"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, 19.11.2014 gününde verilen dilekçe ile terekenin resmi tafsiyesi ve terekeye temsilci atanması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 27.11.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacı, borçlu ...'dan olan alacağı için ... İcra Müdürlüğünün 2012/8938 Esas sayılı takip dosyası üzerinden icra takibine başladığını, ...'ın vefatı üzerine yakın tüm mirasçılarının ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/762 Esas, 757 Karar sayılı dosyası üzerinden mirasını reddettiğini, söz konusu kararı icra dosyasına sunduklarını belirterek terekenin resmen tasfiyesini ve terekeye temsilci atanması istemiştir. Resmi tasfiye murisin yerleşim yeri sulh mahkemesince yapılır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 12.11.2014 gününde verilen dilekçe ile terekeye temsilci atanması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16.09.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, terekeye temsilci atanması isteğine ilişkindir. Davacı, muris ...'ın 06.04.2013'te vefat ettiğini, ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/139 Esas sayılı dosyasında muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil davası açıldığını, mahkemenin 21.10.2014 tarihli celsede terekeye temsilci atanmasının sağlanması için kesin süre verdiğini belirterek muris ...'ın terekesine temsilci atanmasını talep etmiştir. Mahkemece, Av....'in muris ...'ın terekesini ......
HÜKÜM : (Gerekçesi yukarıda açıklandığı gibi) 1- Davanın KABULÜNE, 2- İliç Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülmekte olan 2018/148 esas sayılı dosyasındaki Elatmanın Önlenmesi davasında muris T9 terekesini temsilen, Dursun ve Hatun kızı 29/06/1976 doğumlu T.C.Kimlik numaralı T2'ın TEMSİLCİ OLARAK ATANMASINA, " şeklinde karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, tereke temsilcisi olarak atanan T2 temsilci gereken İliç Asliye hukuk mahkemesinin 2018/148 E sayılı dosyasındaki davalılardan biri olduğunu, bu nedenle temsilci seçilmesinin menfaat çatışmasına yol açacağını, menfaat yol açmayacak başka bir temsilcinin atanması gerektiğini belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava terekeye temsilci atanması talebine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne, terekeye T2 temsilci olarak atanmasına karar verilmiş, kararı davacı istinaf etmiştir....
Terekeye dahil bir taşınmaz hakkında bir mirasçı, diğer mirasçılar aleyhine tek başına miras payı oranında adına tescil istemi ile dava açabilirsede, 3. kişiye karşı miras payının adına tescili istemiyle dava açması hukuken mümkün değildir. Elbirliği mülkiyetinde mirasçıların tereke malları üzerinde belli pay veya payları olmayıp, haklarının terekenin tamamını kapsadığı, TMK'nın 702. maddesine göre topluluk devam ettiği sürece tasarrufi işlemlerde tüm ortakların oybirliğiyle karar vermeleri gerektiği açıktır. Mirasçılardan birinin terekeye karşı 3. kişi konumunda olan birisi aleyhine kendi payı hakkında açtığı dava, diğer mirasçıların paylarını kapsamadığından ve aynı zamanda onlar adına açılmadığından, davaya diğer mirasçıların katılması (icazet vermesi) veya terekeye temsilci atanması suretiyle devam edilmesine olanak yoktur. Bu durumda davanın, dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İstinaf eden davacılar vekili dilekçesiyle; yetki belgesi ile bu davayı açtıklarını, açılan tüm davalar nedeniyle terekeye temsilci atanması gerektiğini, mahkemece yalnız bir dosya yönünden temsilci atadığını ileri sürerek yerel mahkemece verilen hükmün kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER : TMK. HMK. Yargıtay İlamı ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, terekeye temsilci atanması istemine ilişkindir. Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiştir. Miras ortaklığında mirasçıların birlikte hareket etmeleri zorunluluğu, işlemleri, kullanım ve idareyi birlikte yapmaları, mirasçılar arasında anlaşmazlık bulunması veya bu konularda anlaşamamaları halinde miras ortaklığı adına gerekli işlemleri yapmak, dava açmak, açılmış veya açılacak davaları tatip etmek üzere Medeni Kanunumuz paylaşmaya kadar miras ortaklığına bir temsilci atanması olanağı sağlamıştır (TMK md. 640 )....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/452 Esas sayılı dosyasında temsille sınırlı olmak üzere müteveffa Hasan Bahtiyar'ın terekesine temsilci olarak atanmasına, dair karar verildiği anlaşılmıştır. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı T9 vekili istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, terekeye temsilci atanması yasal şartlarının oluşmadığını, ayrıca kendilerine duruşma gün ve saati tebliğ edilmeksizin tereke temsilcisi adayı ile ilgili görüşleri alınmaksızın karar verildiğini belirterek ilk dereceli mahkeme kararının kaldırılmasına dair karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava; terekeye temsilci atanmasına ilişkindir....
Elbirliği mülkiyetinde mirasçıların tereke malları üzerinde belli pay veya payları olmayıp, haklarının terekenin tamamını kapsadığı, TMK'nın 702. maddesine göre topluluk devam ettiği sürece tasarrufi işlemlerde tüm ortakların oybirliğiyle karar vermeleri gerektiği açıktır. Mirasçılardan birinin, terekeye karşı üçüncü kişi konumunda olan birisi aleyhine kendi payı hakkında açtığı dava, diğer mirasçıların paylarını kapsamadığından ve aynı zamanda onlar adına açılmadığından davaya diğer mirasçıların katılması (icazet vermesi) veya terekeye temsilci atanması suretiyle devam edilmesine olanak yoktur. Ne var ki bir mirasçının terekeye dahil bir taşınmaz hakkında, 3. kişi davalıya karşı tapu iptali ve kendi adına tescil isteminde bulunmasının önünde yasal bir engel yoktur....
Bir kısım davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; muris Hanife Elgin terekesine temsilci olarak, Antalya 3.Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2014/57 Esas, 2014/827 sayılı kararı ile diğer davalılardan T9'in atandığını ve kararın kesinleştiği, hali hazırda T9'in tereke temsilciliği görevini yürüttüğü, muris Hanife Elgin'in terekesine atanmış bir temsilcisi bulunduğundan ikinci bir temsilci tayinine hukuken imkan ve gerek olmadığı, davacının tereke temsilcisinin değiştirilmesi gibi bir talebinin de bulunmadığı, mevcut temsilcinin değiştirilmesini gerektirecek nitelikte görevini ve yetkilerini kötüye kallanacak bir davranışının da olmadığı, davacının temsilci olarak terekeye temsilci atanmasını kabul etmediğini bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İSTİNAFA KONU KARAR: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "Davanın REDDİNE," karar verilmiştir....
Davacı ... ve arkadaşları, çekişmeli taşınmazların kök murisleri İbrahim’den kaldığını ileri sürerek, miras paylarına yönelik olarak dava açmış olup, çekişmeli taşınmazların tapu kayıt maliki olan davalı ...’un, davacıların murisi ...terekesine göre 3. kişi konumunda olduğu anlaşılmaktadır. Terekeye dahil bir taşınmaz hakkında bir mirasçı, diğer mirasçılar aleyhine tek başına miras payı oranında adına tescil istemi ile dava açabilirse de, 3. kişiye karşı miras payının adına tescili istemiyle dava açması hukuken mümkün değildir. Elbirliği mülkiyetinde mirasçıların tereke malları üzerinde belli pay veya payları olmayıp, haklarının terekenin tamamını kapsadığı, TMK' nın 702. maddesine göre topluluk devam ettiği sürece tasarrufi işlemlerde tüm ortakların oybirliğiyle karar vermeleri gerektiği açıktır....
Terekeye dahil bir taşınmaz hakkında bir mirasçı diğer mirasçılar aleyhine tek başına miras payı oranında adına tescil istemi ile dava açabilirse de, 3. kişiye karşı miras payının adına tescili istemiyle dava açması hukuken mümkün değildir. Elbirliği mülkiyetinde mirasçıların tereke malları üzerinde belli payları olmayıp, haklarının terekenin tamamını kapsadığı, TMK'nın 702. maddesine göre topluluk devam ettiği sürece tasarrufi işlemlerde tüm ortakların oybirliğiyle karar vermeleri gerektiği açıktır. Mirasçılardan birinin terekeye karşı 3. kişi konumunda olan birisi aleyhine kendi payı hakkında açtığı dava, diğer mirasçıların paylarını kapsamadığından ve aynı zamanda onlar adına açılmadığından davaya diğer mirasçıların katılması (icazet vermesi) veya terekeye temsilci atanması suretiyle devam edilmesine olanak yoktur....