Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4, TBK m. 50 ve 52) dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir. 3-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına, manevi tazminat isteyenin boşanmaya yol açan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmadığı anlaşılmasına nazaran davacı kadın yararına hükmolunan manevi tazminat azdır....
O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4, TBK m. 50 ve 52) dikkate alınarak davalı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir. 4-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169)....
Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50. ve devamı maddeleri hükmü nazara alınarak, daha uygun miktarda maddi tazminat (TMK.md.174/1) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. 3-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davacı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....
Türk Medeni Kanunu, "evlilikle ulaşılan maddi menfaatlerin" değil, mevcut veya beklenen menfaatlerin boşanma yüzünden zedelenmiş olmasını maddi tazminat sebebi kabul etmiştir (TMK m. 174/1). Evlilik birliğinde eşlerin birbirlerine yardımcı olma (TMK m. 185/3), birlikte yaşama ve oturacakları konutu birlikte seçme ve birliğin giderlerine emek ve malvarlıklarıyla katılma (TMK m. 186) yükümlülükleri ve eşlerden birinin diğerinin sağlık sigortasından yararlanması, eşlerden her biri bakımından "mevcut yararları", boşanma olmasa idi gerçekleşmesi kuvvetle ihtimal dahilinde olan menfaatler ise "beklenen yararları" oluşturur. Boşanma yüzünden bu menfaatleri zedelenen kusursuz veya az kusurlu eş yararına talebi halinde uygun miktarda maddi tazminata hükmedilir....
Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden davalı-karşı davacı kadın en azından eşinin maddi desteğini yitirmiş olup, bu olaylar onun kişilik haklarına saldırı niteliğindedir. Davalı-karşı davacı kadın yararına maddi ve manevi tazminat (TMK m.174/1-2) koşulları gerçekleşmiş olup, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK m.4, TBK. 50,51,52,58) dikkate alınarak kadın yararına uygun miktarda maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, hatalı kusur belirlemesinin sonucu olarak bu isteklerin reddi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan diğer bölümlerin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 04.07.2017 (Salı)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Maddi-Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından maddi ve manevi tazminatın miktarı ile vekalet ücretine yönelik olarak; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı erkeğin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dava boşanma davası ile birlikte talep edilen ancak dosyadan tefrik edilen maddi ve manevi tazminat (TMK m. 174/1-2) taleplerine ilişkindir. Tarafların ... 1....
Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen davacı erkeğin, davalı kadına oranla daha az kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eşin en azından diğerinin maddi desteğini yitirdiği anlaşılmaktadır. O halde, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve hakkaniyet ilkesi (TMK md.4, TBK md.50 ve 52) dikkate alınarak davacı erkek yararına uygun miktarda maddi tazminat takdiri gerekir. İlk derece mahkemesince davacı erkeğin maddi tazminat talebinin reddi isabetli görülmemiştir....
Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin, diğerinden daha ziyade veya eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4, TBK m. 50 ve 52 ) dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat takdiri gerekirken, "kadının mevcut veya beklenen bir maddi yararının zedelenmediği" gerekçesiyle talebin reddine karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 3-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına, manevi tazminat isteyenin boşanmaya yol açan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmadığı anlaşılmasına nazaran davacı kadın yararına hükmolunan manevi tazminat azdır....
O halde, mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK m.4, BK m. 42. 43, 44, 49) dikkate alınarak, davacı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, bu yön dikkate alınmadan "kadının kişilik haklarına saldırı olmadığı" gerekçesiyle manevi tazminat talebinin reddi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. 2- Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davacı kadın yararına hükmolunan maddi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50. ve devamı maddeleri hükmü nazara alınarak, daha uygun miktarda maddi tazminat (TMK m. 174/1) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir....
Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK md.174/1) ve manevi (TMK md. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. 3-Davalı-davacının boşanmanın eki niteliğinde bulunmayan maddi tazminat talebi feragat sebebiyle reddedildiğine göre, diğer taraf yararına bu talebin reddi sebebiyle vekalet ücreti takdiri ve tayini gerekirken, bu hususun nazara alınmaması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) ve (3.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.15.09.2015 (Salı)...