Bu durumda davacı kadının usulüne uygun olarak dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında yer almayan maddi ve manevi tazminat isteği talep sonucunun genişletilmesi niteliğindedir. Davalı erkeğin açık rızası bulunmadığına ve ıslah da söz konusu olmadığına göre, davacı kadının bu talepleri artık incelenemez. O halde, kadının maddi ve manevi tazminat talebi (TMK m.174/1-2) hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1. bentte açıklanan sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 07.06.2018 (Prş.)...
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davacının maddi tazminat isteminin KISMEN KABUL ve KISMEN REDDİ ile; 8.520,00 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 22/08/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, fazlaya dair maddi tazminat talebinin REDDİNE, 2-Davacının manevi tazminat talebinin REDDİNE, 3-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca maddi tazminat talebi bakımından davanın kabul edilen değeri üzerinden alınması gereken 582,00 TL ilam harcından davacı tarafından yatırılan 377,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 205,00 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 4-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca manevi tazminat talebi bakımından alınması gereken 80,70 TL ilam harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 5-Davacı tarafından yatırılan 377,00 TL ıslah harcının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, 6-Davacı tarafından...
Mahkemece bu husus gözetilmeden erkeğin tam kusurlu kabulü ve bu yanılgılı kusur belirlemesine bağlı olarak davalı kadın lehine yoksulluk nafakası ( TMK m.175), ile maddi ve manevi tazminat ( TMK m.174/1-2) takdir edilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 3-Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir....
Boşanmaya sebep olan olaylarda ağır yada eşit kusurlu olmayan davalı-davacı erkek eşin boşanmakla en azından eşinin maddi desteğini yitireceği, bu olayların onun kişilik haklarına saldırı da teşkil ettiği, yararına maddi ve manevi tazminat (TMK m.174/1- 2) koşullarının oluştuğu anlaşıldığından, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı, evlenme tarihi ile boşanma davalarının açıldığı tarih arasında geçen sürenin azlığı, tarafların belirlenen kusurlu davranışlarının birbirine olan yakınlığı ve hakkaniyet ilkesi gözetilerek, Yargıtay bozma ilamına uyularak, davalı-davacı erkek yararına 8.000,00 TL maddi tazminat ile 6.000,00 TL manevi tazminata karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile kusur durumu ve hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4, TBK m. 50 ve 52 ) dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdiri gerekirken bu taleplerin reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK.m. 186/1), geçimine (TMK m.185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m.169). Yine boşanma veya ayrılık vukuunda çocuk kendisine tevdi edilmemiş taraf gücüne göre onun bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlüdür (TMK m. 182). Bu hususu hakim görevi gereği kendiliğinden dikkate alması gerekmektedir. Dosya kapsamından davalı erkeğin cezaevinde hükümlü olduğu anlaşılmaktadır....
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI: Dairemizin 12.06.2020 tarihli kararı ile "...tarafların kusur belirlemesi, davacı-karşı davalının ayrıca maddi ve manevi tazminat miktarlarına yönelik istinaf taleplerinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-2 maddesi gereğince kısmen kabulüne, kusurun yukarıda gösterildiği şeklide düzeltilerek yeniden belirlenmesine, tarafların sair istinaf taleplerinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine, ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 7 ve 8.bentlerinin hükümden kaldırılmasına, davacı-karşı davalı kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin TMK 174/1- 2 maddesi gereğince kısmen kabulü ile 40.000 TL maddi, 30.000 TL manevi tazminatın boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte davalı-karşı davacı erkekten tahsili ile davacı-karşı davalı kadına ödenmesine, fazlaya ilişkin tazminat taleplerinin reddine" karar verilmiş, verilen karara karşı taraflar temyiz başvurusunda bulunmuşlar ve dosya...
İlk derece mahkemesince davacı kadın yararına maddi tazminata hükmedilmesi isabetli ise de boşanmaya neden olan olaylarda davalı erkeğe atfedilen kusurlu davranışların ağırlığı, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı, tarafların evli kaldıkları sürenin 25 yıla yakın olması dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddi tazminat miktarı azdır. Bu nedenle kadının maddi tazminata yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1- b-2. maddesi uyarınca maddi tazminat konusunda yeniden karar verilerek davacı kadın yararına TMK 174/1. maddesi kapsamında 30.000,00.- TL maddi tazminata hükmedilmesi, fazlaya ilişkin istemin ise reddine karar verilmesi gerekmiştir. Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür....
(TMK m. 175) Toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu oldukları, davacı-davalı kadının her hangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. O halde, davacı-davalı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiştir. 3-Davacı-davalı kadın birleşen boşanma dava dilekçesinde Türk Medeni Kanunu'nun 174/1. maddesi kapsamında 30.000 TL maddi tazminat talebinde bulunmuş, 02/12/2013 tarihli ıslah dilekçesiyle maddi tazminat talebinin 24.504 TL'lik kısmını, kadın tarafından erkeğe ait şahsi aracın alımında çekilen kredi tutarı olarak erkekten tahsilini talep ettiklerini belirterek ıslah talebinde bulunmuş ve buna ilişkin nispi karar ve ilam harcını yatırmıştır. Davacı-davalı kadının, çekmiş olduğu kredi tutarının kendisine ödenmesine ilişkin bu talebi Borçlar Hukukundan kaynaklanmaktadır....
Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar, manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar, kişilik değerlerinin zedelenmesi (TMK m. 24), isme saldırı (TMK m. 26), nişan bozulması (TMK m. 121), evlenmenin feshi (TMK m. 158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (BK m. 47) durumlarından biri ile kişilik haklarının zedelenmesidir (BK m. 49). Bunlardan TMK'nın 24. maddesi ile Borçlar Kanunu'nun 49. maddesi daha kapsamlıdır. TMK'nın 24. maddesinin belli yerlere yollaması nedeniyle böyle bir durumun bulunduğu yerde, onu düzenleyen kurallar (örneğin; TMK'nın 26, 174, 287); bunların dışında Borçlar Kanunu’nun 49. maddesi uygulanır. TMK'nın 24. ve Borçlar Kanunu’nun 49. maddesinde belirlenen kişisel çıkarlar, kişilik haklarıdır. Kişilik hakları ise, kişisel varlıkların korunmasıyla ilgilidir....
nun 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin karar ve karar gerekçesinin, kadın için TMK.'nun 174/1 maddesi uyarınca takdir edilen maddi tazminat ve miktarının, toplanan delillere usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, davalı erkeğin İlk Derece Mahkemesince verilen kararda; belirlenen kusur durumu, davacı kadın tarafından TMK.'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma davasının TMK.'nun 166/1 maddesi uyarınca kabulüne ilişkin karar ve karar gerekçesinin, kadının, boşanma ile erkeğin en azından maddi desteğinden yoksun kalacak olması nedeni ile kadın lehine boşanma nedeni ile TMK.'nun 174/1 maddesi uyarınca takdir edilen maddi tazminat ve miktarının toplanan delillere, usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, davalı erkeğin İlk Derece Mahkemesice verilen kararda; "belirlenen kusur durumu, dava dilekçesinin tebliğinin usulsüz olduğu, davacı kadının TMK'nun 166/1 maddesi uyarınca boşanma davasının kabulü, boşanma nedeni ile kadın lehine TMK.'...