Hemen belirtilmelidir ki, terekeye temsilci atanmakla görülmekte olan dava da davayı takip etme yetkisi tereke temsilcisine ait olduğundan, davacı vekilinin 12.04.2021 tarihli karar düzeltme dilekçesi ile ek kararı temyizine yönelik 02.09.2021 tarihli dilekçesinin ayrı ayrı REDDİNE, Tereke temsilcisinin ek karara yönelik temyiz itirazına gelince; Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; tereke temsilcisinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan 08.06.2021 tarihli ek kararın ONANMASINA, peşin alınan karar düzeltme harcı temyiz eden davalı ...'e iadesine ve temyiz karar harcı peşin alındığından temyiz eden tereke temsilcisi ...'a iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Şayet miras ortaklığı mirasın paylaştırılması veya başka bir suretle sona erdirilmişse, bu durumda tereke temsilcisi atanması olanaklı değildir. Ancak mirasçılar tam paylaştırma değil de, kısmi paylaştırma yoluna gitmiş olsalar bile kuşkusuz böyle bir kısmi paylaştırma durumunun varlığı, miras ortaklığını sona erdirmeyeceğinden paylaşılmayan kısımda miras ortaklığı devam edeceği için, o kısmın idaresi bakımından tereke temsilcisi atanması olanaklıdır. Nitekim bir kararında Yargıtay da, mirasçıların terekenin değerlerinin bir kısmını paylaşmaları durumunda, paylaşılmayan kısım için tereke temsilcisi atanmasının olanaklı olduğunu içtihat etmiştir Tereke temsilcisi atanması bakımından şekli şartların sonuncusu, tereke temsilcisine ilişkin ihtiyacın başka şekillerde karşılanmamış olmasıdır. Gerçekten de tereke temsilcisinin atanmasıyla birlikte, mirasçılar vasıtasıyla terekenin idaresiyle ilgili olarak ortaya çıkan yetersizlik ortadan kaldırılmalıdır....
Kızılcahamam SHM'nin 2020/9 tereke dosyasında açılan davada, davacı T1 vekilinin müteveffa Ali İhsan Oğultürk'e ait tereke defterinin tutulmasına karar verilmesini talep ettiği mahkemenin aksi kanaat olması halinde müvekkilinin mirası kayıtsız şartsız reddettiğine ilişkin beyanının da sunulmakla mirasın reddi kararının ilgili sicile tesciline karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. TMK'nın 619. maddesinde; ”Mirası reddetmeye hakkı olan her mirasçı, terekenin resmi defterinin tutulmasını isteyebilir…” TMK'nın 625. maddesinde ise; "Resmî defter tutulması devam ettiği sürece miras bırakanın borçları için icra takibi yapılamaz. Bu süre içinde zamanaşımı işlemez. Acele hâller dışında, davalara devam edilemiyeceği gibi, yeni dava da açılamaz." hükmü yer almaktadır....
Koruma önlemi olarak terekenin tespiti işlemi, kural olarak bir süreye bağlı olmayıp, bu önlemin alınması olanaksız veya yararsız hale gelmedikçe, tereke paylaşılmadığı sürece istenebilir. Çünkü, koruma önlemi olarak terekenin tespiti işleminin maddi hukuk bakımından haklara ve borçlara bir etkisi bulunmamaktadır. Tereke tespiti davaları delil tespiti niteliğinde olup, istihkak davası niteliğinde değildir. Bu nedenle mahkemece yapılması gereken iş, terekeye ait olduğu bildirilen mal varlığı unsurlarını tespit edip deftere geçirmek, bunlardan muhafazası mümkün olmayanlar varsa satıp paraya çevrilmesini sağlamak ve menkuller için de para, döviz vb. varsa bunları tereke malvarlığı olarak bankaya yatırmak; altın vb. ziynet eşyaları varsa bunları tereke mahkemesi kasasına alıp kaydetmek; diğer eşyaları ise ilgilisine veya üçüncü bir kişiye yediemin sıfatıyla teslim etmek ve böylece tespit edilen eşyaları kararda göstermekten ibarettir....
Dosya içeriğinden; eldeki davada terekeye temsilci atandığı ve tereke temsilcisi ...'e gerekçeli kararın usulünce tebliğ edilmesine karşın kararı temyiz etmediği, kararın davacılar vekili tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Nitekim, tereke temsilcisinin atanması ile tereke ortağının ya da ortaklarının terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçı veya mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve bununla bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer. Tüm bu açıklamalar karşısında davayı takip yetkisi sona eren davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 22.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dosya içeriğinden; eldeki davada terekeye temsilci atandığı ve tereke temsilcisi ...’a gerekçeli kararın usulünce tebliğ edilmesine karşın kararı temyiz etmediği, kararın davacılar vekili tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Nitekim, tereke temsilcisinin atanması ile tereke ortağının ya da ortaklarının terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçı veya mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve bununla bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer. Tüm bu açıklamalar karşısında davayı takip yetkisi sona eren davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 24.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dosya içeriğinden; eldeki davada terekeye temsilci atandığı ve tereke temsilcisi ...'a gerekçeli kararın usulünce tebliğ edilmesine karşın kararı temyiz etmediği, kararın davacı vekili tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Nitekim, tereke temsilcisinin atanması ile tereke ortağının ya da ortaklarının terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçı veya mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve bununla bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer. Tüm bu açıklamalar karşısında davayı takip yetkisi sona eren davacı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde iadesine 29.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dosya içeriğinden; eldeki davada terekeye temsilci atandığı ve tereke temsilcisi ...’a gerekçeli karar usulünce tebliğ edilmesine karşın kararı temyiz etmediği, kararın davacılar vekili tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Nitekim, tereke temsilcisinin atanması ile tereke ortağının ya da ortaklarının terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçı veya mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve bununla bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer. Tüm bu açıklamalar karşısında davayı takip yetkisi sona eren davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, alınan peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 10.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
in tereke temsilcisi olarak atandığı, tereke temsilcisinin 20.04.2006 tarihli celseye katıldığı, imzalı beyanında davaya bir diyeceğinin olmadığını belirttiği, aradaki celselerde bulunmadığı, davacı vekilinin davayı takip ettiği, 05.04.2010 tarihli celsede hakimin tereke temsilcisinin davaya muvafakat verip vermediğini sorulması için meşruhatlı davetiye ile celbine karar verdiği, 22.11.2010 tarihli celsede tereke temsilcisinin imzalı beyanında açılan davaya bir diyeceğinin olmadığını ve davaya muvafakat ettiğini belirttiği, diğer celselere katılmadığı, yargılama sonunda pay oranında iptal ve tescile karar verildiği, tarafların temyizi üzerine Dairece tereke adına tescil isteğine ilişkin davada terekeye mümessil tayininden sonra tereke ortağının veya ortaklarının davayı takip yetkilerinin ortadan kalkacağı, somut olayda terekeye temsilci tayinine rağmen davanın davacı vekili tarafından yürütüldüğü ve 1086 sayılı HUMK'nun 409. (6100 sayılı HMK'nun 150.) madde hükmüne göre değerlendirme...
Tapu kütüğünün tutulması kamu düzeni ile ilgili olup bu hususun resen gözetilmesi gerekir. Davacı, yargılama sırasında vefat etmiştir. Dosyaya ibraz edilen veraset ilamına göre mirasçıları; T3 T13 T13 ’dır. İptal edilen tapu kaydı miras hisseleri nispetinde mirasçılar adına tescil edilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. Tereke Temsilcisi Yönünden ; Davada murisin mirasçılarından oğlu T8 davaya devam etmek istemediği ve zorunlu dava arkadaşlığının davacılar yönünden bu haliyle sağlanması mümkün olamayacağından terekeye temsilci atanması cihetine gidilmiştir. Tereke temsilcisi, T2 mahkememizce davaya dahil edilmiş olup duruşmaya katılmıştır. Tereke adına (Türk Medeni Kanununun 640. maddesi uyarınca) temsilci atandığına göre, davacıların davadaki sıfatları biter. Davacı tereke temsilcisi olur. Anılan bu hususun Hakim tarafından kendiliğinden ve öncelikle nazara alınması gerekeceğinde kuşku yoktur....