Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

olup geçerli olmayan taşınmaz satış sözleşmesinde düzenlenmiş olan cezai şartın da geçersiz olduğu ve tarafları bağlamayacağından cezai şart hükmündeki gecikme bedelinin de istenemeyeceği sonuç ve kanaatine varılmakla (Bkz.Yargıtay 19....

Hukuk Dairesi'nin 28.11.2013 tarih ve 1732 E., 6336 K. sayılı ilamıyla, davada, dayanak alınan Mudanya Noterliği’nce doğrudan düzenlenen 30.07.2007 tarihli ve 08384 yevmiye numaralı “satış vaadi” sözleşmesinin dava dışı ile davacı arasında yapıldığı, davalı kooperatif ile arsa sahipleri arasında yapılan 14.10.1998 tarihli ve 11449 yevmiye numaralı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince, davalı kooperatifin yüklenici sıfatıyla, İlçesi sınırları içerisinde ve mevkiinde bulunan pafta 24 ada 3 ve 1 parsel numaralı olarak tapuya tescilli taşınmaza sözleşmedeki koşullarla inşaat yapımını yüklendiği, davalı yüklenici tarafından yapımı yüklenilen inşaatın A bloğundaki 4. kat 9 numaralı dairenin satış vaadi sözleşmesinin konusu olduğu, sözü edilen satış vaadi sözleşmesinin kapsamı incelendiğinde; arsa sahibi tarafından, yüklenici kooperatife karşı ileri sürebileceği şahsi haklarının temlik olunduğuna ilişkin bir kayıt bulunmadığı, yanlar arasında ise, satış vaadi sözleşmesinin...

    İddia, savunma ve tüm dosya kapsamından; Dava, taraflar arasında adi yazılı şekilde yapılan satış vaadi sözleşmesi hükümlerine dayanılarak cezai şartın tahsili talebini içermektedir. Sözleşmenin temelini oluşturan hukuki ilişki taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayanmaktadır. Kural olarak Türk Borçlar Kanunu sözleşmelerde şekil serbestisi benimsenmiştir. Ancak taşınmaz mülkiyete devir borcu doğuran sözleşmeler konusunda Medeni Kanun ile BK 232.maddesinde taşınmaz satımının geçerli olması için getirilen resmi senede bağlanma şartı satış vaadi sözleşmeleri için de öngörülmüştür. 2644 sayılı Yasa 26. madde ile 1512 sayılı Yasa 60/3 ve 89. maddeleri taşınmaz satış vaadi sözleşmelerinin noterlerce düzenleme şeklinde yapılacağı kuralını koymuştur. Buradaki şekil bir geçerlilik şartı olarak düzenlendiğinden hakim tarafından taraflarca ileri sürülmese dahi her aşamada resen dikkate alınması gereken bir şarttır....

    DELİLLER : Tapu kaydı, düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesi, düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, vekaletname, delil listeleri, sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dava dışı Murat Aydın'a vekaleten davacı vekil T1 ile davalı arasında noterde düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesi akdedilmiş olup dava T1 adına açılmış olup HMK'nun 114/1- d maddesi uyarınca davacının dayanak satış vaadi sözleşmesinde alıcı olmadığı, satın almayı vaat eden Murat Aydın'ın vekili olduğu ve satış vaadi sözleşmesini vekil sıfatıyla imzaladığı, temsilci niteliğine sahip bulunmadığını ve davayı takip yetkisine sahip olmadığı anlaşılmakla yerel mahkemenin kararı ve gerekçesi usul ve yasaya uygun olup doğru görülmüştür....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ALACAK YRG.GELİŞ TARİHİ: 15.06.2012 -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, adi taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/675 Esas KARAR NO : 2021/991 DAVA : Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 01/10/2021 KARAR TARİHİ : 09/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı müvekkilnin davalıların oluşturduğu ---- ortaklıktan ----------- Sözleşmesi ile --- nolu bağımsız bölümü satın aldığını, sözleşmenin 13. maddesine göre bağımsız bölümün teslim tarihinin sözleşmenin imzalanma tarihinden itibaren 36 ay olduğunu, sözleşmenin tarafları arasında ------ imzalandığından taşınmazın müvekkile ------tarihinde teslim edilmesi gerekirken ekli teslim tutanağından görüleceği üzere gecikmeden kaynaklı kira hakları saklı kalmak kaydı ile ihtirazi kayıtla 21.04.2021 tarihinde teslim alındığını, teslim alınan taşınmazın müvekkil tarafından kiraya verildiğini, --- 03.09.2021 tarihinde uzlaşmazlıkla sonuçlandığını, arabuluculuktan...

        Kaynağını Türk Borçlar Kanunu'nun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanunu'nun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanunu'nun 706. ve Noterlik Kanunu'nun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanunu'nun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanunu'nun 146. maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar....

        Noterliği'nin Satış Vaadi Sözleşmesi'nin Tadiline İlişkin Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış vaadi ve İnşaat Yapım Tadil Sözleşmesi imzalandığını, Satış Vaadi Sözleşmesi'nin 3.2. maddesinde Davalının Sözleşme konusu Bağımsız bölümü en geç 30.07.2017 tarihine kadar “Anahtar Teslimi” olarak tamamlayarak Müvekkil'e teslim edeceği teslim tarihi daha sonra 30.04.2017 olarak tadil edildiğini, Satış Vaadi Sözleşmesi'nin 3.4. maddesinde ise; davalının, teslim tarihinden 90 gün sonraki gecikmeler için, Müvekkil tarafından o güne dek yapılınış ödemeler toplamı üzerinden aylık 40,5 (binde beş) oranında gecikme cezasını ödemeyi kabul, beyan ve taahhüt ettiğini, müvekkilinin sözleşmeden doğan borçları toplamı 5.400.000,00 Amerikan Dolarını Satış Vaadi Sözleşmesinde belirlenen şart ve koşullarda davalıya eksiksiz ifa etmesine karşın, davalı taralından Satış Vaadi Sözleşmesi'ne ve Tadil Sözleşmesi'ne aykırı olacak şekilde bağımsız bölümü süresinde teslim etmediğini, bu doğrultuda, 29.07.2017 tarihi...

        Satış vaadi sözleşmelerinde, satış vaat eden sözleşmede devir tarihi olarak belirtilen tarihte sözleşme konusu taşınmazı satış vaadedilene devretmekle yükümlüdür. Satış vaat eden devir sırasında taşınmaza malik değilse ve sözleşmeden kaynaklı borcunu ifa edemezse Borçlar Kanununun ifa imkansızlığı ve borca aykırılık hükümleri gereği tazminata mahkum edilir. (Bknz. Yargıtay 14....

        Kat 105 nolu bağımsız bölüme ilişkin olarak 19/06/2013 tarih ve 36 numaralı satış vaadi sözleşmesi, 2- Güney Blok, 26. Kat 156 nolu bağımsız bölüme ilişkin olarak 19/06/2013 tarih ve 35 numaralı satış vaadi sözleşmesi, 3- Güney Blok, 28....

        UYAP Entegrasyonu