Özellikle vurgulandığı gibi tasarrufun iptali davasında ya da somut olayda olduğu gibi TBK’nın 19. maddesi gereğince ve İİK’nın kıyasen uygulanması istemli olarak açılan davalarda alacaklı ile borçlu taraflar arasındaki ticari nitelikteki alım satım ya da banka alacağını oluşturan ticari ya da genel kredi sözleşmeleri görevin belirlenmesinde dikkate alınamayacaktır. Ne tasarrufun iptali davası, ne de TBK m. 19 gereğince İİK’nin 283. Maddesinin kıyasen uygulanması istemli muvazaa davası TTK’nın 4. maddesinde belirtilen mutlak ya da nispi ticari dava niteliğine haiz olduğundan 6100 sayılı HMK’nin 2. maddesi gereğince genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanında kalmaktadır..." şeklinde belirtilmiştir. İstanbul BAM 8....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/03/2021 NUMARASI : 2019/327 ESAS - 2021/82 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : İDDİA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; vekil eden ile davalı T3 arasında imzalanan kira sözleşmesine istinaden ödenmeyen kira bedelleri ve 37 aylık kira farkının tahsili için davalı aleyhine takip başlatıldığını, haciz işlemlerinde borca yeter mal varlığı olmadığının anlaşıldığını, borçlunun adına kayıtlı taşınmazı 11/05/2012 tarihinde diğer davalıya devrettiğini, işlemin muvazaalı olduğunu, taşınmazın tapuda düşük bedelle satıldığını beyanla TBK 19.madde uyarınca mal kaçırma amacı ile yapılan işlemin vekil eden yönünden hükümsüz olduğunun tespiti ile dava konusu taşınmaz üzerinde haciz ve satış isteme yetkisi verilmesini talep ve dava etmiştir....
Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 31.12.2014 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz edenler vekili için 1.100.00.-TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenlerden alınmasına, 23.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvazaalı işlemin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair hüküm davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan ... ile evli iken edindikleri taşınmazı boşanma aşamasında mal kaçırma amacı ile davalı annesi ...'e devrettiğini bu muvazaalı işlemin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar,haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davacı ile davalılardan ...'ın 10/09/20089 tarihinde kesinleşen 23/05/2008 tarihli karar ile boşanmalarına karar verildiği, ......
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı vekilinin, dava konusu Adana ili Yüreğir İlçesi Köprülü Mah. 9083 ada 4 parselde kayıtlı taşınmazın TBK 19 ve İİK 283 maddeleri ile tasarrufun iptali ve cebri icra yetkisi talebinde bulunduğu, yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının davasının reddine karar verildiği, verilen kararın davacı vekili tarafından istinafa taşındığı görülmüştür. ** Tasarrufun iptali davaları 6098 sayılı TBK 19'a ve İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılabilir. Mahkemece, davanın genel muvazaa davası olarak kabul edilip, ispat yükünün de davacıya yüklenerek uyuşmazlığın TBK'nın 19. maddesinde düzenlenmiş genel muvazaa ilkelerine uygun olarak çözümlenmesi gerekir. 04.06.1958 gün ve 15/6 sayılı İBK'da da belirlendiği gibi, HMK'nın 24/1, 25, 26, 30 ve 33....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvazaalı işlemin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili, davalı ... vekili ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı ...’dan boşandığını ve boşanma ilamında mali haklara hükmedildiğini, davalı eşin mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazı diğer davalı ...’ye sattığını belirterek, muvazaalı satış işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekilleri, davanın reddini istemişlerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvazaalı işlemin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili ile davalı ...'in boşandıklarını, bu aşamada dava konusu taşınmazlarını 16.10.2009 tarihinde ortağı olduğu diğer davalı şirkete devrettiğini belirterek bu işlemin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili, boşanma davasının devam ettiğini, satışların muvazaalı olmadığını haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davacının boşanma davasını açma tarihi 04/01/2011, taşınmazların satış tarihi ise 10/10/2009 tarihi ise de, arada yaklaşık 14 aylık süre olduğu dinlenilen davacı tanıklarından da tarafların ...'dan ...'...
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarda gösterilen sebeplerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, HUMK'nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 31.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda davacının talebinin TBK'nun 19.maddesi gereğince açılmış muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davası olduğuna, davalı Cevat adına olan tapu kaydının iptali ile dava dışı arsa sahibi Huriye adına tescil talep edildiğine göre, İcra dosyasında Huriye'nin borçlu olmadığı, davanın kabulü halinde dahi bu dosyadan alacağın taşınmazın satışı yolu ile tahsil edilemeyeceği gözetildiğinde dava açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Bu nedenlerle istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden başvurunun HMK/353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ; 1- Davacı vekilinin, Bandırma 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tasarrufun iptali K A R A R Dava, evlilik birliği içinde edinilen taşınmazın mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak yapılan satışının geçersiz olduğu iddiasına dayalı tapu kaydının iptali ile önceki maliki olan davalı eş adına tescil isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'ne ait olması icap eder. Ne var ki Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 24.4.2013 Tarih, 2013/4568-6130 Esas ve Karar sayılı kararla davanın TBK nun 19. Maddesi gereğince muvazaa iddiasına dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olduğu belirtilerek dosyanın Yargıtay (17.)...