Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/21 satış dosyasında yapılan ihale sonucunda 1415,00 metrekare olarak satın aldığı halde yüzölçümünün eksik tespit edildiği iddaisıyla dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın 1398,52 metrekare olarak tapu kütüğüne aynen aktarılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Davacının tesis kadastrosu ile tapuda kayıtlı bulunan ve haritasına dayalı olarak ihale yoluyla satın aldığı taşınmazın yüzölçümünün yapılan yenileme kadastrosu sonucunda azaldığını, buna karşılık komşu taşınmazların yüzölçümlerinin artırıldığını ileri sürerek dava açmış olmasına göre davanın komşu parsellere yönelik olduğunun kabulü gerekir....
DAVALILAR : Hazine v.d. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; her ne kadar, Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulunca davanın kadastro tutanağı düzenlenmeyen kısım için zilyetliğin tespiti istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle Dairemiz görevli bulunmuş ise de dosya kapsamına göre, davacı tarafından 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılıp lehine kullanım şerhi verilen taşınmazın yüzölçümünün eksik tespit edildiği ileri sürülerek, lehine kullanım şerhi verilen taşınmazın yüzölçümünün düzeltilmesi istemiyle açıldığı, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü parsel sorgu uygulaması üzerinden yapılan araştırmada da nizalı taşınmaz bölümlerinin tescil harici alanda kalmayıp 1881 ve 1837 sayılı 2/B parselleri içerisinde kaldığı, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 18.01.2024 tarihli ve 2024/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi...
Paydaşlığın giderilmesi istenilen taşınmazın tapudaki yüzölçümü fiili duruma uymuyorsa tapu kaydındaki yüzölçümünün düzeltilmesi için dava açmak üzere taraflara süre verilmesi, dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi gerekir. Şayet dava açılmaz veya açılan dava retle sonuçlanırsa ve tapu miktarı fiili durumdan az ise sabit sınırlardan başlanarak taşınmazın yüzölçümü belirlenip teknik bilirkişiye bu doğrultuda kroki düzenlettirilerek, krokide belirlenen yer hakkında karar verilmelidir. Eğer tapu miktarı fiili durumdan daha fazla ise davanın reddi gerekir....
Ancak hüküm kurulurken dava konusu 142 ada 13 parsel sayılı taşınmazın toplam yüzölçümünün 462.03 metrekare olması gerektiği halde 464.89 metrekare olarak, 142 ada 14 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün 355.86 metrekare olması gerektiği halde 462.03 metrekare olarak tesciline dair hüküm oluşturulması, taşınmazların yüzölçümlerinin bu şekilde yanlış hesaplanması isabetsiz olup, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden, hüküm fıkrasının 1 nolu bendinde “fen bilirkişilerinin 18.6.2014 havale tarihli raporlarında (B) harfi ile gösterdikleri toplam 65.96 metrekarelik alanının davacı ... adına kayıtlı 142 ada 13 parsel alanına eklenerek ilgili parsel alanı” ifadesinden sonra gelen “464.89 metrekare olacak şekilde tapuya kayıt ve tesciline, ... İli ... İlçesi ......
Somut uyuşmazlıkta da; kadastro müdürlüğünün 28.03.2007 tarihli işlemi ile 16 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün hatalı hesaplandığı gerekçesiyle düzeltme yapılmıştır. İşlemin dayanağı 20.03.2007 tarihli raporda orjinal ölçü değerleri kullanılarak yeniden hesaplama yapıldığı, taşınmazın yüzölçümünün 369,89 m2 olduğu belirlenmiştir. Mahkemece taşınmaz başında yapılan keşifte de tersimat hatasından kaynaklanan bir hatanın bulunmadığı, taşınmazın eylemli sınırlarında bir değişikliğin olmadığı ve orjinal ölçü değerlerine göre yüzölçümünün de 369,89 m2'ye tekabül ettiği saptanmıştır. Davacılar her ne kadar taşınmazın yüzölçümünün azaltılması nedeniyle işlemin hatalı olduğunu ileri sürmüş iseler de yapılan işlemle yukarıda değinilen 41. madde anlamında hesap hatası giderilmiştir. Diğer bir ifadeyle yüzölçümü miktarı mülkiyetin kapsamını belirleyen çapa uygun hale getirilmiştir....
Davacı ..., kendi zilyetliğinde bulunan 9 sayılı parselin yüzölçümünün 575 metrekare olması gerekirken 273 metrekare olarak tespit edildiği iddiasıyla, taşınmazın yüzölçümünün düzeltilmesi istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazların 2/B vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tescillerine, 186 ada 9 sayılı parselin 273,71 m² olan yüzölçümünün uzman fen bilirkişi raporunda belirtildiği şekilde 503,10 metrekare olarak düzeltilmesine, 186 ada 11 sayılı parselin 849,34 metrekare olan yüzölçümünün, 619,95 metrekare olarak düzeltilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne ve 186 ada 9 ve 11 parsel sayılı taşınmazların yüzölçümlerinin düzeltilmesine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma inceleme ve uygulama hüküm kurmak için yeterli bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : YÜZÖLÇÜMÜ DÜZELTİLMESİ Dava, 5520 sayılı Yasa ile değişik 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 31. maddesi uyarınca dava konusu taşınmazın yüzölçümünün düzeltilmesine ilişkin olup, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 gün ve 2015/8 sayılı iş bölümü kararı uyarınca temyiz inceleme görevi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın Yargıtay 14. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 16.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 17.05.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.10.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı 143 parsel sayılı taşınmazın 90600 m2 olan yüzölçümünün 106000 m2 olarak düzeltilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini savunmuş, mahkemece davanın kabulüyle taşınmazın yüzölçümünün hesap hatası yapıldığı gerekçesiyle 105800m2 olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Hükmü davalı temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 17.03.2008 gününde verilen dilekçe ile tapuda yüzölçümü düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın husumet yönünden reddine dair verilen 16.04.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R_ Davacı, 419 parsel numaralı taşınmazının yüzölçümünün gerçekte 7280 metrekare olduğunu ancak sicilde parsel numarasının taşınmazın yüzölçümüymüş gibi 419 metrekare olarak yazıldığını ileri sürerek dava konusu taşınmazın yüzölçümünün 7280 metrekare olarak düzeltilmesini istemiştir....
Dava konusu taşınmazın tapu siciline tescili az yukarıda sözü edildiği üzere, kadastrol işlemle yapılmadığından davacının ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenni hatalar ve bundan kaynaklanan yüzölçümü hatası iddiası ile 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesinden yararlanarak Kadastro Müdürlüğünden düzeltme talebinde bulunma olanağı yoktur. Diğer taraftan, 5520 sayılı Yasa ile değişik Tapu Kanununun 31.maddesi uyarınca tapu kaydında yüzölçümü miktarının düzeltilmesi bir taşınmaz malın gerçek yüzölçümünün tapu sicilindekinden daha az veya fazla olması gerçeğin tapu sicilinde yazılı yüzölçümü ile örtüşmemesi dava konusu taşınmazın sınırdaki taşınmazlarla da bir çekişmesinin bulunmaması halinde olanaklıdır. Somut olayda, 1274 parsel sayılı taşınmaz çapa bağlanarak tapuya tescil edildiğinden taşınmaz malın yüzölçümü çap kaydının uygulaması ile belirlenir ise de, 5520 sayılı Yasa ile değişik Tapu Kanununun 31.maddesine dayanılarak miktarında düzeltme istenemez....