Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

MEMURA YARDIM EDEN GEÇİCİ ORMAN İŞÇİLERİTEHDİT 5271 S. CEZA MUHAKEMESİ KANUNU [ Madde 317 ] 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 191 ] 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 258 ] 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 260 ] 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 279 ] "İçtihat Metni" Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: 1- Temyiz edenin temyiz davasını geri aldığı, Anlaşıldığından, CYY.nın 317.maddesi uyarınca Üst C.Savcısının tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE, 2- Sanıklar M..... Türkmen, C..... Türkmen ve A… …. Kaya'nın temyiz isteklerine gelince; Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir....

    Hukuk Mahkemesinden verilen 26.03.2015 gün ve 2011/706 Esas, 2015/97 Karar sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü. - KARAR- Temyiz incelemesine esas olmak üzere; 1- Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davalılardan ... ve ...’a gerekçeli karar tebliğlerinin adı geçen davalıların mernis adresleri araştırılmaksızın, Tebligat Kanununun 35. maddesine göre yapıldığı görülmektedir. 6099 sayılı Yasa ile yapılan değişikliklerden sonra TK 35. maddeye göre tebliğ yapılabilmesi, tebliğ yapılacak muhatabın mernis adresinin bulunmaması koşuluna bağlanmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı yetkilisi tarafından adlı yardim talepli olarak temyiz edilmiş temyiz edilmesi ancak mahkemece 11.01.2012 tarihli ek kararla HMK'nun 334/1 maddesi gereğince reddine karar verilmiş ancak bu karara rağmen davacı tarafından temyiz harç ve masraflarının yatırılmaması üzerine bu kez temyiz takibinden vazgeçmiş sayıldığı ve bu doğrultuda kararın 16.11.2013 tarihinde kesinleştiği, kesinleşmeden sonra davacı tarafça temyiz edildiği görülerek bu takibinde reddine karar verilmiş, olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

        Çocuğun üstün yararını belirlerken; onun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesi gereklidir. Ana ve babanın yararları, ahlaki değer yargıları, sosyal konumları gibi durumları, çocuğun üstün yararını etkilemediği ölçüde göz önünde tutulur. TMK'nın 183, 349 ve 351/1. maddelerinde düzenlenen velayetin değiştirilmesini gerektirir yasal şartların bulunmadığı sonucuna varıldığından, davalı davacı erkeğin istinaf talebinin esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        TEMYİZ EDEN : Davalı vekili HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle davacının maddi tazminata yönelik ayrı bir dava açabilme olanağına sahip olmasına göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır. S O N U Ç : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine 28.2.2001 gününde, ikinci görüşmede oyçokluğu ile karar verildi....

          Bu nedenlerle borçlu vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüne; Dairemizin 18.4.2005 tarih ve 2005/7713-8237 sayılı temyiz dilekçesinin reddine ilişkin kararının kaldırılmasına karar verildi. istanbul 2. icra Mahkemesinin 3.3.2005 tarih ve 2005/405-294 sayılı kararının temyiz incelemesine geçildi: İstanbul 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 13.12.2001 tarih ve 2001/433-743 sayılı kararı ile müşterek çocuk Hakan için hükmedilen iştirak nafakası MK.nun 328. maddesi gereğince adı geçenin ergin olması ile sona erer. MK.nun 328/2. maddesi gereğince; çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve babanın eğitim sonuna kadar çocuğa bakma görevi için yapılacak ödemeye veya MK.nun 364. maddesinde öngörülen yardım nafakasına hükmedilmeden sona eren iştirak nafakasının yorum yoluyla sürdürülmesi mümkün değildir. Burada, "ilam hükmünü ortadan kaldırmak" değil, "uygulama sahasını saptamak" söz konusudur....

            ÇOCUKLA BABASI ARASINDA SOYBAĞININ KURULMAMIŞ OLMASIİŞTİRAK NAFAKASI 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 282 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü. Davada, davalı ile boşanma sırasında 1999 yılında bağlanan 15,00 TL yoksulluk nafakasının 200,00 TL'ye ve 5,00 TL iştirak nafakasının ise 150,00 TL'ye yükseltilmesi ile davalı ile tekrar birarada yaşadıkları dönemde 2004 yılında doğan Irmak için ise 150,00 TL iştirak nafakasının tahsili istenilmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakası 150,00 TL ve iştirak nafakaları Sinan için 100,00 TL ve Irmak için 80,00 TL olarak belirlenmiştir....

              Cevap ve karşı dava dilekçesi: Davalı-davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; sürekli erkek ve ailesinin hakaret ettiğini, aşağıladığını, erkek ve ailesinin sürekli psikolojik şiddet uyguladığını, kadın ve çocuğa sürekli fiziki şiddet uyguladığını, eş ve çocuğun ihtiyaçlarıyla ilgilenmediğini, birlik yükümlülüklerini yerine getirmediğini, eş ve çocuğuna ilgi alaka göstermediğini, çocuğuna bağırdığını, çocuğu abisine vermek istediğini, evin anahtarını değiştirerek kadının eve girmesine engel olduğunu, tüm bu nedenlerle tarafların boşanmalarına, çocuğun velayetinin anneye verilmesine, kadın için aylık 600,00TL tedbir-yoksulluk nafakasına, çocuk için aylık 400TL tedbir-iştirak nafakasına, 75.000TL maddi, 75.000TL manevi tazminata (faiziyle ) karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Sayılı dosya kapsamında hak düşürücü süreler geçtikten sonra tanımanın iptali davası açtığını müvekkilinin madden ve manen çocuğunu büyütmek adına yeterince yıprandığını ve çocuğunun daha iyi bir eğitim ve şarntlarda büyümesi için nafaka talep ettiğini beyanla açılan davanın kabulü ile müşterek çocuk için 1.500,00- TL tedbir nafakasına hükmedilerek, davalıdan tahsili ile velayeten davacı müvekkilime verilmesine, karar kesinleştiğinde İŞTİRAK NAFAKASI olarak devamına ve her yıl üfe oranında artırılmasın karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır....

              karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu