Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinin tespiti ile takibin durdurulmasına, tebliğ tarihinin 30.04.2020 olarak düzeltilmesine ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

Bu durumda, TK'nun 32. maddesi gereğince, tebliğin usule aykırı olarak yapılması halinde muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur. Borçlunun, şikayet ve itiraz dilekçesinde; usulsüz tebliğden haberdar olunduğu tarihe ilişkin bir beyanı bulunmayıp icra müdürlüğüne 11/11/2019 tarihinde itirazda bulunduğunu beyan etmekle ve aksi yazılı delille kanıtlanamadığına göre, Mahkemece, borçlunun icra müdürlüğüne itiraz dilekçesi sunduğu 11/11/2019 tarihinin öğrenme tarihi olarak kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin, bu tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekmektedir. Buna göre Mahkemece, başvurunun usulsüz tebliğ şikayeti olarak nitelendirilerek Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca tebligat tarihinin, borçlunun usulsüz tebligattan haberdar olduğu 11/11/2019 tarihi olarak göre düzeltilmesine karar verilmesi isabetlidir. HMK.'...

şikayetin kabulü ile 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 16/06/2022 olarak düzeltilmesine karar verilmesi ve talep edilmediği halde ikinci haciz ihbarnamesinin iptaline karar verilmek suretiyle talepten fazlasına hükmedilmesi doğru bulunmamıştır....

Bu durumda takip tarihi ve ödeme emrinin tebliği tarihinde borçlu ceza infaz kurumunda hükümlü olduğundan, tebliğ işleminin de İİK'nın 54 ve TK'nın 19. maddesine göre yapılmadığı açık olduğundan, mahkemece şikayetin kabulüne, ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 14/10/2020 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı nedenlerle istemin süreden reddine karar verilmesi yerinde olmamıştır. Açıklanan nedenlerle; davacının istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulüne, İstanbul 4. İcra Dairesi'nin 2020/4324 esas sayılı takip dosyasında davacı/borçluya gönderilen ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 14/10/2020 tarihi olarak düzeltilmesine karar vermek gerekmiştir. H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; I-Davacının istinaf başvurusunun KABULÜ ile İstanbul 17....

Görüldüğü üzere, usulsüz yapılan tebliğ mutlaka bâtıl olmayıp, muhatap tarafından öğrenildiği tarihte geçerli olur. Bunun için muhatabın tebliğden yeni haberdar olduğunu bildirerek bu işlemin usulsüzlüğünü şikayet etmesi gerekir. Bu durumda tebliğ tarihi, muhatabın bildirdiği öğrenme tarihidir (HGK'nun 05.06.1991 tarih ve 1991/12-258 E.-1991/344 K. sayılı kararı). O halde mahkemece, borçludan tebligatı öğrenme tarihi sorulup belirlendikten sonra, şikayetin süresinde olduğu tespit edilirse belirlenen bu tarihe göre veya borçlu bir tarih bildiremezse en geç şikayet tarihi öğrenme tarihi sayılarak, buna göre ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, tebligatın iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

    Görüldüğü üzere, usulsüz yapılan tebliğ mutlaka bâtıl olmayıp, muhatap tarafından öğrenildiği tarihte geçerli olur. Bunun için muhatabın tebliğden yeni haberdar olduğunu bildirerek bu işlemin usulsüzlüğünü şikayet etmesi gerekir. Bu durumda tebliğ tarihi, muhatabın bildirdiği öğrenme tarihidir (HGK'nun 05.06.1991 tarih ve 1991/...-258 E.-1991/344 K. sayılı kararı). O halde mahkemece, borçludan tebligatı öğrenme tarihi sorulup belirlendikten sonra, şikayetin süresinde olduğu tespit edilirse belirlenen bu tarihe göre veya borçlu bir tarih bildiremezse en geç şikayet tarihi öğrenme tarihi sayılarak, buna göre ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, tebligatın iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

      Bu durumda, aksine yazılı bir delil ve belge bulunmadığından ittıla tarihinin, itiraz dilekçesinde yer alan 07.09.2015 tarihi olarak kabulü gerekmekte olup, 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca, beyan edilen bu tarihin tebliğ tarihi olarak kabulü zorunludur. O halde, mahkemece yukarıda açıklanan yasa maddesi uyarınca, tebligat tarihinin borçlunun bildirdiği 07.09.2015 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken söz konusu bu tarihten sonraya ait olduğu anlaşılan 08.09.2015 tarihinde öğrenmiş sayılmasına karar verilmesi isabetsiz ve kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de; yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından mahkeme kararının düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile... 11....

        Hukuk Genel Kurulu'nun 05.06.1991 tarih ve 1991/12- 258 Esas-1991/344 Karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere “...usulsüz tebliğ işlemini öğrenen muhatabın, bu tebliği öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde, tebligatın usulsüzlüğünü, şikayet yolu ile icra mahkemesi önüne getirmesi gereklidir”. Şikayetçinin bildirdiği öğrenme tarihi esas olup, bu tarihin aksi karşı tarafça ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Hukuk Genel Kurulu'nun 12.02.1969 tarih ve 1967/172- 107 sayılı kararında da benimsendiği üzere beyan edilen öğrenme tarihinin aksi tanık beyanıyla ispat edilemez. Davacı kendisine gönderilen ve 06.08.2007 tarihinde tebliğ edilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini öne sürerek tebliğ tarihinin düzeltilmesini istemiş, mahkemece şikayetin kabulü ile davacının beyan ettiği tarihe göre tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar vermiştir....

        /3 haciz ihbarnamelerinin iptalini ve uygulanan hacizlerin de kaldırılmasını talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince, tebliğ işlemlerinin usulüne uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği, şikayetçi tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, 89/1 haciz ihbarnamesi tebliğ işleminin usulsüz olduğundan bahisle, şikayetçinin istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına ve yerine; şikayetin kabulü ile 89/1 haciz ihbarnamesi tebliğ tarihinin 07.10.2021 olarak düzeltilmesine, 89/2 ile 89/3 haciz ihbarnamelerinin iptaline ve hacizlerin kaldırılmasına hükmedildiği, kararın alacaklı tarafından temyiz edildiği görülmüştür....

          Ancak, mahkemece şikayetin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi ile yetinilmesi gerekirken, ayrıca ödeme emrinin tebliğine ilişkin işlemin iptaline karar verilmesi, yine davalı kurum harçtan muaf olduğu halde, davacı tarafça yatırılan harçların davalı kuruma yüklenmesi hukuka aykırı olduğundan, davalı tarafın istinaf başvurusunun (kısmen) kabulü ile HMK'nun 355. ve 353/1- b-2 maddeleri gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, hüküm kurulması yeniden yargılama yapılmasını da gerektirmediğinden; şikayetin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin 16/03/2020 tarihi olarak düzeltilmesine, oy birliği ile karar verilmiştir. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1- Davalı tarafın istinaf başvurusunun (KISMEN) KABULÜ İLE HMK'nun 355....

          UYAP Entegrasyonu