Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı T1 istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece verilen kararda, kişilik haklarının ihlali sebebiyle manevi zararına göre manevi tazminat miktarının düşük olması sebebiyle kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu, söz konusu ceza kararında sadece T3 ın katılan olarak yer aldığını, Burcu Ekşioğlu' nun yer almadığını, bu sebeple bu davacıya karşı haksız eyleminin olmadığından manevi tazminat verilmesinin hatalı olması sebebiyle kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun(HMK) 355. maddesi gereğince istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava; Kişilik haklarının ihlalinden kaynaklanan manevi tazminat davasıdır. Davaya konu uyuşmazlık ile ilgili İstanbul Anadolu 36....

Boşanmada manevi tazminatın amacı, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın, bozulan ruhsal dengesini telafi etmek, manevi değerlerindeki eksilmeyi karşılamaktır. Onun için, kişilik haklarını ihlal eden fiille, tazminat miktarı arasında makul bir oranın bulunması gerekir. Bir tarafın zenginleşmesine yol açacak sonuçlar doğurur miktarda manevi tazminat takdiri, müesseseyi amacından saptırır. Hakim, tazminat miktarını saptarken, bir yandan kişilik hakları zedelenen tarafın, ekonomik ve sosyal durumunu ve boşanmada kusuru bulunup bulunmadığını ve varsa kusur derecesini, fiilin ağırlığını; öbür yandan da, kişilik haklarına saldırıda bulunanın kusur derecesini, ekonomik ve sosyal durumunu göz önünde bulundurmak zorundadır. Açıklanan ilkeler gözetildiğinde davacı kadının dava ve karşı davasında yararına takdir edilen manevi tazminat miktarı, ölçülülük ilkesine uygun olmayıp fazla bulunmuştur....

    Maddesi gereğince ceza tertip edilmeyebileceği, buna bağlı olarak tehdit suçununda unsurları itibariyle oluşmayabileceği, hakaret fiilinin karşılıklı olması gözetildiğinde davacını manevi tazminat talebinin dayanaklarının tam manasıyla oluşmadığını, bu nedenle davacının manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerektiği kanaati hasıl olmakla davanın reddine" karar verilmiştir. Verilen karara karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece hakaretin karşılıklı olduğundan davanın reddine dair kararın hatalı olduğunu, dinlenen tanıklarla hakaretin karşılıklı olmadığını, manevi tazminat şartlarının oluştuğundan kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun(HMK) 355. maddesi gereğince istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tehdit sebebiyle açılan manevi tazminat talebinden ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup karar davalı vekili tarafından davanın tam kabulüne karar verilmesi gerektiği ileri sürülerek istinaf edilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 24. maddesi ve Borçlar Kanunu'nun 49 ve TBK 58. maddesi gereğince kişisel değerlere saldırı halinde manevi tazminata hükmedilmesi için; Kişilik haklarına saldırının bulunması, saldırının hukuka aykırı olması, kişinin haksız olan eylemden dolayı manevi zarara uğramış olması gerekir. Bu üç şartın bir arada olması halinde kişinin kişilik haklarına haksız saldırı nedeniyle manevi tazminat sorumluluğu doğabilecektir. Adana 33....

    Dava dilekçesinde maddi ve manevi tazminat olarak 1.000,00- TL talep edildiği, 26/11/2011 tarihli ıslah dilekçesinde tehdit eylemi için 10.000,00- TL manevi tazminat, hakaret eylemi için 10.000,00- TL manevi tazminat, duruşma salonu önünde gerçekleşen darp eylemi için 10.000,00- TL manevi tazminat, davalının asılsız suçlamaları nedeniyle mağaza müdürü olarak davacının çalıştığı iş yerinden ayrılmak zorunda kaldığı ve 8 ay süreyle işsiz olduğu dönem için 16.000,00- TL maddi tazminat olmak üzere toplamda 40.000,00- TL manevi tazminat ve 16.000,00- TL maddi tazminat talep edildiği, mahkemece 24/02/2017 tarihli duruşmada davacıya dava dilekçesiyle talep ettiği 1.000,00- TL'nin ne kadarlık kısmının maddi, ne kadarlık kısmının manevi ve yine talep edilen tazminatların hangi eylem için ne miktarda olduğuna dair açıklamada bulunması için süre verildiği, davacı tarafından sunulan 09/03/2017 tarihli dilekçe ile hakaret fiili için 100,00- TL manevi, tehdit eylemi için 100,00- TL maddi, basit yaralama...

    Asliye Ceza Mahkemesi'nde hakim önünde yeminli ifadesinde, müvekkili sanık T3 ceza davasına konu isnat edilen sözleri söylemediğini açıkça beyan etmesine rağmen T3 aleyhine mahkumiyet kararının verilmiş olmasının yasaya ve usule aykırı olduğunu, dosyada somut maddi tek bir delilin olmadığını, ceza dosyasında tek tanığın da suça konu sözlerin T3 tarafından söylenmediğini söylemesine rağmen bu kararın verilmesinin haksız ve hukuksuz olduğunu, davacının manevi olarak zarara uğramadığını, davacının manevi olarak üzüntü, eylem duyduğuna ilişkin delil olmadığı gibi kişilik haklarının zedelenmediğinin de ortada olduğunu, manevi tazminat talebininde reddine karar vermesi gerekirken aksi karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49 ve 58. maddeleri kapsamında, tehdit eylemine dayalı açılan maddi-manevi tazminat davasıdır....

    Ancak, hukuk hakiminin bu bağımsızlığı sınırsız değildir, ceza mahkemesince fiilin hukuka aykırılığına yönelik kesinleşen maddi olgular hukuk hakimi bakımından da bağlayıcı olup, taraflar yönünden de kesin delil niteliği taşımaktadır 6098 sayılı TBK md. 56 ve 58 hükümlerine göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir....

    ın çalışamadığı döneme ilişkin maddi tazminat miktarının hatalı olduğunu belirtmiştir. 2 Davalılar vekili temyiz dilekçesinde; ...’ın asgari ücret üzerinde gelir elde ettiğinin ispatlanmadığını, manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu, lehe hükmedilen manevi tazminat miktarının az olduğunu, asıl davada manevi tazminata ilişkin harcın yanlış hesaplandığını, asıl davada reddedilen her manevi tazminat için lehe vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirtmiştir. C. Gerekçe 1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, asıl ve birleşen davada taraflar arasında yaşanan kavga olayı neticesinde uğranılan maddi ve manevi zararın tahsili istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370, 371, 366 ncı maddesi yollamasıyla 352/1-b maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 49 uncu maddesi 3. Değerlendirme 1....

      Somut olayda, ceza dosyası ve eldeki dosya kapsamı gözetildiğinde; davalının davacılara hakaret ve tehdit içerikli sözler sarfettiği anlaşılmaktadır. Bu haliyle, olayın gelişim şekli ve davalının eylemine göre manevi tazminat şartlarının oluştuğu bakımından ilk derece mahkemesinin kabulünde hatalı bir değerlendirme bulunmadığı ve davalının aksi yöndeki istinaf itirazlarının yerinde olmadığı belirlenmiştir. Her ne kadar davalı tarafça davacı Ercan ile yaşadığı birliktelik nedeniyle Ercan'ın kusurlu bulunmaması yalnız kendisinin kusurlu kabul edilmesinin hatalı olduğu ileri sürülmüş ise de eldeki davanın konusu hakaret ve tehdit nedeniyle manevi tazminat istemi olup hakaret ve tehdit eylemi yalnız davalı tarafından gerçekleştirildiğinden davalının savunmasına itibar edilmemiştir....

      Bölge adliye mahkemesi erkeğe “Çocuk üzerinden psikolojik baskı kurup eşini çocuk bakımı konusunda tehdit etme” vakıasını kusur olarak yüklemiştir. Dosyanın tetkikinden erkeğin kadını tehdit ettiği yönündeki tanık ifadelerinin duyuma dayalı olduğu anlaşılmış olup, erkeğin ortak çocuğun bakımı konusundaki sözleri de kadının kişilik haklarına saldırı niteliği taşımamaktadır. Türk Medeni Kanunu'nun 174/2. maddesi koşulları kadın yararına oluşmamıştır. O halde, davalı-davacı kadının manevi tazminat isteminin reddi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. 3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuk ... yararına takdir edilen iştirak nafakası azdır....

        UYAP Entegrasyonu