DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, 6098 Sayılı TBK'nın Madde 207'ye göre alım satım sözleşmesinden kaynaklı ayıp nedeniyle aynı yasa Madde 207'ye göre satılan malın teslimi ile bedel iadesine ilişkin alacak davasıdır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, satım sözleşmesinden kaynaklı alacağa ilişkin itirazın iptali davasıdır....
T.26.12.1997, E.1997/7580; K.1997/10870) Bu metoda göre; satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile, ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır. Somut olayda; bu hususlar gözetilmeksizin bilirkişi tarafından hesaplanan dairedeki değer kaybının davalıdan tahsiline karar verilmiştir....
Davalı kendisine teslim edilen bir kısım malların ayıplı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. Dava, taraflar arasındaki konut satış sözleşmesinden kaynaklı geç teslim nedeniyle kira kaybı alacağı ile ortak alan ve davacıya ait bağımsız bölümdeki eksik iş ve ayıplı imalat bedellerinin tahsili istemine ilişkin olup, davacı ıslahla birlikte kira kaybı tazminatı yönünden talep sonucunu 81.000,00 TL’na, eksik iş ve ayıplı imalat bedelleri yönünden 25.218,75’na yükseltmiştir. İlk derece mahkemesince, davanın kısmen kabulü ile 76.250,22 TL kira kaybı ile 25.218,75 TL eksik ve ayıplı işler bedeli olmak üzere toplam 101.468,97 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. ... BAM 13....
Mahkemece, araçtaki arızanın üretim kaynaklı olup aracın ayıplı mal olması nedeniyle davalıların müteselsilen sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş,hüküm davalı ... ... Servis Tic. Ltd. Şti. tarafından temyiz edilmiştir. 4077 sayılı yasanın 4'üncü maddesine göre ayıplı mal ve hizmetlerden kimin sorumlu olacağı düzenlenmiştir.Buna göre imalatçı,üretici,satıcı,bayi,acenta,ithalatçı ve kredi veren ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur.Yine aynı yasanın 13' üncü maddesi geregince arıza nedeniyle tüketicinin malın 2012/9995-12961 yenisiyle değiştirilmesi isteğinden satıcı, bayi, acenta, imalatçı-üretici ve ithalatçı müştereken ve müteselsilen sorumludur.Yetkili servisin sorumlu olacağına dair hiçbir düzenleme mevcut degildir.Görüldüğü gibi satın alınan malın yetkili servisi, maldaki ayıptan dolayı tüketiciye karşı yasal olarak sorumlu tutulmamıştır. Somut olayımızda davalı ... Ünsal Servis Ltd....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla ) Taraflar arasındaki ayıplı malın iadesi ve alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin pasta fırını işlettiğini, davalı firmadan işi gereği ihtiyaç duyduğu fırını ve iki adet tepsisini 21.650,00....
Somut olayda, Mahkemece yargılama aşamasında davaya konu ürünler üzerinde ürünlerin ayıplı olup olmadığı ve ayıplı olması halinde mevcut ayıbın niteliğine ilişkin değerlendirmeyi içerir bir bilirkişi incelemesi yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece öncelikle konusunda uzman bir bilirkişi marifetiyle dava konusu bilgisayar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, davacının iddia ettiği şekilde ürünlerin ayıplı olup olmadığı, ayıplı olması halinde ayıbın imalat hatasından kaynaklanıp kaynaklanmadığı, hangilerinin açık ayıp, hangilerinin gizli ayıp niteliğinde olduğu, ürüne harici müdahale olup olmadığı, üründeki eksikliğin bu harici ayıp veya kullanım kaynaklı olup olmadığı ve davalı servis tarafından ayıplı hizmet verilip verilmediği hususunda yargı ve taraf denetimine açık Bilirkişi raporu alınmadan, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalıdan 24.02.2013 tarihli fatura ile 120 ekran LG marka bir televizyon satın aldığını, 3 gün sonra servis elemanları gelip televizyonu kurdurduğunda ekranda kırılma olduğunun tespit edildiğini, bu ayıptan kendisinin değil davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek ürünün ayıplı olmayan misli ile değişimine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının ürünün teşhir ürünü olduğunu bilerek ve muayene ederek satın aldığını, davacının köyde oturduğunu ve gittiği yolun satıhlı bir yol olup ayıp var ise kullanıcı hatasından kaynaklı olduğundan bahisle davanın reddini dilemiştir....
Mahkemece toplanan delillere göre; fotokopi makinesindeki arızanın cihazın hatalı üretiminden kaynaklı gizli ayıp niteliğinde olduğu, servis hizmetleriyle arızanın tamir edilemeyeceği, cihazın bedelinin davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ayıplı mal nedeniyle ayıplı mal bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece alınan bilirkişi raporu, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda alınmış olup ayıplı olduğu iddia edilen makinada herhangi bir inceleme yapılmamıştır. Davalı açıkça bu hususta bilirkişi raporuna itiraz etmiş olmasına rağmen mahkemece itiraz değerlendirilmemiştir. Alınan bilirkişi raporu yetersiz olup hükme elverişli değildir....