Terekeyi resmen yönetene ödenecek ücret yönetimin gerektirdiği emek ve yönetilen malvarlığı gözönünde tutulmak suretiyle sulh hukuk mahkemesi tarafından belirlenir. Tereke temsilcisinin TMK'nın 592/4 maddesi uyarınca terekeden karşılanmak üzere kendisine uygun bir ücret ödenmesine dair istemi bulunmadığından temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz istemini içeren dilekçenin REDDİNE, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 05.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi....
TMK'nun 612. maddesi "en yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan mirasın sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edileceğini, tasfiye sonunda arta kalan bir değer varsa bunun mirasını reddetmemişler gibi hak sahiplerine verileceğini" öngörmektedir. Buradaki "en yakın mirasçılar" kavramıyla anlatılmak istenen, murisin ölümünde ilk bakışta ve doğrudan doğruya mirasçı sıfatına sahip olan yasal mirasçılardır. Her ikisi de terekenin (mirasın) tasfiyesini amaçlamakla birlikte; "terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesi" ve "terekenin resmen tasfiyesi" farklı kurumlardır. Her şeyden önce, terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesi İcra ve İflas Kanuna göre (İİK. m. 180; 208 vd); terekenin resmi tasfiyesi ise, Medeni Kanun hükümlerine göre (TMK m. 632-635) gerçekleştirilmek durumundadır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davanın kabulü ile; muris Orhan Aydın'ın terekesinin T.M.K 612 ve devamı maddeleri gereğince iflas hükümlerine göre tasfiyesine, tereke tasfiye memuru için toplam 2.000,00 TL. ücret takdirine, ücret yatırıldığında kendisine görev tevdiine, gerektiğinde yeni ücret taktirine, davacı tarafça 1.000,00 TL. tasfiye ücreti yatırılmasına, tasfiye memuruna tasfiye ücretinin harcama kalemleri belgelendirilmek ve kalanın iade edilmesi şartıyla verilmesine karar verilmiştir. Karara karşı davacı kurum vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....
Mahkemece yapılan yargılama sonucu; müteveffa T3'in en yakın yasal mirasçılarının tamamı tarafından mirasın red edilmiş olduğu, davacı SGK vekilinin müteveffanın 74.036,79 TL asıl borç ve 18.935,68 TL işlemiş faiz borcu bulunduğundan terekenin tasfiyesini talep ettiği, mahkemece Müteveffa T3'in terekesinin İİK.nun 218. maddesi gereğince basit iflas usulü ile tasfiyesine başlandığı, tereke tasfiye memuru atandığı, müteveffanın terekesinin tespiti hususunda araştırmalar yapıldığı, tasfiye ilanının yapıldığı, müteveffanın mahkememiz tereke hesabına alınan 1.014,10 USD ve 1,04 TL terekesi bulunduğu, başkaca mal varlığı bulunmadığı, davacı SGK dışında alacaklısının tespit edilemediği anlaşılmakla, tereke tasfiye memurunun 11/12/2019 tarihli raporu dikkate alınarak, Tereke mevcudu olarak tespit edilen ve mahkemenin tereke hesabında bulunan 1.014,10 USD ve 1,04 TL'den, mahkemenin 14/01/2020 tarihli ara kararı gereğince takdir edilen 500,00 TL ücretin tereke tasfiye memuruna ödenmesine, Tereke...
Bu durumda mahkemece, davacının dava dilekçesindeki istekleri göz önüne alınarak mirasın kendiliğinden tasfiyeye tabi olduğu, resen tasfiyesi gereken tereke ile ilgili olarak tereke alacaklısının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı gözetilerek, talebin esası hakkında karar verilmeden, tasfiye işlemlerinin yapılması için bir üst yazı ile tasfiye memuru olarak resen belirlenen yazı işleri müdürüne dosyanın tevdii ile yetinilmesi gerekirken, talebin esası ile ilgili olarak terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesine ve tasfiye işlemlerini yürütüp sonuçlandırmak üzere Boğazlıyan Sulh Hukuk Mahkemesi satış memurunun görevlendirilmesine karar verilmesinde sonucu itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Tereke hukukuna ilişkin olarak açılan davada ... 19.Sulh Hukuk ve 21.Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için ... 19.Sulh Hukuk Mahkemesince gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü; - K A R A R - Dava, Terekenin tasfiyesi istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, ...'in vefat etmesi üzerine mirascıları tarafından 18.03.2004 tarihinde, mirasın reddinin tescili ve terekesinin tasfiyesi istemiyle açılan dava sonunda, Fatih 2.Sulh Hukuk Mahmesince 18.07.2006 tarihinde mirasın reddinin tesciline ve Terekenin resmen tasfiyesine karar verildiği, terekenin tasfiye işlemleri devam ederken, ... ... Adliyesinin faaliyete geçmesi ve H....K....
hususta otomatik ödeme talimatı verilmesine, tereke adına davalar açılması halinde takdir olunan aylık avans ücretinin yeniden değerlendirilmesine, davacı vekilinin tereke idare memurunun görevden alınması ve resmen yönetime müteallik işlemler yönünden muhtelif taleplerinin ayrı ayrı reddine" karar verilmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1026 KARAR NO : 2022/477 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : DÖRTYOL SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/03/2021 NUMARASI : 2020/2 ESAS, 2021/5 KARAR DAVA KONUSU : Tereke (Resmen Yönetilme Ve Tasfiye İstemli) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, mirasçı T4 vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....
Delillerin Değerlendirilmesi, Tartışılması, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ; Mahkememizce bozma ilamı öncesinde; "...Davacının dayanak gösterdiği, icra dosyaları getirtilmiş , ... l.Sulh Hukuk Mahkemesine teskere yazılarak tasfiye dosyasında tasfiye kararının verildiği tarih davacının tasfiye masasına müracaata ilişkin dilekçe ve ekleri, tasfiye masasınca verilen karar örneği ve sıra cetvelinin ilan ve tebliğine ilişkin bilgi ve belgeler getirtilmiş, konu ile ilgili kararın 02.01.2012 tarihinde davacı bankaya tebliğ edildiği, huzurdaki davanın yasal süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Deliller toplandıktan sonra , dosya kapsamı ve davacı kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişi ile inceleme yaptırılarak 19.06.2012 tarihli rapor alınmıştır. Düzenlenen bilirkişi raporunda davacı alacağı yönünden hesaplamalar yapılmış ve sonuçta , tereke tasfiye masasında reddedilen 204.064,21.TL 'nin de davacı bankanın alacakları kapsamında olduğu yönünde rapor verilmiştir....
Sulh Hukuk ve Adana 2. Sulh Hukuk (Tereke Hakimliği) Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, mirasçılık belgesi istemine ilişkindir. Adana 5. Sulh Hukuk Mahkemesince, mirasçılardan ......'ın sağ olup olmadığının belirlenemediği, TMK'nın 592. maddesindeki mirasçıların tamamının bilinmemesi halinin gerçekletiğini, bu nedenle terekenin resmen yönetilmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Adana 2. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın konusunun tereke olmadığı, veraset belgesi istemine ilişkin bir karar verilmesi gerektiği, bu nedenle davaya tereke hakimliğinin bakamayacağı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacı vekili, müvekkilinin babası ......'ın vefat ettiğini belirterek murisin mirasçılarını gösterir veraset ilamının verilmesini talep etmiştir....