kesin süreye rağmen terekeye temsilci atanmadığı, birleştirilen dava yönünden ise TMK'nun 640. maddesi gereği yerine getirilmemiş olmakla davanın görülebilirlik koşulunun sağlanmadığı, davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken asıl ve birleştirilen dava bakımından yazılı olduğu üzere davanın reddine karar verilmiş olmasının doğru olmadığı gerekçeleri ile asıl ve birleştirilen davada davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak asıl ve birleştirilen davaların usulden reddine karar verilmiştir. Karar, taraf vekillerince süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, terekeye iade/denkleştirme istemine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun(TMK) 669- 675. maddelerinde terekeye iade(mirasta denkleştirme) hükümleri düzenlenmiştir. Mirasta iade(denkleştirme) davası murisin sağlığında karşılıksız olarak yaptığı kazanımı elde eden yasal mirasçılara karşı açılabilir. Bu dava ile, mirasçıların murisin sağlığında muristen karşılıksız olarak aldığı mal ve kıymetlerin geri alınarak miras taksiminde tereke içerisinde yer alması sağlanır. TMK'nın 669. maddesi uyarınca; "Yasal mirasçılar, mirasbırakandan miras paylarına mahsuben elde ettikleri sağlararası karşılıksız kazandırmaları, denleştirmeyi sağlamak için terekeye geri vermekle birbirlerine karşı yükümlüdürler....
Davalılar ...,... , davanın reddini savunmuş; birleşen karşı davasında ..., miras bırakan babaları İbrahim’in mirastan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak 106 ada 35 ve 36 parsel sayılı taşınmazlarını ölünceye kadar bakım akdi karşılığında, 154 ada 7 parsel sayılı taşınmazının ½ hissesini bağış işlemi ile davalı ...’ya temlik ettiğini, bedelini kendisi ödediği halde 369 ada 44 parsel sayılı taşınmazdaki 1 ve 7 numaralı bağımsız bölümleri davalı kızı ...’nın eşi olan ... adına tescil ettirdiğini ve 3. bir kişiye satmış olduğu 213 ada 30 parsel karşılığı aldığı 70.000.000 TL’ sını yine davalı kızı ...’ya bağışladığını ileri sürerek, dava konusu 106 ada 35 ve 36 parseller ile 369 ada 44 parseldeki 1 ve 7 numaralı bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tescili, bağışlanan 70.000.000 TL’nin terekeye iadesi, tapu iptal ve tescil ile terekeye iade taleplerinin kabul görmemesi halinde tenkis isteğinde bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TENKİS -KARAR- Dava, vasiyetnamenin geçersiz olduğu iddiası ile taşınmazların terekeye iadesi olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 3.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine,01.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesinin 2015/17979 Esas, 2016/7416 Karar ve 22.09.2016 tarihli kararında, mirasbırakanın ölümü nedeniyle davacılara ödenen ikramiyenin, hak sahiplerinin sıfatından doğan haklardan olduğu ve terekeye dahil olmadığı, emekli ikramiyesini almanın terekenin sahiplenilmesi anlamına gelemeyeceği belirtilmiştir. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 2019/2083 Esas, 2020/6248 Karar ve 15.10.2020 tarihli kararında, emekli ikramiyesinin tamamının dul ve yetim aylığına hak kazanan kişilere ödeneceği Sosyal Güvenlik Yasası’nda hüküm altına alındığından, terekeye dahil edilmeyip hak sahiplerine ait olacağı belirtilmiştir. Emekli Sandığınca yapılan toptan ödeme, mirasçılara ait olduğu için terekeye eklenmez, Kanun gereği mirasçılara verilen bir para olduğu için tenkis davasına konu teşkil etmez. (... İlmi Açıklama ve Kazai İçtihatlarla Mirasta Tenkis, İade, İstihkak, Seçkin Yayınevi, Ankara, 1995, sayfa 204; Yargıtay 2....
Murisin ehliyetsizliğine ilişkin rapor alındığında, ehliyetli olduğunun anlaşılması halinde tenkis iddiasının incelenmesi; ehliyetsiz olduğunun belirlenmesi halinde ise miras bırakanın terekesinin elbirliği mülkiyetine tabi olduğu ve davacının terekeye iade değil de pay oranında istekte bulundukları gözönüne alınarak davanın tüm iştirakçilerin katılımıyla ve terekeye iade şeklinde açılmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekmektedir (Benzer nitelikte Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 31/05/2018 tarih 2015/17235 Esas ve 2018/10899 Karar sayılı ilamı)....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TENKİS Uyuşmazlık ve hüküm, muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil olmazsa tenkis istemine ilişkin olup, mahkemece muris tarafından yapılan temliklerin muvazaalı olduğu, bu nedenle davalılar ile karşı davalı ... lehine yapılan işlemlerin iptalinin gerektiği belirtilerek ve iptal edilip terekeye döndüğü varsayılarak tenkis yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar muris muvazaası yanında tenkise yönelik olarak da temyiz edilmiş olup, öncelikle muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil yönünden incelenmesi, ondan sonra tenkis davası yönünden değerlendirme yapmak üzere Dairemize gönderilmesi gerekmekte olup, muris muvazaasından kaynaklanan tapu iptali davasının inceleme görevi Yargıtay 1.Hukuk Dairesine ait olmakla; dosyanın görevli Yargıtay 1.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 25.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
O zaman davalıdan tercihi sorulmak ve 11/11/1994 günlü 4/4 sayılı İçtihatı Birleştirme Kararı uyarınca süratle dava konusu olup sabit tenkis oranına göre bölünmeyen malın, karar tarihindeki rayice göre değeri belirlenmeli ve bu değerin sabit tenkis oranıyla çarpımından bulunacak nakdin ödetilmesine karar verilmelidir. Somut olaya gelince ; ilk derece mahkemesince, tenkis hesabına ilişkin olarak alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya yeterli ve elverişli olduğunu söyleyebilme imkanı bulunmamaktadır. Şöyle ki, temlik içinde olan 94 ada 58 parseldeki 1 ve 4 nolu bağımsız bölümlerin temlik dışı terekeye dahil edildiği, Dikili 2254 ada 1 parselin murise aitmiş gibi değerlendirildiği, 4343 parselin 1/2 hisse değerini ek rapor ile 188,877,88 TL olarak hesaplanmış iken asıl raporda hesaplanan 354.140,00 TL'nin esas alındığı görülmektedir....