WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı ile aralarında gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi düzenlenilerek taşınmaz satın aldığını, Dava konusu taşınmaz; müvekkil tarafından bedelinin tamamı davalı şirkete ödenmek ve Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi imzalanmak suretiyle satın alınmıştır. Müvekkil sözleşmeden doğan edimini gereği gibi ifa etmiş, satış bedelinin tamamı olan 320.000,00 TL' yi; tamamıyla ödediğini, dairenin sözleşmede vaadedilenden farklı metrekarelerde inşa edildiğini ve taşınmazın geç teslim edildiğini, geç teslimden kaynaklı olarak Bakırköy 1 tüketici mahkemesinde dava açıldığını, taleplerinin kabul edildiğini, kararın kesinleştiğini ve icra takibi başlattığını davalının haksız olarak itirazı ile takibin durduğunu Küçükçekmece 4 icra müdürlüğü 2018/10825 sayılı dosyasında yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Hükmü, davacı temyiz etmiştir.Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706 ve Noterlik Kanununun 89. madde hükümleri uyarınca noter önünde re'sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyeti devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanunun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davası ile borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir.Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; "...Taraflar arasında satış sözleşmesinin varlığına ve bedelin ödendiğine ilişkin ihtilaf bulunmamaktadır. Dosya içinde mevcut 04/10/2013 tarihli Park Mahal Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesi gereğince, Konya ili Meram İlçesi Büyük Kovanağzı Mahallesi 37360 ada 1 parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde yapılmakta olan Park Mahal Konutları A6 Baza kayıtlı taşınmaz, davacı tarafından, davalıdan 650.000,00 TL bedel karşılığında satın alınmıştır. Davanın dayanağı olan satış sözleşmesinde teslim tarihi 31/12/2015 olarak belirlenmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesi ile 19/09/2017 tarihinden dava tarihine kadar işlemiş olan 46.008,00 TL kira alacağının tahsilini talep etmektedir. Tüm dosya kapsamı uyarınca; taraflar arasında imzalanan 04/10/2013 tarihli Park Mahal Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesi uyarınca davacıya satışı yapılan taşınmazın 31/12/2015 tarihinde teslimi taahhüt edilmiştir....

    Tüketici Mahkemesi' nin 21.01.2022 tarihli "ihtiyati tedbir ret" ara kararının kaldırılarak talep gibi öncelikle dava konusu taşınmaz üzerine, aksi halde davalının adına kayıtlı taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir kararı verilmesi yolunda hüküm kurulmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER : Tapu kaydı, Düzenleme şeklinde ön ödemeli konut satış vaadi sözleşmesi, Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri ve ekleri, Delil listesi sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, düzenleme şeklinde ön ödemeli konut satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, gecikme tazminatı, olmadığı taktirde taşınmazın rayiç değerinin tahsili, kira kaybı alacağı istemine ilişkindir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/158 Esas KARAR NO : 2022/829 DAVA : Elatmanın Önlenmesi (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 11/03/2019 KARAR TARİHİ : 26/09/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 26/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Elatmanın Önlenmesi (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil ile davalı arasında 22.12.2017 tarihinde sözleşme imzalandığını, sözleşmeye göre İstanbul İli, ... İlçesi .... Mahallesi ......

      edildiğini, davalılar tarafından gecikmeye ilişkin herhangi bir durum bildirilmediğini, 30/06/2018 tarihinde dolan 6 aylık ek süreyi de aşan toplamda 12 aylık bir gecikme meydana geldiğini, 6 ay sonunda teslim edilmezse satıcı her geçen ay alıcıya çevre kira oranına göre makul gecikme tazminatı ödeyeceği hükmünün uygulanması gerekeceğini, satıcı sözleşmede taahhüt ettiği geç teslimden kaynaklanan tazminat borcundan sorumlu olduğunu, davalıların satış sözleşmesi kapsamında doğan bu borçlarını ödememesi üzerine İstanbul 26.İcra Müdürlüğünün 2019/10722 esas sayılı dosyası ile icra takibe girildiğini, ödeme emrinin tebliğinden sonra borçlu vekili tarafından alacaklı ile müvekkil şirketler arasında sözleşmeden kaynaklı herhangi bir borç - alacak olmadığını, takibe konu gecikme tazminatları da doğmadığını, müvekkil şirketlerden kaynaklı herhangi bir gecikme olmadığını bildirerek takibe itiraz ettiklerini bildirerek; davacının davalılardan 33.049,79- TL alacaklı olduğunun tespitine, İstanbul...

      Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706 ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re'sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar....

        Dava, satış vaadi sözleşmesine dayanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar....

          Ancak düzenleme şeklinde yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmelerinde gecikme halinde arsa sahibine ödenecek gecikme tazminatına ilişkin bir düzenleme bulunmasa dahi rayiç kira bedeli üzerinden gecikme tazminatı istenebileceği Yargıtay'ın ve Dairemizin yerleşmiş uygulamasıdır. Mahkemece bozma ilâmı uyarınca davacı ... sahibi yararına 20.08.2006 ila 21.08.2007 tarihleri arası için A bloktan verilecek 14.62 adet daire için rayiç kira bedeli üzerinden gecikme tazminatı hesaplanması yerine, gecikme halinde daire başına her ay için 1 ton demire eşdeğer nakit bedel üzerinden hesaplama yapan bilirkişi raporunun hükme esas alınması doğru olmamıştır. Kabule göre de, gecikme tazminatının her ay 1 ton demir fiyatına göre hesaplanması yerine, gecikilen tüm aylar için dava tarihindeki 1 ton demir fiyatına göre hesaplanması da bozma nedenidir. Açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir....

            Dava,resmi olmayan nitelikte ön ödemeli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı bedel iadesi ve yoksun kalınan kira kaybı zararının tahsili isteklerine ilişkindir....

            UYAP Entegrasyonu