ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 07/09/2023 (Ara Karar) NUMARASI: 2023/427 Esas (Derdest) TALEP: İhtiyati Tedbir(GKK Yürütmesinin Durdurulması) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17/11/2023 İlk derece mahkemesince verilen 07/09/2023 tarihli ara kararın ihtiyati tedbir isteyen vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Talep, görülmekte olan genel kurul kararının iptali davasında kararların yürütülmesinin durdurulmasına ilişkin ihtiyati tedbir, istemidir. Muris ...'nun terekesine temsilci atanmasına ilişkin İstanbul 16. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2023/1 Tereke sayılı kararı; İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 10/08/2023 Tarih ve 2023/23 D.İş - 2023/24 K....
yönünde talepte bulunulmuş ise de, davacı mirasçı tarafından terekeye mirasçı T3'in atanmasının kabul edilmediği, taraflar arasında tereke temsilcisi atanması hususunda anlaşma olmadığından Denizli Baro Başkanlığına müzekkere yazılarak bir tereke temsilcisinin bildirilmesinin istenildiği, Denizli Barosu tarafından T6 tereke temsilcisi olarak bildirildiği, temsilciye usulüne uygun tebligat yapıldığı, temsilcinin mahkeme huzurunda alınan beyanında söz konusu dosyada terekeyi temsil etmeyi kabul ettiğini beyan ettiği, tereke temsilcisi tarafından uygun bir ücret talep edildiği, terekede bulunan mal varlığı gözönüne alınarak tereke temsilcisine aylık 4.000,00....
ve mirasçılar arasında kısmi paylaştırılmasının talep edildiğini, bu kapsamda terekenin usulüne uygun bir şekilde tespit edilerek korunmasını sağlamak ve paylaşım talebi yönünden dosyayı tefrik ederek tereke dosyasında tespit edilen taşınırlarla gelirlerin paylaşılmasına karar vermek tereke mahkemesinin görevi iken bunu yapmaktan kaçınmış olup tedbir kararını kaldırdığını, yasanın açık düzenlemesi gereği terekenin korunması mahkemenin görevi iken bunu yapmaktan kaçınacak şekilde ihtilafların çözülmesi için bir de süre verilmesi gibi tereke mahkemesine ait tespit işleminin davacıya yıkıldığını, murise ait olduğunu tespit edebildikleri taşınırlar üzerinde tedbirin uygulanması gerektiğini, ilk derece mahkemesinin dosya kapsamına giren envanterlerin taranarak UYAP sistemine eklenmesine veya ilgili envanterlerin kalemde fotoğraflanarak murise ait tereke unsurlarının tespitine yanaşmadığı için sınırlı sürede 24 adet envanter defterinin yalnızca 12’si dahi incelenerek murise ait bir kısım tereke...
TMK'nin 422. maddesi uyarınca tereke temsilcisinin ileri sürdüğü kaçınma sebeplerini inceleme görevi öncelikle vesayet makamı olan sulh hukuk mahkemesine, onun kabul etmemesi halinde denetim makamı olan asliye hukuk mahkemesine aittir (TMK m. 397). Bu nedenlerle miras ortaklığı temsilcisinin işlemlerine yönelik itiraza ilişkin dilekçenin görev yönünden reddiyle yukarıda değinilen kanun maddelerindeki emredici kurallar çerçevesinde değerlendirilip gereği yapılmak üzere dilekçenin görev yönünden reddine, dosyanın mahalline iadesine karar verilmesi gerekmiştir. Ayrıca; Sulh hakiminin tedbir olarak terekeyi tespit edip, defterini tutması, gereken koruma önlemlerinin alınmasına dair yaptığı muameleler nihai hüküm niteliğinde olmadığından temyizi mümkün değildir. Bu sebeple temyizi kabil olmayan karara karşı temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tereke Tespiti Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, Türk Medeni Kanununun 619. ve devamı maddelerinde yeralan mirasın reddine esas olmak üzere terekenin resmi defterinin tutulmasına ilişkin olmayıp, aynı Yasanın 589-591’nci maddelerine dayanan, terekenin tedbir niteliğinde tespiti ve defterinin tutulması isteğine ilişkindir. Sulh Hakiminin tedbir olarak terekeye tespit edip, defterini tutmasına dair yaptığı muameleler nihai hüküm niteliğinde olmadığından temyizi mümkün değildir. (2.H.D.’nin 4.11.1999 gün ve 9326-11757 sayılı kararı) Bu sebeple temyizi kabil olmayan karara karşı temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda gösterilen sebeple temyiz dilekçesinin REDDİNE, oybirliğiyle karar verildi. 25.02.2008 (pzt.)...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tereke Tespiti Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, Türk Medeni Kanununun 619. ve devamı maddelerinde yer alan mirasın reddine esas olmak üzere terekenin resmi defterinin tutulmasına ilişkin olmayıp, aynı Yasanın 589-591’inci maddelerine dayanan, terekenin tedbir niteliğinde tespiti ve defterinin tutulması isteğine ilişkindir. Sulh Hakiminin tedbir olarak terekeye tespit edip, defterini tutmasına dair yaptığı muameleler nihai hüküm niteliğinde olmadığından temyizi mümkün değildir.(2.HD’nin 4.11.1999 gün ve 9326 – 11757 sayılı kararı) bu sebeple temyizi kabil olmayan karara karşı temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda gösterilen nedenle tarafların temyiz dilekçelerinin REDDİNE oybirliğiyle karar verildi. 04.06.2009...
in tereke temsilcisi olarak atandığı, tereke temsilcisinin 20.04.2006 tarihli celseye katıldığı, imzalı beyanında davaya bir diyeceğinin olmadığını belirttiği, aradaki celselerde bulunmadığı, davacı vekilinin davayı takip ettiği, 05.04.2010 tarihli celsede hakimin tereke temsilcisinin davaya muvafakat verip vermediğini sorulması için meşruhatlı davetiye ile celbine karar verdiği, 22.11.2010 tarihli celsede tereke temsilcisinin imzalı beyanında açılan davaya bir diyeceğinin olmadığını ve davaya muvafakat ettiğini belirttiği, diğer celselere katılmadığı, yargılama sonunda pay oranında iptal ve tescile karar verildiği, tarafların temyizi üzerine Dairece tereke adına tescil isteğine ilişkin davada terekeye mümessil tayininden sonra tereke ortağının veya ortaklarının davayı takip yetkilerinin ortadan kalkacağı, somut olayda terekeye temsilci tayinine rağmen davanın davacı vekili tarafından yürütüldüğü ve 1086 sayılı HUMK'nun 409. (6100 sayılı HMK'nun 150.) madde hükmüne göre değerlendirme...
nun terekesine temsilci atanması talepli davada yerel mahkemenin tereke temsilcisi atanmasına ilişkin kararının kaldırıldığını, bozma ilamı sonrasında dosya yeni esas numarası alan dosyada davacının geçici tereke temsilcisi atanmasına ilişkin tedbir taleplerinin -mirasçılık sıfatlarının tartışmalı hale gelmesi nedeniyle- reddine karar verildiğini, sonuçta davacı ile müteveffa ... arasındaki evliliğin mutlak butlanla batıl olduğuna yönelik ikame edilen derdest İstanbul 13....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1369 KARAR NO : 2022/1388 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : GERZE SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/02/2022 NUMARASI : 2021/18 E 2022/2 K DAVA KONUSU : Tereke (Tespit İstemli) KARAR : DAVA DİLEKÇESİNİN ÖZETİ: Gerze CBS'nin 2021/1335 soruşturma, 12/11/2021 tarihli yazısı ile müteveffa Hasan Çelik 'in 11/11/2021 tarihinde ölü olarak bulunduğunu, müteveffa üzerinden çıkan 2.384,75 TL paradan oluşan terekenin yasal mirasçılarına teslimine karar verilmesi talep olunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Gerze Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 25/02/2022 tarih 2021/18 Tereke, 2022/2 Karar sayılı ilamıyla davanın kabulüne karar verilmiştir....
Dava, 6183 sayılı Yasa’dan kaynaklanan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1-Tereke temsilcisi adli yardım talepli olarak kararı temyiz etmiş, yapılan inceleme sonucunda adli yardım talebinin kabulüne karar vermek gerekmiş, davalı tereke temsilcisinin aşağıdaki bent dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir. 2-Bozma ilamında da belirtildiği üzere, 6183 sayıl yasının 38.maddesi ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinde 16/06/2009 tarihinde ve 5904 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile yapılan değişiklik sonucu hazırlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarının maktu olarak belirlenmesi gerekirken nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. 3-Davalı üçüncü kişi ...’ın yasal mirascıları davaya dahil olmuş ancak mirascıların tümü mirası red ettiklerinden terekeye temsilci atanmıştır....