İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup 06/06/2018 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince verilen kararı boşanma ve velayet bakımından kabul etmekle birlikte (boşanma ve velayet kararı bakımından kararın kesinleşmesine) hükmolunan nafaka tutarlarının çok az olması ve haklı tazminat talebinin reddedilmesi ve yetkisizlik kararı üzerine davalı lehine yargılama giderleri ile ücreti vekalet yönünden karar verilmemiş olmasının doğru olmadığını, davacının kusurlu olduğu ortaya çıkmış olmasına rağmen mahkemenin davacı ve davalı tarafın kusurlu olduğuna yönelik iddiasını ispatlayamadığına dair tespitinin kabul edilemeyeceğini bu nedenlerle ilk derece mahkeme kararının kaldırılarak davanın istinaf mahkemesinde yeniden görülmesine , davanın istinaf mahkemesinde görülmesi mümkün değil ise , hükmün istinaf talebinde bulunulan yönleri itibarı ile bozulmasına ve dosyanın yeniden karar verilmek üzere...
Kabule göre de; ortak velayete hükmedilebilmesi için tarafların birlikte istemesi gerektiği, eldeki dosyada tarafların birlikte ortak velayet düzenlemesi yapılması taleplerinin bulunmadığı gözetilmeksizin ortak velayet düzenlemesi yapılması, ortak velayet düzenlemesi yapılırken de çocuğun hangi ebeveyn yanında kalacağının ve diğer ebeveyn ile kişisel ilişkisinin belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi doğru görülmemiştir. Yukarıda belirtilen sebeplerle, tarafların istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- a-6 ve 355. maddeleri gereğince kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının tüm yönlerden kaldırılmasına,yukarıda gösterildiği şekilde usule uygun olarak yargılama işlemleri yapılıp sonucu uyarınca bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, sair istinaf sebeplerinin ise bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Tedbiren Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm her iki boşanma davası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. İncelenmesi gerekli görülen ... l. Sulh Ceza Mahkemesinin 2007/919 esas sayılı dosyasının veya onaylı bir örneğinin eklenerek gönderilmesi için yerel mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 30.06.2009...
ve boşanma davasının reddine, aksi karar verilecek olursa müvekkili lehine 10.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine, müşterek çocukların velayetinin yargılama devam ederken tedbiren müvekkiline, müvekkilinin ceza evinde olması nedeniyle 1....
nun 166/1 maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma talebine ilişkindir....
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde, boşanma kararına itirazları olmadığını, ilk derece mahkemesinin kusur belirlemesini yanlış yaptığını belirterek davacı kadın lehine verilen manevi tazminatın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davacı kadın vekili istinafa cevap ve katılma yoluyla istinaf dilekçesinde; erkeğin istinaf taleplerinin reddine, kadına verilen manevi tazminatın az olması nedeniyle kaldırılarak talepleri doğrultusunda manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı TMK 166/1. Madde gereği boşanma davasıdır. İlk derece mahkemesince boşanmanın kabulüne ve ferilere ilişkin karara karşı boşanma kararı istinaf edilmeksizin davalı erkek tarafından istinaf kanun yoluna, davacı kadın tarafından da katılma yoluyla istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İlk derece mahkemesince verilen boşanma, velayet, kişisel ilişki, iştirak nafakası taraflarca istinaf edilmediğinden kesinleşmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1842 KARAR NO : 2022/1612 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇUMRA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/36 ESAS DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
Çocuğun üstün yararı ile çatışmayan “birlikte velayete” ilişkin kesin hükmü sonlandırarak adeta velayet konusunda KAOS yaratan yerel mahkeme kararının bu sebeple BOZULMASI düşüncesindeyim. KARŞI OY YAZISI Tanınmasına karar verilen yabancı boşanma ilamında ortak çocuğun velayeti konusunda “birlikte velayete” karar verilmiş olması; bu konunun Türkiye’de açılan boşanma davası içinde boşanmanın fer’i olarak yeniden düzenlenmesini gerektirmez. Türk hukukunda "birlikte velayet” kurumunun düzenlenmemiş olması; nispi etkilidir. Boşanma veya ayrılık kararı sonrası velayet durumunu düzenleyen Türk Medeni Kanununun 336/2-3. maddesi, "nispi emredici nitelikte" bir hükümdür. Bu nedenle, mahkemece, birlikte velayete re'sen karar verilemez. Ancak, ana/babanın bu konuda bir anlaşması mevcut ve bu anlaşma çocuğun üstün yararına aykırı değilse; anlaşma uyarınca, birlikte velayete karar verilmesi ve çocuğun hangi ebeveyninin yanında kalacağının da kararlaştırılması gerekir....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı-karşı davacı vekili; kusur, yoksulluk nafakası, velayet, asıl davanın reddi ve karşı davalarının kabulü yönlerinden, istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Asal dava TMK'nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma, ferileri ve ziynet alacağına, karşı dava ise TMK'nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma ve ferilerine ilişkindir....
Bu durumda, eşler halen evli olsalar bile gerekmesi halinde hakim velayetin birlikte kullanılmasına (TMK.md.336/1) müdahale ile geçici velayet düzenlemesi yapılarak velayeti ana veya babadan birinin üstlenmesine karar verilebilir. Velayet kamu düzenine ilişkindir. Velayet düzenlemesinde aslolan çocuğun sağlık, eğitim ve ahlaki bakımdan yararıdır. Bu bakımdan geçici velayet düzenlenmesi için ayrı yaşamakta haklılık aranmaz. O halde delillerin bu çerçevede değerlendirilerek, küçüğün üstün menfaati dikkate alınarak geçici velayet düzenlemesi yapılması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 2-Davacı yargılama sonuçlanıncaya kadar davalı baba yanında bulunan müşterek çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını talep ettiği halde, mahkemece bu hususta bir karar verilmemesi de doğru olmamıştır....