Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tereke hukukuna ilişkin davada ... 1. Sulh Hukuk ile 3. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tereke tesbiti istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, ... İlinde müstakil kurulmuş tereke hakimliği bulunmadığı, Adalet Komisyonunun 21.04.2006 gün 20 numaralı kararı ile tereke işlerinin ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından görülmesinin uygun olacağına dair kararın H.S.Y.K.nun 22.06.2006 gün 309 sayılı kararı ile uyumlu bulunduğu ve ... Tereke işlerine bu sebeple 1 numaralı sulh hukuk mahkemesince bakılacağı anlaşılmakla, uyuşmazlığın ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 1....

    Tereke Mahkemesi Taraflar arasındaki tereke hukukuna ilişkin davada ... Tereke ile İstanbul 1. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tereke teslimine ilişkindir. T.M.Y.'nın 589. maddesine göre tereke işlerinde yetki, ölenin yerleşim yeri mahkemesine aittir. Dosya kapsamından, ...'ın Almanya'da öldüğü; ... Köyü, ... nüfusuna kayıtlı iken, 1953 yılında naklen ... Mahallesi, Beşiktaş nüfusuna geçtiği, Türkiye'deki ikametgahın tam olarak belli olmadığı anlaşılmakla, Nüfus Yasasının 4. maddesine göre ikametgahın belli olmaması halinde karine olarak nüfusa kayıtlı olunan yerin yerleşim yeri sayılacağı anlaşılmakla, yetkili mahkeme İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesidir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince İstanbul 1....

      Tereke Mahkemesi Taraflar arasındaki tereke hukukuna ilişkin davada ... Tereke ile İstanbul 1. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tereke teslimine ilişkindir. T.M.Y.'nın 589. maddesine göre tereke işlerinde yetki, ölenin yerleşim yeri mahkemesine aittir. Dosya kapsamından, ...'ın Almanya'da öldüğü; ... Köyü, ... nüfusuna kayıtlı iken, 1953 yılında naklen ... Mahallesi, Beşiktaş nüfusuna geçtiği, Türkiye'deki ikametgahın tam olarak belli olmadığı anlaşılmakla, Nüfus Yasasının 4. maddesine göre ikametgahın belli olmaması halinde karine olarak nüfusa kayıtlı olunan yerin yerleşim yeri sayılacağı anlaşılmakla, yetkili mahkeme İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesidir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince İstanbul 1....

        T55'ın tereke temsilcisi olarak atanmasına karar verilmiştir....

        Tereke tespiti davaları delil tespiti niteliğinde olup, istihkak davası niteliğinde değildir. Bu nedenle mahkemece yapılması gereken iş terekeye ait olduğu bildirilen mal varlığı unsurlarını tespit edip deftere geçirmek, bunlardan muhafazası mümkün olmayanlar varsa satıp paraya çevrilmesini sağlamak ve menkuller için de para, döviz vb. varsa bunları tereke malvarlığı olarak bankaya yatırmak; altın vb. ziynet eşyaları varsa bunları tereke mahkemesi kasasına alıp kaydetmek; diğer eşyaları ise ilgilisine veya üçüncü bir kişiye yediemin sıfatıyla teslim etmek ve böylece tespit edilen eşyaları kararda göstermekten ibarettir. Mirasçıların tamamının oluru alınmak suretiyle tereke malvarlığı unsurlarının bir kısmının veya tamamının bir mirasçıya teslimi de mümkündür. Mirasçıların tamamının oluru alınmadan terekenin paylaştırılması sonucunu doğuracak şekilde karar verilemez....

        ın temsilci olarak atandığı, gerekçeli kararın tereke temsilcisine 16.06.2015 tarihinde usulünce tebliğ edildiği, ancak tereke temsilcisinin kararı temyiz etmediği, kararın davacı vekili tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Nitekim, tereke temsilcisinin atanması ile tereke ortağının ya da ortaklarının terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçı veya mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve bununla bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer. Tüm bu açıklamalar karşısında, davayı takip yetkisi sona eren davacı vekilinin 01.07.2015 tarihli temyiz dilekçesinin REDDİNE, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          ın temsilci olarak atandığı, yargılamaya tereke temsilcisinin katıldığı ancak, gerekçeli karar kendisine tebliğ edilen tereke temsilcisinin kararı temyiz etmediği, kararın davacı ... vekili tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve buna bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer Somut olayda; mirasbırakan ...'ın terekesine ... tereke temsilcisi olarak atanmış olmakla davacının davayı takip yetkisi kalmamıştır....

            Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise miras reddedilmiş sayılır (TMK. 605/2). TMK.nun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilirler. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması; terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir. Ancak tereke borca batık olmasına rağmen Türk Medeni Kanununun 610/2. maddesinde açıklandığı şekilde tereke işlemlerine karışan, tereke mallarını gizleyen veya kendine maleden mirasçı mirası reddedemez. Mirasçının murisin ölümünden sonra yasal yükümlülüklerini yerine getirerek veraset ve intikal vergisi beyannamesini verip vermediğinin, tereke işlemlerine karışıp karışmadığının, tereke mallarını gizleyip gizlemediğinin veya tereke mallarını kendine maledip etmediğinin araştırılması gerekir....

            bulunduğunu, yargılama aşamasında mahkemece, tereke temsilcisi atanması için önel verildiğini, bu doğrultuda tereke temsilcisinin atandığını, temsilciye tebligat çıkarıldığını, 15.12.2022 tarihli oturuma katılmadığını, vekaletname de sunulmadığının açık olduğunu, tereke adına (Türk Medeni Kanununun 640. maddesi uyarınca) temsilci atanması durumunda, davanın sürdürülmesinin onun veya vekil kıldığı avukatı huzuru ile sürdürüleceğini, tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalktığını, tereke temsilcisinin 15.02.2022 tarihli oturumdan sonra davayı takip etmediği gözetilerek, takipsiz bırakılan sürede dikkate alındığında karar tarihinde yürürlükte olan 1086 sayılı HUMK.’nun 409. maddesi ( yeni 6100 sayılı HMK.’nun 150. maddesi) hükmü uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi kararının yerinde olduğunu, Kayseri 2....

            Dosya içeriğinden; Avukat ...’ın tereke temsilcisi olarak atandığı, mahkemece dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve duruşma zaptının tereke temsilcisine tebliğ edildiği ve 21.6.2019 ile 26.6.2019 tarihli celselere tereke temsilcisi sıfatıyla Av. ...’ın katıldığı anlaşılmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki, terekeye temsilci atanmasından sonra tereke ortağının ya da ortaklarının davayı takip yetkisi ortadan kalkar. Bir başka ifadeyle davayı açan mirasçı ya da mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve buna bağlı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsil eden mümessile geçer. Somut olayda, gerekçeli karar tereke temsilcisi Av. ...’a tebliğ edilmesine karşın, tereke temsilcisi kararı temyiz etmemiş, ancak karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir Oysa; davacı mirasçıların davada takip yetkilerinin kalmaması nedeniyle kararı temyiz etme hakları da bulunmamaktadır....

              UYAP Entegrasyonu