DAVA Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların ayrı yaşadıklarını, davalı erkeğin bu süreçte birçok taşınmaz ve taşınırını elinden çıkardığını, çocukların masraflarına dahi katılmadığını, evlilik birliği içinde 63 taşınmazı elinden çıkardığını belirterek davalı erkek adına kayıtlı bankalarda bulunan tüm mevduat malvarlığına tedbir konulması ve davalının tasarruf yetkisinin sınırlanmasını, davalının Sky Moon Star Projesi ve Akkent Doğa Konutları Projesinde bulunan tüm daireler için tedbir konularak davalının tasarruf yetkisinin sınırlanmasını ve davalı adına kayıtlı tüm menkul ve gayrimenkul mallara özellikle Şanlıurfa`daki taşınmaz ve Audi A3 markalaı araca tedbir konulması ve davalının tasarruf yetkisinin sınırlanmasını talep etmiştir. II. CEVAP Davalı erkek davaya cevap dilekçesi sunmamış, 10.06.2021 tarihli duruşmada aralarında boşanma davası olduğunu, dava açılmadan önce araba aldığını, mal kaçırma niyeti olsaydı bu arabayı almayacağını beyan etmiştir. III....
Bu durumda, şirket müdürü görevde olup yönetim boşluğu bulunmadığı, müdürün yetkisinin sınırlandırılmasının amacının müdürün yetkisi dahilinde yaptığı işlerin kayyım onayına tabi tutulması olmadığı gözetilerek mahkemece davacı vekilinin kayyım atanması talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili karşı taraf davalı şirketin taşınmazları ve banka hesapları üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir. Mahkemece yukarıda özetlenen gerekçeyle anılan ihtiyati tedbir talebinin reddine hükmedilmiştir. İhtiyati tedbir talebinin de yer aldığı dava, limited şirketin haklı nedenle feshine yöneliktir....
kararı verilmesininde de çelişkili olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin 03.12.2021 tarihli temsil yetkisinin tedbiren kaldırılması ve kayyum atanması yönündeki tedbir kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....
davalı eşin tasarruf yetkisinin sınırlanmasına, davalı eş adına kayıtlı araç üzerine tedbir konulmasına karar verilmesini istemiştir....
Mahkemece davanın ve uyuşmazlığın esasını çözecek şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkün değildir. Somut uyuşmazlıkta davacı vekili tarafından talep edilen ihtiyati tedbir talebi doğrudan asıl davanın sonucunun ihtiyati tedbir yolu ile öne çekilmesi niteliğindedir. Saptanan bu durum karşısında ve yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulduğunda, asıl dava ile amaçlanan sonuca ihtiyati tedbir vasıtasıyla ulaşılmasına imkan bulunmadığından bir başka ifadeyle mahkemece, dava konusu uyuşmazlığın esasını çözümleyecek veya böyle bir sonuç doğuracak nitelikte ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden, tedbir kararının verilmesi ile birlikte asıl davada amaçlanan iptal sonucu önceden elde edilmiş olacaktır. İlk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin reddi, bu gerekçelerle yerindedir....
Davacı vekili 14/06/2021 tarihli talep dilekçesinde; davalı kurumca kesilen elektriğin tekrar açılması için ihtiyati tedbir kararının verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece 16/06/2021 tarihinde verilen ara kararda davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebi kabul edilmiştir. SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini, 28/06/2021 tarihli itiraz dilekçesinde de ihtiyati tedbir teminat miktarının düşük olduğunu, davanın arabuluculuk şartına girdiğini usulden reddini, ayrıca verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince 29/07/2021 tarihli duruşmada davalı vekilinin ihtiyati tedbire karşı itirazının reddi ile bu hususta ara karar düzenlenmesine karar verilmiş, 02/08/2021 tarihli ara kararda, davalı vekilinin ihtiyati tedbir kabul kararına karşı yapmış olduğu itirazın reddine karar verilmiştir....
İlk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebiyle ilgili yapılan değerlendirme soncunda 25/02/2021 tarihli ara karar ile ; Davacılar vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulüne, davacılar vekilinin ihtiyati tedbir talebinin 20.000,00 TL teminat karşılığında kabulüne; 3384222 Erişim numaralı maden sahasının 3. Kişilere devri veya üzerinde rödovans ve benzeri hakların tesisinin önlenmesi amacıyla ihtiyati tedbir kararı verildiğinin Mapeg'e bildirilmesine, şirketin ve şirket müdürünün hisse devri yetkisinin sınırlandırılması amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesine, ihtiyati tedbir kararı verildiğinin MAPEG'e ve Tic. Sic. Müd.'ne bildirilmesine karar verilmiştir. İTİRAZ: Davalı vekili itiraz dilekçesinde özetle; Hukuk Muhakemeleri Kanunu 390/3.maddesinde; "Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır."...
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının özel yükümlülüğünün ağır bir şekilde ihmal etmesi, sahtecilik ile ilgili savcılık dosyasının bulunması, fetöden mahkumiyet almış olması karşısında tedbir talebinin kabulü ile davalının tüzel kişiliği temsil yetkisinin kaldırılarak temsil yetkisinin davacıya verilmesi gerekirken mahkemenin .... esas sayılı dosyası ile yönetim kayyımı atanmasının yerinde olmadığını, iki dosyanın konusunun farklı olduğunu, aralarında doğrudan ilgi bulunmadığını, .... esas sayılı dosyadaki davadan vazgeçilmesi halinde kayyımın görevinin kendiliğinden sona ereceğini belirterek tedbir kararının kaldırılarak davacıya tek imza ile temsil yetkisi verilmesini talep etmiştir. Dava, davalı limited şirket ortağının temsil yetkisinin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçeyle, talebin reddine karar verilmiştir....
HMK'nun 394. maddesinde, ihtiyati tedbirin infazına ilişkin itiraz ve şikayetleri inceleme yetkisinin kararı veren mahkemeye ait olduğu hükmü yer almakta olup, ihtiyati tedbir kararının, icra müdürünce uygulanmış olmasının bu durumu etkilemeyeceği, zira icra müdürünün anılan konuda ihtiyati tedbir infaz memurluğu görevini yapmakta olduğu açık olmakla, icra mahkemesince ihtiyati tedbir kararına ilişkin itirazlar hakkında re’sen görevsizlik kararı verilmesi gerekmektedir. O halde mahkemece şikayet dilekçesinin görev nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
-TL bedelli bononun Zayi nedeniyle iptaline ve bono bedelinin ödenmemesi için tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkememizce verilen tedbir kararından sonra davacı vekili tedbir için belirlenen teminatı yatırmış, ilan için de gereken masrafları ödemiştir. Davacı vekili mahkememize bilahare verdiği 15/06/2022 tarihli dilekçesi ile zayi nedeniyle iptalini talep ettikleri bonoyu bulduklarını belirterek davadan feragat ettiklerini bildirmiştir. Vekaletnamesi incelendiğinde davadan feragat yetkisinin olduğu anlaşılmaktadır. Mahkememizce yapılan değerlendirmede: Davacı vekilinin bilahare verdiği dilekçe ile davadan feragat etmesi, davanın feragatle sona erebilen dava türlerinden olması sebebi ile feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş; tedbir kararının keşideciye henüz bildirilmemiş olması sebebi ile üçüncü kişilerin tedbir kararı sebebi ile bir zararının olma ihtimalinin bulunmaması karşısında teminatın da iadesine karar vermek gerekmiştir....