Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı-davacı ..., ... ve davalı ... tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Kadastro sırasında dava konusu 112 ada 6 parsel sayılı taşınmaz davalı olduğundan söz edilerek yüzölçüm ve malikhanesi açık bırakılmak suretiyle, 112 ada 7 parsel sayılı 10649,40 m2 yüzölçümündeki taşınmaz ise tapu kaydına dayanılarak davacı- davalı ... adına tespit edilmiştir. Tespit gününden önce davacı ... tarafından davalılar ..., ... ve ... Köyü Tüzel Kişiliği aleyhine açılan tapu kaydında yüzölçüm tashihi davası görevsizlik kararı ile Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Ayrıca davalı-davacılar ... ve ... tapu kaydına dayanarak 112 ada 7 parsel sayılı taşınmaza yönelik dava açmışlardır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda, davalı-davacılar ... ve ...'...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ortaklığın giderilmesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ortaklığın giderilmesi davasına dair karar, davalılardan ... tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, bir adet taşınmaz ortaklığının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece ortaklığın açık arttırma ile satılarak giderilmesine karar verilmiş, hüküm davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir. Davaya konu taşınmaza ilişkin dosya içerisinde mevcut tapu kaydında paydaşlara ait paylar toplamı, paydaya eşit değildir....

      Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Davaya konu vakıf mülhak vakıflardan olup dava vakıf mütevellisi tarafından açılmıştır. Vakıflar Genel Müdürlüğünün yazısından ... taşınmaz mallar kütüğü cilt=1, sayfa= 74 ve 27, 26 sıralarında ve cilt=1, sayfa= 74 ve 28 ... ve Halidesi Rabia Hanım vakfı adına kayıtlı taşınmazlar olduğu bildirilmiştir. Vakıf adının düzeltilmesine ilişkin iş bu davada isim tashihi yolu ile mülkiyetin değişmemesi ve vakfın apayrı bir tüzel kişiliğe bürünmemesi için Vakıflar Genel Müdürlüğünün yazısında belirtilen kayıt ve belgeler ile vakıfnameler getirtilerek ... aynı vakıf olup olmadığı araştırılmalı, gerektiğinde bu konuda uzman bilirkişinin görüşüne başvurulmalı hasıl olacak sonuça göre bir karar verilmelidir. Eksik araştırma ve soruşturma ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmadığından karar bozulmalıdır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davadan dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm birleştirilen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 26.03.1968, 14.02.1969 ve 07.12.1984 tarihli satış vaadi sözleşmelerinde 415 parsel sayılı taşınmazın maliki ... ve mirasçısı ...'den intikal eden hisselerin satışı vaat edilmiş olup tapu kaydında anılan taşınmaz ...'a ait olmakla; 415 parsel sayılı taşınmaz maliki ...'ın yargılama sırasında soyadı tashihi yaptırdığı bildirildiğinden bu değişikliğin tapu siciline işlenip işlenmediğinin belirlenebilmesi için en son mülkiyet durumunu gösterir tedavüllü tapu kaydının getirtilerek Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 04.04.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          Dava konusu 10 parsel sayılı taşınmaz senetsizden 04.08.1975 tarihinde, yine 1529 sayılı parsel hükmen 19.11.1986 tarihinde .... adına tescil edilmiştir. Tescil dosyası bulunamamış, ancak 1985/2 - 1986/215 sayılı tescil hükmünde davacı ... adına tescil kararı verilmiştir. 19.11.1986 tarihli tescil istem belgesinde ...n imzası bulunmaktadır. Bu nedenle kadastro tespit bilirkişileri sağ ise kendilerine davetiye çıkartılarak değilse taşınmaz malikini bilen yerel ./.. bilirkişiler temin edilerek ve 10 parsel sayılı taşınmaz dayanağı vergi kaydı da getirtilerek mahallinde yapılacak keşifte dinlenmeleri gerekir. Ayrıca, tapu kayıt maliki ".... isminde bir şahsın nüfus kaydının bulunup bulunmadığının da araştırılması gerekir....

            Kaydında düzeltme yapılması istenen 4 ada 2 parsel sayılı taşınmaz 20.02.2004 tarihinde 7269 Sayılı Kanunun gereği yapılan tahsis işlemi ile “1943 dlu ... kızı ...” adına tescil edilmiştir. Nüfus müdürlüğünden yapılan araştırmada ise davacı dışında “... kızı ...” isminde bir kişinin daha olduğu bildirilmiştir. Mahkemece tapu maliki ile nüfus kaydı gönderilen “... kızı ...’ın” aynı kişi olup olmadığı yeterince araştırılmamıştır. Mahkemece yapılması gereken iş; taşınmazın tesciline esas tahsis işlemine ilişkin tüm evraklar merciinden getirtilmeli; sağ ise ... kızı ... ölü ise mirasçıları dinlenerek, taşınmaza ilişkin mülkiyet iddiası olup olmadığı araştırılmalı, gerekirse taşınmaz başında keşif yapılarak davacı tanıkları ve yaşıyorsa tespit bilirkişileri keşifte dinlenmeli ve oluşacak sonucu göre karar verilmelidir. Değinilen hususlar gözardı edilerek eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması doğru olmamış, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....

              un aynı şahıslar olup olmadığına ilişkin nüfus kaydı, tapuda isim düzeltme kararı vb. belgelerin davacı taraftan temin edilmesi, şayet bu belgeler yoksa adı geçen davacının nüfus kaydına göre adının düzeltilmesi için tapuda isim tashihi davası açmak üzere davacı tarafa süre verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru olmadığı gibi, 2) 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesinde değişiklik yapan ve 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21.maddesi ile "kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespit davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir. ... açılan ve kesinleşmeyen davalarda da uygulanır." hükmünün getirilmiş olduğu gözetildiğinde, harç ve vekalet ücretinin maktu olarak hüküm altına alınması gerektiğinden; Mahkeme kararının açıklanan nedenlerle davalı idare vekilinin temyiz itirazı doğrultusunda BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine...

                Bu nedenle de bu tür davalarla kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Dava konusu taşınmaz kadastro tespiti sırasında tutanağa ekli nüfus kaydına göre “Çankırı ili, ... ilçesi, ... mahallesi, cilt no:2, hane no:16 BSN’10’da nüfusa kayıtlı ... oğlu, 1927 doğumlu, ...” adına tespit ve tescil edilmiştir. Tespitin dayanağı olan nüfus kaydının davacı ile bir ilgisinin olmadığı bu nedenle açıkça tapu kaydındaki nüfus bilgilerinin düzeltilmesi yoluyla mülkiyet nakline sebebiyet verildiği anlaşıldığından, Mahkemece istemin reddine karar vermek gerekirken, mülkiyet aktarımına neden olacak şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 19.12.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                  "İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA ilişkin olarak daireden verilen 27.5.2010 gün ve 2009/3656-2010/3194 E.K. sayılı ilamın tashihi karar yoluyla incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: Kadastro sırasında 137 ada 4, 6 ve 8 parsel sayılı sırasıyla 226,66 m2, 699,60 m2 ve 44 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar ayrı tapu kayıtlarına ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak 4 parsel sayılı taşınmaz davalılar ... ve ..., 6 parsel sayılı taşınmaz davalılar..., 8 parsel sayılı taşınmaz davalı ... adına ayrı ayrı tespit edilmiştir. Davacı ... ayrı tapu kayıtlarına dayanarak adına tespit edilen dava dışı 137 ada 5 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün eksik tespit edildiğini öne sürerek dava açmıştır....

                    Davacı vekilinin temyiz istemlerine gelince; mahkemesince; belediye tarafından iskan verilmek suretiyle tapuda yapılan cins tashihi işlemi sonucunda dava konusu villaların bitişik nizam olarak yapıldığı gerekçesiyle eski hale iade davasının reddine karar verilmiş ise de; alınan bilirkişi raporuna göre, tasdikli mimari projesinde tadilat yapıldığına dair bir tespit olmadığından, mahkemece, belediyeden ilgili taşınmazın işlem dosyası ve varsa tadilat projeleri de celbedilip, geçerli olan mimari proje tespit edilerek, mahallinde uygulama yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik ve yetersiz inceleme sonucunda, Yargıtay bozma ilamının gereği tam olarak yerine getirilmeksizin karar verilmesi yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ve davalı vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 05/04/2018 günü oybirliği ile karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu