Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/11/2020 NUMARASI : 2019/280 ESAS, 2020/782 KARAR DAVA KONUSU : Terditli olarak açılan tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde yapı değerinin tespiti KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davacılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 56 parsel sayılı taşınmazın murisleri tarafından kadastro tespiti sırasında bedel ödenmeksizin davalı erkek çocuklarına devredildiğini, bu devir işleminin muvazaalı olduğunu ve kız çocuklarını mirastan yoksun bırakmak için yapıldığını ileri sürerek, miras payına isabet eden tapu kaydının iptali ile aynı oranda adına tesciline, olmadığı takdirde tenkisine karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....

    Mahkemece tapu iptal ve tescil davasının; ifa olanağı doğmadan açıldığından reddine, davacı tarafından terditli ikinci talep olarak açılan tazminat davasının kabulüne, sabit olan 4.000,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, murisi .... ile davalı arasında yapılan satış vaadi sözleşmesine konu taşınmazdaki davalı hissesinin tapu kaydının iptali ile adına tescilini, mümkün olmadığı takdirde ise davalının, satış vaadi sözleşmesine konu taşınmazdaki hissesinin dava tarihi itibariyle bedelinin tahsilini istemiş davalı davanın reddini dilemiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava harici satıma dayanan tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki satım sözleşmesinin TMK. 706. ve TBK'nun 237, Tapu Kanununun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekle uygun olmaması nedeniyle tapu iptal ve tescil isteminin reddine karar verilmiş olması yerindedir. Yine taraflar arasında düzenlenen 23.01.2018 tarihli protokol, aynı tarihli alacağın temlikine dair noterlikte yapılan sözleşme ve soruşturma dosyası içeriği ile taşınmaz satımına ilişkin düzenlenen faturaların tarihi ve içeriği dikkate alınarak ilk derece mahkemesince davacı tarafın satım bedelini ödendiğini ispatlayamaması nedeniyle tazminat davasının reddine karar verilmiş olması da yerinde olmakla davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-KONYA .... ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'nin ... Esas,.......

        Davalar; Harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil, terditli olarak kazandırıcı zaman aşımı sebebiyle tapu iptal ve tescil, terditli olarak fiili kullanıma dayalı üst değer tespiti nedeniyle tescil, terditli olarak ihya bedellerinin tahsili, satış bedelinin rayiç değerinin tespiti ile ödenmesi, son 5 yıla ait fındık mahsul ve destekleme bedeli istemine ilişkindir. Davacının tüm taleplerinin incelenmesinde; öncelikle davacının harici satış sözleşmesine ve olağanüstü zamanaşımı hukuksal nedenine dayanılarak ileri sürdüğü tapu iptal tescil taleplerinin değerlendirilmesi gerekmiştir. Bilindiği üzere; tapulu taşınmazların satışı TMK'nin 706, BK'nin 213 (6098 sayılı TBK'nin 237.), 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ve Noterlik Kanunu'nun 60 ve 89. maddeleri gereğince, resmi şekilde yapılmadıkça hukuken geçerli bir sonuç doğurmaz ve satın alana herhangi bir mülkiyet hakkı bahşetmez....

        Mahkemece, açılan davanın reddine, davacı vekilinin ayrıca tazminat davası açmakta muhtariyetine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava, haricen satışa dayalı tapu iptal ve tescil, mümkün olmaz ise bedel iadesi talebine ilişkindir. 1.Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davacı vekilinin tapu iptali ve tescil isteğine yönelik temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2. Davacı vekili, dava dilekkçesinde, davalının taahhüt etmiş olduğu tapunun vekil edenine verilmesini, aksi takdirde bina ve arsanın rayiç değerinin tespit edilerek, şimdilik 40.000,00 TL’nin davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir....

          Somut olayda, davacı harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil mümkün olmaması halinde ise tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemenin bozma ilamından önceki kararında davacının tapu iptal ve tescil talebi yönünden davanın kabulüne karar verilmiş Dairemizin 22.03.2016 tarihli, 2015/16625 Esas, 2016/3473 Karar sayılı bozma ilamında davacının tapu iptal ve tescil talebi yönünden davanın reddi gerektiği belirtilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak 01.03.2017 tarihli duruşmada davacının yemin teklifine yönelik talebi reddedilerek davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemece, harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil isteminin reddinde bir yanlışlık bulunmamaktadır. Ancak davacı davasının açarken terditli olarak tapu iptal ve tescil talebinin kabul edilmemesi halinde tazminat talebinde bulunmuş ve delil olarak tanık beyanları yanında yemin deliline dayanmıştır....

            ın tapu iptal tescil ve alacak istemine yönelik verilen karara dair taraf vekillerinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede ise; "...Yerel mahkemece; davacı ... tarafından terditli olarak açılan Tapu İptal ve Tescil - Sebepsiz Zenginleşmeden Doğan Alacak davasının HMK 167 maddesi uyarınca iş bu yargılama dosyasından tefrikiyle, farklı bir esasa kaydına; tefrik edilip ayrı bir esasa kaydolan dava dosyasında, vasiyetin iptali ve tenkis davasında verilen kararın kesinleşmesinin bekletici mesele yapılması gerekirken; mirasçı ... tarafından açılan vasiyetnamenin iptal ve tenkisi davasıyla mirasçılık sıfatı bulunmayan ... tarafından terditli olarak açılan Tapu İptal Tescil - Sebepsiz Zenginleşmeden Doğan Alacak davasının birlikte görülüp sonuçlandırılması isabetsizdir..." gerekçesiyle bozulmuştur....

              a karşı açılan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava,arsa sahibi ile müteahhit arasında düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince müteahhide verilecek olan 19 nolu bağımsız bölümün, müteahhit tarafından davacıya satışı hususunda yapılan sözleşme gereğince tapu devri yapılmaması sebebine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde davacı tarafından ödenen bedel iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece ‘...yapılan keşif ve bilirkişi incelemeleri ile taşınmazın inşaat seviyesinin davalı müteahhit tarafından %95 oranında bırakıldığı, mevcut haliyle taşınmaza iskan belgesinin verilemeyeceği bu nedenle davacının davalı ...'a halef olamayacağı ve tapu iptal tescil talebinde bulunamayacağı anlaşıldığından davacının tapu iptal ve tescil yönündeki talebinin reddine...’ karar verilmiş ise de; davacı tarafından temyiz aşamasında söz konusu dairenin 19/01/2016 tarihinde iskanının alındığına ilişkin belge sunulmuştur....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 16.09.2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescil davasının reddine, alacak davasının kabulüne dair verilen 15.07.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne duruşma isteğinin değer yönünden reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, davacının dava konusu taşınmaz üzerine babadan kalma ve kendisinie ait yer olduğu düşüncesiyle hareket ederek iyi niyetle ev yaptığını, evin yapıldığı alanın kadastro tespiti sırasında ham toprak vasfı ile 126 ada 26 parsel olarak hazine adına tespit ve tescil edilidiğni, hazine aleyhine zilyetliğe dayalı olarak açılan tapu iptali...

                  UYAP Entegrasyonu