ın 15/04/2015 tarihinde vefat ettiğini, muris terekesinin en yakın mirasçıları tarafından yasal süresi içinde ret edilmesi sebebiyle ... 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin ... tereke dosyasından, muris terekesinin tasfiyesine ve tasfiye memuru olarak İstanbul Barosu Avukatı ...'nun tereke tasfiye memuru olarak atanmasına karar verildiğini tereke tasfiye memurluğunca tasfiye işlemlerine başlandığını, yapılan araştırma sonucunda ... Hiz Ltd Şti'nin son tescil tarihinin 2014 ve vergi dairesince resen terk kaydının 2015 tarihinde yapıldığı ve bu tarihten sonra şirketin hiçbir ticari faaliyetinin olmadığının tespit edildiğini, muris terekesinin tasfiyesi için işbu şirketin haklı sebeplere feshi ve ticaret sicil kayıtlarının kapatılmasının gerektiğini beyanla, ... Hiz Ltd Şti'nn muhik sebeplerle fesih ve tasfiyesine, olmadığında iflas hükümlerine göre tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tereke Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm terekenin tespiti ve resmen yönetilmesi istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 27.01.2014 (Pzt.)...
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/26 Esas 2014/22 Karar sayılı ilamıyla da, terekenin temsili ve tasfiyesi için kayyım olarak atanan tereke idare memuru ...’ın da davaya katılımı usulünce sağlanmıştır. Mahkemece, % 65 işveren kusuru gözetilmek suretiyle asıl ve birleşen davalar yönünden % 30’luk Kurum isteminin kabulüne hükmedilmiştir. Bu kabul yapılırken, mirası usulünce red eden hak sahibi eş ... ve kız çocuğu ... hariç diğer yasal mirasşçılar ile tereke yönünden bir sorumluluk öngörülmezken, anılan hak sahipleri eş ... ve kız çocuğu ... yönünden ise, hak sahibi sıfatıyla gelir bağlandığından bahisle rücu alacağından sorumlu tutulmuşlardır. Mirasın reddi, Türk Medeni Kanunu'nun 605 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, anılan Kanunun 605'nci maddesinde, yasal ve atanmış mirasçıların mirası reddedebilecekleri belirtilmiştir. Yasal ve atanmış mirasçılar mirası, TMK.'nın 606'ncı maddesi gereğince üç ay içinde reddedebilirler. Bu üç aylık süre hak düşürücü bir süredir....
TEREKE/TASFİYE MEMURU : ... DAVALI : ... - ... DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli) DAVA TARİHİ : 05/09/2016 KARAR TARİHİ : 10/09/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/10/2021 Davacı tarafından davalı aleyhine mahkememizde açılan iş bu dava taraflarca takip edilmediğinden işlemden kaldırılmış olmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : 1-Dava H.M.K.’nun 150/1.maddesi gereği 3 aylık süre içerisinde yenilenmediğinden H.M.K.’nun 150/1.maddesi gereğince davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA, 2- Alınması gerekli 59,30 TL harcın davacı taraftan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 3- Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 4-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 345. Maddesi gereği tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda tarafların yokluğunda karar verildi. 10/09/2021 Başkan ......
Hükmü, talep eden vekili temyiz etmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 612. maddesi "En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan mirasın sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edileceğini, tasfiye sonunda arta kalan bir değer varsa bunun mirasını reddetmemişler gibi hak sahiplerine verileceğini" öngörmektedir. Buradaki "en yakın mirasçılar" kavramıyla anlatılmak istenen, murisin ölümünde ilk bakışta ve doğrudan doğruya mirasçı sıfatına sahip olan yasal mirasçılardır. Her ikisi de terekenin (mirasın) tasfiyesini amaçlamakla birlikte; "Terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesi" ve "Terekenin resmen tasfiyesi" farklı kurumlardır. Her şeyden önce, terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesi İcra ve İflas Kanuna göre (İİK. m. 180; 208 vd); terekenin resmi tasfiyesi ise, Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre (TMK m. 632-635) gerçekleştirilmek durumundadır....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/379 Esasına kayden dava açıldığı, yargılama neticesinde mirasın reddinin iptaline karar verildiği, terekenin resmi tasfiyesine hükmedilmediği ve işbu kararın 21/11/2016 tarihinde kesinleştiği görülmektedir. Her ne kadar mahkemece TMK’nın 617. maddesi gereği mirasın reddi kararı iptal edilen mirasçıların miras payının resmi tasfiyeye tâbi olacağı, resmi tasfiye halinde mirasçıların tereke borcundan sorumlu olmayacağı gerekçesi ile takibin iptaline karar verilmiş ise de; “ Mirasçıların alacaklılarının korunması “ başlıklı TMK ’nın 617. maddesinde; “ Malvarlığı borcuna yetmeyen mirasçı, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse; alacaklıları veya iflas idaresi, kendilerine yeterli bir güvence verilmediği taktirde, ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler. Reddin iptaline karar verilirse, miras resmen tasfiye edilir...” hükmü yer almaktadır....
Türk Medeni Kanununun 610/2. maddesinde zamanışımı ve hak düşürücü süre öngörülmediğinden bu tür davayı açmak için herhangi bir süre yoktur. Mirasçı, malvarlığı borcunu karşılamaya yetmemesine rağmen, alacaklılara zarar verme amacıyla mirası reddedebilir. Bu durumda mirasçının alacaklıları ve iflas idaresi mirasın reddini iptal ettirebilirler. Mirasın reddinin iptali davası Asliye Hukuk Mahkemesinde açılır. İptal davası ret tarihinden itibaren altı ay içinde açılmalıdır. Mirasın reddinin iptaline karar verilirse, tereke resmen tasfiye edilir. Önce dava açan alacaklılara, daha sonra diğer alacaklılara ödeme yapılır. Geriye bir değer kalırsa, diğer mirasçılara verilir. Mirasın reddi geçersiz olursa veya düşerse, ret iptal edilmez. Reddin hükümsüzlüğünün tespiti istenir. Reddin hükümsüzlüğü, iptal olmadığı için, altı aylık süreye tabi değildir. Hükümsüzlüğe karar verilirse, resmen tasfiye de olmaz. Reddin hükümsüzlüğünü ilgili olan herkes talep edebilir....
Bu önlemler, özellikle kanunda belirtilen hallerde terekede bulunan mal ve hakların yazımına, terekenin mühürlenmesine, terekenin resmen yönetilmesine ve vasiyetnamelerin açılmasına ilişkindir....
Bu önlemler, özellikle kanunda belirtilen hallerde terekede bulunan mal ve hakların yazımına, terekenin mühürlenmesine, terekenin resmen yönetilmesine ve vasiyetnamelerin açılmasına ilişkindir....
Ölüm tarihinde miras bırakanın ölmeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmişse miras reddedilmiş sayılır. (TMK m. 605/2 ). Mirasçılar zımnen mirası kabul etmiş durumuna düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczini isteyebilir. Türk Medeni Kanunu'nın 606. Maddesinde belirtilen süre bu davada uygulanmaz. Bu davanın tereke alacaklılarına karşı açılması gerekir. (28.12.1942 tarihli 24/29 sayılı YİBK) Bu davada yetkili mahkeme ise alacaklıların davanın açıldığı zamandaki ikametgâhı mahkemesidir. Ayrıca TMK'nın Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğünün 39/2 fıkrası gereğince mirasın yetkisini içeren özel vekâletname sunulması zorunludur. Somut olaya gelince, mirasın hükmen reddi istemini içeren bu davanın alacaklının dava tarihindeki yerleşim yeri mahkemesinde açılması gerekirken ... Mahkemelerinde açılmıştır....