Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, kadastro sonucu tescil edilen taşınmazın yüzölçümünün düzeltilmesi isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 21.01.2013 tarihli ve 2013/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 16. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 16. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 02.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _ K A R A R _ Dava, kadastro sonucu tescil edilen taşınmazın yüzölçümünün düzeltilmesi isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 12.02.2016 tarihli ve ....sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 16. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 22.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; kadastro sonucu tescil edilen taşınmazın yüzölçümünün düzeltilmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 16.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 16.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,12.9.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Orman vasfı ile Hazine adına tesciline karar verilen A= 1403 m2’lik ve B= 3375 m2’lik kısımların toplam yüzölçümü 4778 m2 olup, bu kısımlar taşınmazın toplam yüzölçümünden çıkarıldığı taktirde (C) kısmının yüzölçümün 3552 m2 olduğu halde, raporun sonuç bölümünde ve dolayısıyla 17.6.2003 tarihli kararda (C) kısmının yüzölçümünün maddi hata sonucu 3575 m2 olarak yazıldığı, bu kısmın yüzölçümünün 3552 m2 olarak tavzihen düzeltilmesi kararı usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 06.11.2006 günü oybirliği ile karar verildi....

          Davacı ... vekili, müvekkili olan davacının maliki bulunduğu 1350 ada 35 parsel (eski 655 parsel) sayılı 1.235 m2 yüzölçümlü bahçe niteliğindeki taşınmazın yeni yapılan kadastro ölçüm ve tespiti sonucunda 1.200,45 m2 olarak tespit edildiğini ileri sürerek, tespitin iptali ile taşınmazın yüzölçümünün tapuda olduğu gibi tespit ve tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır....

            İdaresi çekişmeli 619 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında 2350,00 metrekare olan yüzölçümünün, ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 4.9. 2015 tarihli ve 2014/602 Esas, 2015/781 Karar sayılı kararında olduğu gibi 1232,46 metrekare olarak düzeltilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hükme karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesince istinaf başvurusu esastan reddedilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              "İçtihat Metni"Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı idare vekilince taşınmazın yüzölçümünün fazla kabul edildiği belirtilerek bu hususun düzeltilmesi ve fazla ödenen bedelin iadesi için hükmün tavzihi talebinde bulunulduğu, mahkemece bilirkişi raporuna göre taşınmazın gerçek yüzölçümünün 411,53 m² olarak tespit edildiği gerekçesiyle tavzih talebinin 16/12/2015 tarihli ek kararla ret edildiği, tavzih isteminin reddine ilişkin ek kararın ve mahkemenin gerekçeli kararının aynı tebligatla birlikte tebliğ edilmesi üzerine davacı vekilinin temyiz süresi içinde başvurarak, yerel mahkeme kararını kabul etmediklerini, davanın tapu yüzölçüm düzeltilmesi davası olmadığını, taşınmazın tapu kaydının 375 m² olduğunu ancak fen bilirkişi raporunda taşınmazın tapu kaydındaki yüzölçümünden farklı kabul edilerek değiştirildiğini, bu şekilde fazla bedel ödenmesine neden olduğunu, fazla ödenen 834,96 TL’nin iade...

                Paydaşlığın giderilmesi istenilen taşınmazın tapudaki yüz ölçümü fiili duruma uymuyorsa tapu kaydındaki yüzölçümünün düzeltilmesi için dava açmak üzere taraflara süre verilmesi, dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi gerekir. Şayet dava açılmaz veya açılan dava retle sonuçlanırsa ve tapu miktarı fiili durumdan az ise sabit sınırlardan başlayarak taşınmazın tapu kapsamı belirlenip teknik bilirkişiye bu doğrultuda kroki düzenlettirilerek, krokide belirlenen yer hakkında karar verilmelidir. Eğer tapu miktarı fiili durumdan daha fazla ise davanın reddi gerekir. Somut olaya gelince; dava konusu taşınmazın yüzölçümünün hatalı olduğuna dair kadastro komisyon kararı vardır şeklinde şerh bulunmakta olup, bu şerhin dayanağı belgeler getirtilerek yüzölçümünde hata olup olmadığı araştırılmadan, yine, dava konusu taşınmazın paylar toplamı ile paydası birbirini tutmamakta olup, bu yanlışlığın nereden kaynaklandığı araştırılmadan eksik inceleme ile karar verilmesi doğru değildir....

                  Sulh Hukuk Mahkemesi ise; istemin tespit davası niteliğinde olduğunu belirterek, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 5520 Sayılı Kanunla değişik 2644 Sayılı Tapu Kanununun 31. maddesine göre taşınmaz malların yüzölçümünün tapu sicilinde yazılı miktardan fazla olduğu hallerde bu fazlalığın bitişik araziye elatmaktan ileri gelmediği ve sınırlarında bir değişiklik olmadığı mahkemece tespit edildiği takdirde taşınmazın gerçek yüzölçümünün tapu siciline yazılmasına karar verileceği hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda davacı vekili, davaya konu taşınmazın gerçekte tapuda yazılan miktardan daha büyük olduğunu, komşu parseller ile herhangi bir sınır ihtilafının da bulunmadığını belirterek tapu kaydının iptali ile gerçek yüzölçüme göre düzeltilmesini talep etmektedir....

                    Davacı ..., dava konusu taşınmazın tespitine esas Şubat 1966 tarih, 27 sıra numaralı tapu kaydının miktarı 80,00 metrekare olduğu halde, taşınmazın 63,00 metrekare olarak tespit ve tescil edildiğini ileri sürerek, yüzölçümünün 80,00 metrekare olarak düzeltilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığından reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ...'un 16.08.2012 havale tarihli dilekçesinin içeriğinden anlaşıldığı gibi, davası kendi parseline değil, çevresinde bulunan tespit harici yere ilişkindir. Başka bir deyişle davacı ..., kendisine ait 470 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün, tespitine esas tapu kaydının miktarından az olduğunu ve eksik kalan miktarın, taşınmazın çevresindeki tespit harici yerde kaldığını ileri sürmektedir. Tutanak düzenlenmeyen taşınmazlarla ilgili olarak 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi uygulanamaz....

                      UYAP Entegrasyonu