KARAR Davacı, davalı ile kardeş olup müşterek murisleri olan babaları vefat etmeden önce davalının babalarının vekaletini almak sureti ile, murislerine ait taşınmazların kamulaştırma bedellerini aldığını, kamulaştırma bedellerinin terekeden çıkmadığını bu nedenle davalı hakkında miras payına düşen kısım kadar takip başlattığını, davalının haksız olarak bu takibe itiraz etmekle haksız itirazın iptali ve yüzde 40 icra inkar tazminatı talep etmiştir. Davalı, müşterek murisleri olan babasının vefat etmeden önce vekaletini aldığını, kamulaştırma karşılığı paraları murislerine verdiğini, sağlığında murislerinin vekaletin kötüye kullanıldığına dair bir iddiası olmadığını kaldı ki vekalet kötüye kullanılsa dahi bunun vekil ile vekalet eden arasında bir iç sorun olarak kaldığını bu nedenle davanın reddini talep etmiştir....
Keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişiler, tanıklar ve tutanak bilirkişilerinden çekişmeli taşınmazlara ait kadastro tutanaklarının edinme sebebi de okunarak taşınmazların öncesinin kime ait olduğu, kimden kime kaldığı, kim tarafından ne zamandan beri ne şekilde kullanıldığı, tarafların ortak miras bırakanından kalan taşınmazlardan ise tüm mirasçıların ya da yasal temsilcilerinin katılımı ile paylaşmaya tabi tutulup tutulmadığı, her bir mirasçıya miras payına karşılık taşınır ya da taşınmaz mal verilip verilmediği, dava konusu taşınmazların kimin miras payına düştüğü, davalıların dayanağı senet uygulanmak suretiyle taşınmazların tamamı veya bir kısmının senet kapsamında kalıp kalmadığı, davacının miras bırakanı ........ tarafından davalılara miras payının satılıp satılmadığı maddi olaylara dayalı olarak sorulup saptanmalı, beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, fen bilirkişisinden taraf dayanağı senet kapsamını haritasında...
ile tespit tutanağı bilirkişilerinin tümü hazır olduğu halde, taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan ortak miras bırakanın ölüm gününden sonra, mirasçıları arasında bir paylaşma yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise dava konusu taşınmazın hangi mirasçı ya da mirasçıların miras payına isabet ettiği yolunda olaylara dayalı bilgi alınmalı, diğer mirasçı ya da mirasçıların miras payına karşılık kendilerine terekeden ne verildiği duraksamaksızın belirlenmeli, bu konularda da yerel bilirkişi ve tanıklardan ayrıntılı bilgi alınmalı ve sonuca göre karar verilmesi" gereğine değinilmiştir....
ten kaldığı saptandığı takdirde bu kez paylaşma olgusu araştırılmalı, bu cümleden olarak kural olarak ortak miras bırakanın ölüm gününden sonra, mirasçıları arasında yöntemine uygun bir paylaşmanın varlığından söz edilebilmesi için, ortak miras bırakanın ölüm gününden sonra, tüm mirasçılarının, bir araya gelerek terekeyi kendi aralarında pay etmeleri, her bir mirasçının, kendi payına düşeni aldıktan sonra, terekedeki diğer miras haklarından vazgeçmesi koşuluna bağlı olduğu gözetilerek yerel bilirkişi ve tanıklardan ortak miras bırakanın ölüm gününden sonra, mirasçıları arasında az yukarıda açıklanan hukuksal olgulara göre yöntemine uygun bir paylaşma yapılıp, yapılmadığı, yapılmış ise dava konusu taşınmazlarının hangi mirasçı ya da mirasçıların miras payına isabet ettiği yolunda yerel bilirkişi ve tanıklardan olaylara dayalı bilgi alınmalı, diğer mirasçı yada mirasçıların, miras payına karşılık kendilerine terekeden ne verildiği duraksamasız belirlenmeli, bu konularda da yerel bilirkişi...
payına isabet ettiği yolunda yerel bilirkişi ve tanıklardan ayrı ayrı olaylara dayalı bilgiler alınmalı, diğer mirasçı ya da mirasçıların, miras payına karşılık kendilerine terekeden ne verildiği duraksamasız belirlenmeli, somut olayda dava ve temyize konu 101 ada 1903 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbitinin 3402 sayılı Kadastro Kanununun 5. maddesi hükmü uyarınca malik hanesi açık bırakılarak yapılmadığı bu nedenle anılan Kanunun 30/2 maddesi hükmünün uygulama olanağının bulunmadığı taşınmazın tesbitine karşı Hazine ya da Orman İdaresi tarafından taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiası ile bir dava açılmadığı ya da açılan davaya bu doğrultudaki bir iddiayla Hazine veya Orman İdaresinin usûlün 53 ve onu izleyen maddeleri hükmü uyarınca katılmadığı davanın mirasçılar arasında miras payına yönelik olarak açıldığı dikkate alındığında, taşınmazın sınırında eylemli biçimde Devlet Ormanı bulunduğu haldeorman yönünden bir araştırma ve soruşturma yapılmasına gerek yoksa...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada ... Asliye Hukuk ve Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava,miras payına yönelik muvazaa nedeni ile tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, muris muvazaası nedeniyle açılan davada taşınmazda bulunan davacının kendi miras payı oranındaki değerine göre görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi de, dava konusu taşınmazın dava dilikçesindeki gerçek değerine göre,yargılamanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dosya kapsamından, Asliye Hukuk Mahkemesince 28.06.2011 tarihinde yapılan keşif sonucu düzenlenen inşaat bilirkişisi ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada ... Asliye Hukuk ve Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava,miras payına yönelik muvazaa nedeni ile tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, muris muvazaası nedeniyle açılan davada taşınmazda bulunan davacının kendi miras payı oranındaki değerine göre görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi de, dava konusu taşınmazın dava dilikçesindeki gerçek değerine göre,yargılamanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 03/12/2020 Tarihli 2019/261 Esas 2020/386 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, III-HMK 353/(1),b,2 maddesi uyarınca düzelterek yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına; 1- Davanın kabulüne, Kamulaştırma bedelinin 69.644,32 TL olarak tespitine, 2- Bursa İli, Kestel İlçesi, Soğuksu Mahallesi 42 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisinin 07/10/2019 günlü raporunun ekindeki krokide sarı ile boyalı olarak gösterilen taşınmazın B ile işaretli 985.87m²’lik kısımdan, Davalı T4’in ¼ tapu hissesine isabet eden 246.47m² yerin, Davalı T9’nın 1/32 miras payına isabet eden 30.81m² yerin, Davalı T8’un 1/32 miras payına isabet eden 30.81m² yerin, Davalı T6’nın 1/32 miras payına isabet eden 30.81m² yerin, Davalı Büşra Dağlı’nın (Beyanoğlu) 1/32 miras payına isabet eden 30.81m² yerin, Davalı T12’nın 1/32 miras payına isabet eden 30.81m² yerin, Davalı T5’nın 1/32 miras payına isabet eden 30.81m² yerin, Davalı T9’nın 1/32 miras payına isabet eden 30.81m² yerin, Davalı...
Kural olarak, mirasçılar arasında yöntemine uygun bir paylaşmanın varlığından söz edilebilmesi için, ortak miras bırakanın ölüm gününden sonra tüm mirasçıların bir araya gelerek terekeyi kendi aralarında pay etmeleri ve her bir mirasçının kendi payına düşeni aldıktan sonra terekedeki diğer miras haklarından vazgeçmiş olması gerekir. Saptanan dava niteliği ile az yukarıda vurgulanan hukuksal olgular dikkate alındığında, yerel mahkemece taksim hususunda yapılan inceleme ve araştırma hüküm vermeye yeterli değildir....
C... adına miras yolu ile gelen hakka, paylaşmaya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak tespit edilmiştir. Davacı C... R... Ö... miras yolu ile gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmış, yargılama sırasında dava konusu taşınmazların ortak miras bırakan İ.. B.. mirasçıları adına tapuya tescili isteminde bulunmuştur. Mahkemece davanın reddine, dava konusu taşınmazların tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı C... R... Ö... tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece dava konusu 117 ada 3, 4, 5 ve 6 parsel sayılı taşınmazların ortak miras bırakan İ.. B..'den kaldığı, mirasçıları arasında yöntemine uygun şekilde yapılan paylaşma sonucu davalı tarafın miras bırakanı M... C...'e, M... C...'den oğlu A...'ye, A...'den de davalı tarafa düştüğü gerekçe gösterilerek hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma ve uygulama hüküm vermeye yeterli değildir. Davacı taraf dava konusu taşınmazların ortak miras bırakan İ.. B..'...