WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2018/1519 KARAR NO : 2020/1187 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SARIVELİLER SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/01/2018 NUMARASI : 2017/89 ESAS - 2018/7 KARAR DAVA KONUSU : Miras Ortaklığına Temsilci Atanması KARAR : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Sarıveliler Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açmış oldukları tapu iptali ve tescil davasının sonuçlandırılabilmesi için terekeye temsilci atanması gerektiğini belirterek, temsilci olarak kendisinin atanmasını, mahkemece kendisinin temsilci atanması uygun görülmemesi durumunda uygun görülecek kişinin terekeye temsilci atanmasını talep etmiştir. Davalılar T28 T6 T43 T7 T3 Terekeye T6'ın temsilci atanmasına bir diyeceklerinin olmadığını, rıza gösterdiklerini belirtmişlerdir....

HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Temyiz istemi, davaya konu taşınmazın terekeye iadesi istemiyle açılan ve tereke temsilcisi tarafından takip edilen davada mirasçıların davadaki sıfatlarının sona ereceği ve davayı takip yetkisinin tereke temsilcisine geçeceği gerekçesiyle davacı asilin istinaf başvurusunun reddine, davacı tereke temsilcisinin istinaf başvurusunun kabulüne ilişkin verilen karara karşı davacı asil tarafından kararın gerekçesiz olduğundan bahisle yapılan tavzih talebinin reddine yönelik Bölge Adliye Mahkemesinin 06/10/2021 tarihli ek kararına ilişkindir. Bilindiği üzere Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır....

    İSTİNAF SEBEPLERİ: Mirasçı T4 vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflarınca dosyaya vekalet ve süresi içinde cevap dilekçesi sunularak temsilci olarak gösterilen T2 müvekkili ile husumet içerisinde olduğundan bahisle temsilciye itiraz edildiğini ve mahkemece tarafsız bir kişinin tereke temsilcisi olarak atandığını, ancak müvekkili lehine vekalet ücretine hükmedilmediğini, davanın açılmasına müvekkilinin sebebiyet vermediğini, davacının kanunu aykırı tereke temsilcisi adayı sunması sebebiyle vekil tayin edilerek itirazda bulunmak zorunluluğunun doğduğunu, temsilci olarak gösterilen T2 ile müvekkilinin husumeti bulunduğundan itiraz edilmek zorunda kalındığını, taraflarınca tarafsız bir kişinin temsilci atanması taliplerinin mahkemece kabul edildiğini, Yargıtay içtihatlarına göre mirisçılardan biri davaya katılıp tereke temsilci adayına itiraz etmiş ve mahkemece bu itiraz doğrultusunda aday gösterilen kişiden farklı bir kişi temsilci tayin edilmiş ise mirasçı lehine vekalet ücretine...

    Dava, tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkin olup, yasal hasım durumunda bulunan davalılar Hazine ve Tepeköyü Tüzel Kişiliği, muris ... terekesine göre 3. kişi durumundadırlar. Bir mirasçı, terekeye dahil bir taşınmaz hakkında, diğer mirasçılar aleyhine tek başına miras payı oranında adına tescili istemi ile dava açabilirse de, terekeye göre üçüncü kişi konumundaki birine karşı miras payının adına tescili istemiyle dava açması hukuken mümkün değildir. Davacılar ile müdahil davacının murisi ...’ın, davacılar ve müdahil davacı dışında başka mirasçıların da bulunduğu anlaşılmakta olup, elbirliği mülkiyetinde mirasçıların tereke malları üzerinde belli pay veya payları olmayıp, haklarının terekenin tamamını kapsadığı, TMK'nın 702. maddesine göre topluluk devam ettiği sürece tasarrufi işlemlerde tüm ortakların oybirliğiyle karar vermeleri gerektiği açıktır....

      Dava, TMK.nun 589. maddesi gereği terekenin tedbir mahiyetinde tespiti, tereke önlemlerinin alınması istemine ilişkindir. Miras bırakanın yerleşim yeri sulh hakimi, istem üzerine veya res'en tereke mallarının korunması ve hak sahiplerine geçmesini sağlamak üzere gerekli olan bütün önlemleri alır. Bu önlemler özellikle kanunda belirtilen hallerde terekede bulunan mal ve hakların yazımına, terekenin mühürlenmesine, terekenin resmen yönetilmesine ve varsa vasiyetnamelerin açılmasına ilişkindir (TMK.nun 589/1- 2 maddesi). Önlem alma isteğinin yetki yahut başka bir sebeple reddedilmesi tereke mallarının kaybına sebep olabileceği gibi hak sahiplerine intikal etmemesi sonucunu da doğurur. Koruma önlemi olarak terekenin tespiti işleminin maddi hukuk bakımından haklara ve borçlara bir etkisi bulunmamaktadır. Bu işlem, tespiti yapılan malvarlığı unsurlarının terekeye ait olduğu, tespit edilmeyenlerin de terekeye ait olmadığına delil teşkil etmez....

      Mahkemece, davanın reddini karar verilmiş; davacı tarafın temyizi üzerine dairemizce taraf teşkili sağlanması yönünden bozulmuş, mahkemece, bozmaya uyulup, murisin terekesine temsilci atanması sağlandıktan sonra tekrar davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Dairemizin taraf teşkiline yönelik olarak 14.5.2002 tarih ve 3489-5555 sayılı bozma ilamı üzerine ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2002/955 esas ve 2003/182 karar sayılı ilamı ile davacıların murisleri ... terekesine temsilci olarak ... atanmış olup, ... bu kararın kesinleşmesi üzerine de mahkemece, tereke temsilcisi adına tebligat çıkarılmış ise de çıkarılan bu tebligat üzerine yalnızca duruşma günü yazılmış olup, bunun dışında herhangi bir açıklama yapılmamıştır. Oysa ki bu gibi durumlarda terekeye temsilci atanması halinde temsilci, tüm mirasçılar adına hareket edip, davayı sonuçlandırmakla yükümlü bulunan kişi konumundadır....

        Somut olayda; Manisa 3.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/127 Esas sayılı dosyası üzerinden görülmekte olan tapu iptali ve tescili davasında terekeye temsilci atanması talebi ile ilgili davanın kabulüne, T17 tereke temsilcisi olarak atanmasına karar verilmiş olup, davalı T16 tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Manisa 3.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/127 Esas sayılı dosyası üzerinden görülmekte olan tapu iptali ve tescili davasında verilen yetkiye istinaden terekeye temsilci atanması davasında mahkemenin terekede mal varlığı bulunup bulunmadığını araştırma yükümlülüğü olmayıp, görevi anılan davada terekeyi temsil edecek temsilciyi atamaktan ibarettir. Her ne kadar davalı "atanan temsilcinin tarafsız olmadığını" ileri sürmüş ise de, bu konuda sunduğu somut bir delil bulunmamaktadır....

        Bu kapsamda yürürlükteki mevzuatımızda tereke temsilcisine ilişkin hükümler aşağıdaki şekildedir; TMK'nın 640. maddesi hükmüne göre "Birden çok mirasçı bulunması halinde, mirasın geçmesiyle birlikte paylaşmaya kadar, mirasçılar arasında terekedeki bütün hak ve borçları kapsayan bir ortaklık meydana gelir. Mirasçılar terekeye elbirliğiyle sahip olurlar ve sözleşme veya kanundan doğan temsil ya da yönetim yetkisi saklı kalmak üzere, terekeye ait bütün haklar üzerinde birlikte tasarruf ederler. Mirasçılardan birinin istemi üzerine sulh mahkemesi, miras ortaklığına paylaşmaya kadar bir temsilci atayabilir. Mirasçılardan her biri, terekedeki hakların korunmasını isteyebilir. Sağlanan korumadan mirasçıların hepsi yararlanır. Bir mirasçı ödemeden aciz halinde ise, mirasın açılması üzerine diğer mirasçılar, haklarının korunması için gerekli önlemlerin gecikmeksizin alınmasını sulh mahkemesinden isteyebilirler."...

          Dosya içeriğinden, dava konusu 14830 ada 1 parsel sayılı taşınmazın maliki muris ...’ın dava tarihinden önce öldüğü, davacılar tarafından çekişme konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile mirasçılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesinin talep edildiği, bunun üzerine yargılama sırasında terekeye ... 1.Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 28.04.2015 tarih, 2015/304 Esas, 2015/915 Karar sayılı kararıyla ...’ın temsilci olarak atandığı, davanın reddine ilişkin gerekçeli kararın tereke temsilcisine 07.12.2016 tarihinde tebliğ edildiği, ancak tereke temsilcisinin kararı temyiz etmediği, kararın davacılar vekili tarafından 27.12.2016 tarihinde temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Nitekim, tereke temsilcisinin atanması ile tereke ortağının ya da ortaklarının terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır....

            Davalı T15 vekili ilk derece mahkemesine verdiği cevap dilekçesinde özetle; mirasçılar T2 ve T1 dava dilekçelerinde murisin terekesinin tespit edilmesini, terekeye temsilci atanmasını, tereke üzerine tedbir konulmasını talep ettiğini, davacı mirasçılarının taleplerini kabul etmediğini, herhangi bir itirazının bulunmadığını, terekeye temsilci adayı olan T17 herhangi bir itirazının olmadığını, T17 tarafsız ve iki taraf için de güvenilir bir kişi olduğunu, davacının, müvekkiline akraba olduğu, komşu olduğu bu nedenle tarafsızlığından şüphe ettiklerine dair itirazlarını kesinlikle kabul etmediklerini belirterek yukarıda izah ettikleri üzere davanın kabulüne ve terekenin tespiti ile temsilci atanmasına karar verilmesini talep etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu