Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şti vekili davaya bakma yetkisinin müvekkilinin ikametgah yeri olan Torbalı Mahkemelerine ait olduğunu ayrıca tacirler arasındaki tekeffülden doğan davalarda zamanaşımı süresinin (6) ay olduğunu öne sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuş, diğer davalı vekili ise davacının halen aracı kullanmadığını araçtaki arızanın giderildiğini öne sürerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacı tarafından davalı taraftan alınan araçta gizli ayıp olması nedeni ile araçtan yararlanamamanın süreklilik oluşturduğu ayrıca davalı tarafın yetki itirazınında yerinde olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir....

    Dava 6100 sayılı Kanun'un 46 ncı maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir. 9. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 46 ncı maddesinde sorumluluk nedenleri sınırlı olarak sayılmış olup anılan maddede; “(1) Hâkimlerin yargılama faaliyetinden dolayı aşağıdaki sebeplere dayanılarak Devlet aleyhine tazminat davası açılabilir: a) Kayırma veya taraf tutma yahut taraflardan birine olan kin veya düşmanlık sebebiyle hukuka aykırı bir hüküm veya karar verilmiş olması. b) Sağlanan veya vaat edilen bir menfaat sebebiyle kanuna aykırı bir hüküm veya karar verilmiş olması....

      Belediyesine açılan davada ....000 TL manevi, 5000 TL maddi tazminat istendiği, ve bu istemin kabulüne karar verildiği, bu kabul kararın temyizi üzerine davalılardan ... Belediyesinin süresinde olmayan temyiz isteminin reddine karar verildiği 3000 TL manevi, 5000 TL maddi tazminat isteminin ... Belediyesi yönünden kesinleştiği, ...'in temyiz isteminin ise kabul edilerek maddi tazminata yönelik kısmının ... yönünden bozulduğu ve ... yönünden ise 3000 TL’lik manevi tazminat kısmının kesinleştiği ve bu hükmün icraya konu edilmesi neticesinde ... Belediyesinin kısmi ödemede bulunduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Dava dışı ......

        Yukarıdaki açıklamalar ışığında, davalı gerek zapta karşı tekeffül hükümlerine ve gerekse tapu kaydının düzenli oluşturulup tutulmamasından dolayı davacının gerçek zararından dolayısı ile dava tarihindeki rayiç değerden sorumludur. Ne var ki somut olayda mahkemece tazminat denkleştirici adalet ilkelerine göre hesaplanmış. Ancak bu husus davacı tarafından temyiz edilmemiştir. Bu durumda yukarıda açıklanan ilkeler ışığında hüküm altına alınan tazminat miktarından her iki davalı müteselsilen sorumlu olup mahkemece de bu husustaki ilkeler doğru şekilde takdir ve isabet ile değerlendirilmiştir. O halde mahkemece verilen hükmün onanması gerekirken aksi yöndeki sayın çoğunluk kararına katılamıyoruz....

          Ayrıca aynı Kanunun 253. maddesinde kiralayanın zapta karşı sorumluluğu düzenlenmiştir. Davalı kiralayan bir üçüncü kişinin kiralananda kiracının hakkıyla bağdaşmayan bir hak ileri sürmesi durumunda kiraya veren, kiracının bildirimi üzerine davayı üstlenmek ve kiracının uğradığı her türlü zararı gidermekle yükümlü olduğu düzenlenmiştir. Nitekim yeni Türk Borçlar Kanunu 309. maddesi ile paralel bir düzenleme getirilmiştir. Olayımızda, davalı belediyece yapılan imar parselasyon işleminin idare mahkemesince iptali üzerine dava konusu büfenin bulunduğu parsel üzerindeki mülkiyet hakkı son bulduğundan sözleşmeyi tek taraflı olarak fesh etmiştir. Davalı belediyenin zapta karşı tekeffül borcu bulunduğundan haksız fesh edilen sözleşmeden dolayı davacı kiracının zararlarının tazmin edilmesi gerekir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, müvekkillerinin davalıdan taşınmaz satın aldıklarını, dava dışı ... Konut Yapı Kooperatifi tarafından açılan davalar sonucu taşınmazların müvekkillere ait tapularının iptal edilerek dava dışı kooperatif adına tescil edildiğini, davalının zapta karşı tekeffül sorumluluğu kapsamında taşınmazların dava tarihindeki güncel bedeli ile müvekkiller aleyhine açılan davalarda ödenen yargılama gideri ve vekalet ücreti ile birlikte alacaklarının şimdilik 1.000,00 TL' sinin yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin davacılardan ... ve ...'...

              Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2009/1097 esas sayılı dosyası üzerinden yürütüldüğü, şimdiki yargılamaya konu yapı tatil zaptının tarihinin 02/02/2009 olup bu zapta suça konu yerle ilgili olarak; binanın zemin+ birinci, ikinci ve üçüncü katlarının kaçak ve ruhsatsız olduğundan bahisle tutanak tutulduğu ve bu zapta ilişkin iddianamenin 17/08/2011 tarihinde düzenlendiği; iki yapı tatil zaptının içeriğinin aynı olmadığı, 02/02/2009 tarihli zapta, 24/11/2008 tarihli zaptakilere ilaveten 3. katın da kaçak olarak yapıldığının tespit edildiği, yargılamaya konu 02/02/2009 tarihli yapı tatil zaptının ilk iddianame tarihi olan 11/05/2009 tarihinden önce olması nedeniyle hukuki kesintinin oluşmadığı, yargılamaya konu ... 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2013/255 esas numaralı dosyası, ... 2....

                Manevî tazminat istemi önceki davacının uhdesinde devam etmiştir. SAVUNMANIN ÖZETİ Davalılar "... A.Ş." ve "..." vekili, aracın ilk sahibinin dava dışı ... olduğunu ve 19.02.2010 tarihli fatura nedeniyle 22.02.2010 tarihinde ilk kez tescil edildiğini, bu tarih itibariyle ayıba karşı tekeffül borcunun ve garantilerin başladığını, davacının aracın üçüncü sahibi olduğunu, davacı ile arada satım sözlemesi bulunmadığından ayıba karşı tekeffülden dolayı seçimlik hak kullanılamayacağını, araç için 2 yıllık yasal garanti süresi bulunduğunu, boya ve paslanmazlık şikayeti olmadığını, 2 yıllık garanti süresinin ise 22.02.2010 tarihinde başlayıp satım tarihi olan 26.12.2012 tarihinde çoktan sona ermiş bulunduğunu, "......

                  Çocuk Mahkemesi'nin 2012/186 Esas sayılı dava dosyasının, bu davaya ışık tutabilecek kısımlarının tasdikli suretlerinin alınması veya okunup zapta geçirilmesi gerekirken, sadece taraf bilgilerinin ve aşamasının zapta geçirilmesiyle yetinilmesi, 3)Sanığın Cumhuriyet Savcısı huzurunda ikrar ettiği eylemin, tam olarak hangi olaya ilişkin olduğu, sanığın dava konusu edilenden başka bir eylemden mi söz ettiği, yoksa tarihleri mi karıştırdığı açıklığa kavuşturulmadan eksik inceleme ile hüküm tesisi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 06.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/344 Esas KARAR NO: 2020/643 DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 16/11/2017 KARAR TARİHİ : 08/12/2020 Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin ---------- fatura bedelinden alacaklı olduğunu, alacağın davalının ----- kaynaklandığını, fatura bedelinin ödenmemesi nedeniyle--------- sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının işbu borca haksız şekilde itiraz etmesi sonucu takibin durduğunu beyan ederek itirazın iptali ile takibin devamına, alacaklarının takip tarihinden itibaren ticari faiz ile birlikte tahsiline ve %20 dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu