Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın şirket müdürlüğünden azline, ortaklıktan çıkarılmasına, davalının şirketteki hisselerinin davacı ...'a devrine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 8.000.- TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. -/- Davalı ... vekili, davacıların iddialarının doğru olmadığını, davalı şirketin müvekkilinin çabası ile ayakta kaldığını, şirket gelirlerinin yeterli olmaması nedeniyle personel maaşlarının, faturaların ve apartman aidatlarının çoğu zaman müvekkili tarafından karşılandığını, şirket hesabındaki paranın tamamının şirket faaliyetleri için kullanıldığını, müvekkilinin şirket ile irtibatının fiilen kesilmesinden sonra faaliyet konusu farklı olan bir şirkete ortak olduğunu, “Eskiz” ibaresi üzerindeki hakkın da müvekkiline ait bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Diğer davalı şirket, davaya cevap vermemiştir....

    Yüklenici şirket tarafından da Çameli Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 25.04.2007 tarihinde tesbit için başvuruda bulunulmuş, 2007/30 D.iş dosyasına bilirkişilerin verdikleri rapor ve ek raporlar doğrultusunda, mahkemece 04.07.2007 tarihinde meydana gelen izolatör arızalarından yüklenici şirketin sorumlu tutulamayacağının tesbitine karar verilmiş, bu karara karşı iş sahibi şirket vekili temyiz isteminde bulunmuş, mahkemenin 14.08.2007 tarihli kararıyla temyiz isteminin reddine karar verilmiş, bu kararın temyiz edilmesi sonucunda mahkeme kararı Dairemizin 28.01.2008 tarih, 2007/7849 E.-2008/449 K. sayılı kararıyla bozulmuştur. Yüklenici şirketin K1 izolatörlerini değiştirmeye yanaşmaması sonucu iş sahibi şirket tarafından izolatörler değiştirilmiş, bu bedelin ödenmesi için yüklenici şirkete başvurulmuş, bunun sonucunda yüklenici şirket tarafından borçlu olmadığının tesbiti, iş sahibi şirket tarafından alacak istemleriyle davalar açılmıştır....

      olağan genel kurula davet edilemediğini, her ne kadar şirket yetkilisi -----tarafından -----....

        Davalı vekili davacının davalı şirket çalışanı olmadığını, bu durumun davacının istifa dilekçesinde ikrar ettiğini, tanıkların da davacının davalı şirkette çalışmadığını beyan ettiklerini, davalı şirketin davacının çalıştığı dava dışı Marmara metal şirketinin kiracısı olduğunu, bu şirket tarafından agilerinin ödendiğini, davalı şirket yönünden pasif husumet yokluğundan davanın reddinin gerektiğini ileri sürmüştür. Dosyanın incelenmesinde davalı şirket ile dava dışı davacının sigortalı olduğu şirket arasındaki ilişkinin yeterince irdelenmediği, davalı şirket ile dava dışı şirket arasında yapılan kiralama gibi sözleşmelerin istenmediği, dava dışı şirket ile davalı şirket arasındaki ilişki konusunda şirket isimleri söylenerek tanıkların ayrıntılı beyanlarının alınmadığı, ayrıca dinlenen tüm tanıkların Sgk hizmet cetvellerinin getirtilmediği, dava dışı Marmara Metal şirketinden davacının özlük dosyasının istenmediği anlaşılmıştır....

        Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, incelemeye tabi tutulan davalı şirkete ait defterlerden ve elde edilen verilerden davacının iddia ettiği gibi şirket kaynaklarının usulsuz kullanımı, kötü yönetim gibi hususların olmadığı ancak taraflar arasında anlaşmazlık olduğu, davacının fiilen şirket ile ilişkisinin kalmadığı, şirket yönetim kurulu üyeliğinin sona ermesinden sonra başka bir şirket ile ticari faaliyetlerine devam ettiği, mevcut davalar nedeniyle aynı şirket çatısı altında ortak amaç için bulunma imkanlarının kalmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davacının şirket ortaklığından çıkmasına, ancak şirket borca batık olduğundan diğer taleplerinin reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

          Dairemiz; şirket ortağının, borçlu şirket yönünden üçüncü kişi sayılamayacağından dolayı şirket ortağına 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilemeyeceği görüşünde iken, HGK'nun 11.05.2016 tarih ve 2014/12-1078 Esas numaralı içtihadı doğrultusunda ve yukarıda açıklanan olgular karşısında içtihat değişikliğine gitmiş olup, Dairemizin değişen içtihadına göre; şirket ortağı, borçlu şirket bakımından üçüncü kişi sayılacağından, şirket ortağı olan şikayetçilere 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamesi gönderilmesinde yasaya uymayan bir yön bulunmadığı sonucuna varılmıştır.Bu durumda mahkemece, borçlu şirket ortağı olan şikayetçiye haciz ihbarnameleri gönderilemeyeceği gerekçesi ile verilen takibin iptali kararı isabetsizdir....

            in dışarıdan müdür olarak atandığı, müdürün kendisine verilen yetki sınırını aşarak şirketi zararı sokacak işlemler yaptığını, bu duruma diğer ortak ... tarafından göz yumulduğunu, ayrıca şirket müdürü eşinden de aldığı destek üzerine müvekkile davalı şirket için başka bir ortak bulduğunu, onunla anlaşacağını, bu nedenle hissesini ona devretmesi gerektiği hususunda baskı uygulamaya başladığını, bu hareketler neticesinde diğer ortağa olan güvenin tamamen sarsıldığını, şirket müdürünün aynı şirket adresinde, şirketin faaliyet alanına giren bir konuda şirket kurduğunu ve/veya ortak olduğunu, bu şirkette genel müdür sıfatıyla çalıştığını, böylece rekabet yasağını ihlal ettiğini, ortaklığın devam etmesinin müvekkil için anlamsız hale geldiğini, anlaşmazlığın ciddi boyutlara ulaştığını, ortaklar arası güven ve işbirliğini zedeleyen davranışların TTK. m 594/4'e göre haklı nedenlerle limited ortaklığının sona ermesi nedeni olduğunu ileri sürerek, şirketin feshine karar verilmesini talep ve dava...

              Konut Yapı Kooperatifi ile ilgili ticari kayıt ve belgeleri şirket kayıtlarına geçirmediği, şirket defterlerini usulüne uygun olarak tutmadığı, taraflar arasında ceza ve hukuk davalarının olduğu, şirket ortakları arasında uyum kalmadığı, husumet oluştuğu, davalının şirket ortaklığından çıkarılması için haklı sebeplerin oluştuğu, davalı tarafça verilen süreye rağmen yasal bir ayrılma akçesi talebinde de bulunulmadığından bu konuda bir hesaplama ve rapor alınmasına gerek olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı ...'nin ... 640/3. maddesi gereğince davacı şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmiştir....

                Somut olaya gelince, karşı taraf (alacaklı) vekili, ihtiyati hacze itiraz eden şirket yönünden ihtiyati haciz talebinde, asıl borçlu şirketin ortağı ve aynı zamanda kredi sözleşmesinin kefili olan ... ....’in ihtiyati hacze itiraz eden şirkette çalışmaya başladığını ve vekaletname ile şirket işlerini takip ettiğini, asıl borçlu şirketin diğer işçilerinin ise ihtiyati hacze itiraz eden şirkette işçi olarak çalıştıklarını, ... .... ile ihtiyati hacze itiraz eden şirket ortaklarının yakın arkadaş olduklarını, iki şirketin de merkezinin aynı adreste olduğunu, asıl borçlu şirketin taşınmazı ile aracının ihtiyati hacze itiraz eden şirket tarafından muvazaalı olarak satın alındığını ileri sürmüş, ihtiyati hacze itiraz eden vekili ise hem cevap dilekçesinde hem de itiraz dilekçesinde, müvekkili şirket ile asıl borçlu şirket arasında hiçbir organik bağın bulunmadığını, şirketlerin ortaklarının farklı olduğunu, asıl borçlu şirket ortağına müvekkili şirket tarafından vekaletname verilmediğini, şirket...

                  KARAR Davacı, davalı şirkette çalıştığını, bir araç satın almak istediğini, satıcı firmanın ticari müşterilere uygulayacağı indirimlerden faydalanmak amacı ile satın alınacak aracın davalı şirket adına gösterilmek ve önce şirket adına tescil edilip daha sonra borcu bitince adına tescilini sağlamak üzere davalı şirket yetkilisi diğer davalı ... ile anlaştığını, buna dayanarak kendisine ait ... plakalı aracını dava dışı ...’ye 21.150-TL’ye sattığını, 19.000-TL’sini alacağı araca peşinat olarak virman talimatıyla davalı şirket adına dava dışı ...’nin hesabına aktardığını, bakiye ile de yeni aracın kaskosunu yaptırdığını, kalan bedel için davalı şirket adına 60.000,00-TL otomobil kredisi kullanıldığını, aracın davalı şirket adına tescil edildikten sonra ruhsat ve anahtarları ile kendisine teslim edildiğini, kredi taksitlerini vadesinde davalı ...'in ......

                    UYAP Entegrasyonu