Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT : Davacı tarafça, maliki oldukları ---- plakalı aracın tamir işlemlerinin yapılabilmesi için aracın davalı ------- teslim edildiği, davalı tarafından hatalı tamir yapılması nedeniyle araçta hasar oluştuğu, diğer davalının da distrübitör olması nedeniyle sorumlu olduğu, tamirin ayıplı yapılması nedeniyle oluşan tamir masrafı, değer kaybı ve ikame araç bedelinden kaynaklı zararlarının tazminin talep edildiği anlaşılmıştır. Davalı ------ Tarafından ayıp ihbar sürelerinin geçtiği, araçta ayıp bulunmadığı ve tamirin de ayıplı yapılmadığı iddialarıyla davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır. Davalı ---------tarafından; garanti süresinin sona erdiği, ayıp ihbar sürelerinin geçtiği ve tazminat taleplerinin zamanaşımına uğradığı iddialarıyla davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır. Dava, eser sözleşmesinin ayıplı ifa edildiği iddiasına dayalı tazminat davasıdır. Ön inceleme duruşmasında HMK'nın 31....

    Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, dava konusu aracın gizli ayıplı ve imalat hatalı olduğu, aracı almakla beklenen amaca ulaşılamadığı, bu nedenle ayıplı aracın misli ile değiştirilmesi yönündeki talebin yerinde olduğu, ayrıca ticari araç olarak kullanılan araçta servise sık getirilip götürüldüğünden kazanç kaybınında ayrıca davalılardan istenebileceği yine ayıplı aracı satın alan davacının bu araca sahip olmaktan ötürü aşamalardaki yaşadıklarından dolayı psikolojisinin bozulduğu, olumsuz kişilik sergilediği ve bunun sosyal hayatına yansıdığının tanık beyanları ile anlaşılmakla manevi tazminat davasınında yerinde olduğu ve davalıların dava konusu haklarından birlikte sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 2.623,95 TL kazanç kaybı ve 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davaya konu aracın misli ile değiştirilmesine karar verilmiş, hüküm...

      KARAR Davacı, davalı.... tarafından üretilen aracı 49.644,11 TL bedel ile ....’den satın aldığını, satın alındıktan sonra kısa bir sonra seyir halinde aracın ön kısmından kütürtü sesinin gelmesi nedeniyle değişik tarihlerde ve birçok kez üretici firmanın yetkili servisine aracı götürdüğünü, ancak sorunların yetkili servisçe giderilmeye çalışılmış ise de aynı ve değişik arızaları birçok kez tekrar ettiğini, aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek, fazlaya dair hakları saklı tutulması kaydıyla ayıplı aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, bu talebin kabul görmemesi halinde toplam 52.200,00 TL bedelin ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müşterek müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, zamanaşımı itirazı ile aracın ayıplı olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....

        tazminat ve fazlaya dair diğer taleplerinin reddine karar verilmiştir....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava; Araç alım-satımından Kaynaklanan Tazminat davasıdır. Mersin 9. Noterliği'nin 17/05/2019 tarih ve 13190 yevmiye nolu araç satış sözleşmesinin incelenmesinde; Satıcının T3, alıcının T1 olduğu, satışa konu aracın 34 XX 220 plaka sayılı Wolkswagen marka 2013 Model, Dizel hususi otomobil olduğu, satış bedelinin 69.000,00 TL olduğu anlaşılmıştır. Taraflar arasında araç alım-satımı söz konusudur. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. Maddesinde Tüketici; Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. 6102 sayılı TTK'nun 4. Maddesinde; Her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın mutlak ticari dava olarak anılan madde de gösterilen mutlak ticari dava türleri ticari dava olarak tanımlanmıştır. SOMUT OLAYDA; Davacı araç oto satım işi yapmaktadır....

          Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi, hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır....

          KARAR Davacı, çiftçilikle uğraştığı için davalıdan 20.04.2004 tarihinde teslim edilmek koşuluyla 01.01.2004 tarihinde sözleşme yaparak 70.000YTL bedel karşılığı biçerdöver satın aldığını, teslim aldıktan sonra sürekli arıza çıktığını, yetkili servise götürmesine rağmen sorunun giderilemediğini, bu arızaların giderilmesi ve gerekli parçaların değiştirilmesi için telefon ve faks ile başvurduğunu, ancak parça gönderilmediği gibi arızanın da giderilmediğini, arızaların sürekli tekrarlaması nedeniyle o dönemde çevre illerden ... alamadığını, makinenin tamiri için yaptığı harcamalar ve sürekli arızalı olup çalışmamasından dolayı yoksun kaldığı kazanç toplamının yaklaşık 30.000 YTL olduğunu, 26.07.2004 tarihinde ihtar çektiğini, malda ekonomik ayıp olduğunu ileri sürerek sözleşmenin feshi ile ayıplı mal için ödediği 70.000 YTL.nin iadesi veya ayıplı malın ayıpsız aynısıyla değiştirilmesi veya ... kapsamında ücretsiz tamir edilmesi, bu üç talepten biriyle birlikte ayıplı malın yol açtığı maddi...

            Ancak satışa konu araç davalı şirket tarafından 23/07/2020 tarihli noter satış sözleşmesi ile satılmış olup; aracın yeni ve eski kullanım şeklinin ticari olduğu, yolcu naklinde kullanılacağı yazılı olduğu anlaşılmaktadır. TTK 850(3) maddesi "Taşıma işleri; ticari işletme faaliyetidir." hükmünü haizdir. Satıcı şirket tacir olup, eldeki dava, TTK da düzenlenen ticari faaliyette kullanılacak araç satışı ticari satım niteliğinde olduğu, akdi ilişki ticari nitelikte olduğundan uyuşmazlığın TTK hükümlerine göre çözümlenmesi,görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğunun kabulü gerekir. Ticari aracın aynı zamanda bir ticari işletme niteliği de bulunduğu, yargı uygulamasında ticari araç satımı ticari dava, görevli mahkemenin de asliye ticaret mahkemeleri olduğu, uygulanacak hükümlerinde TTK nun 23 vd. maddeleri olduğu yerleşik olarak uygulanmaktadır....

              Şirketinin iş ve eylem birliği içinde hareket ederek km ile oynanmış ve motoru revize edilmiş ayıplı aracı sattıklarını savunmuştur. Dosya kapsamından, davalının araç bedelini aracı satın aldığı dava dışı şirket yerine birlikte hareket ettiği iddia edilen davacı şirkete ödediği ve davacının ticari ödemeyi kabul ederek ticari defterlerine kayıt ettiği anlaşılmaktadır. Ayrıca, muayene kayıtlarının aracın kilometresi ile oynanıp oynanmadığını ortaya çıkarabilecek nitelikte olmasına rağmen bu kayıtların dosyaya kazandırılmadığı görülmektedir. Bundan başka, aracın satıştan önce motorunun açılıp açılmadığı ve araçta satış sonrası ortaya çıkan arızanın gizli ayıptan kaynaklanıp kaynaklanmadığı hususlarının bilimsel verilere dayalı olarak incelenmediği anlaşılmıştır....

                Şirketinin iş ve eylem birliği içinde hareket ederek km ile oynanmış ve motoru revize edilmiş ayıplı aracı sattıklarını savunmuştur. Dosya kapsamından, davalının araç bedelini aracı satın aldığı dava dışı şirket yerine birlikte hareket ettiği iddia edilen davacı şirkete ödediği ve davacının ticari ödemeyi kabul ederek ticari defterlerine kayıt ettiği anlaşılmaktadır. Ayrıca, muayene kayıtlarının aracın kilometresi ile oynanıp oynanmadığını ortaya çıkarabilecek nitelikte olmasına rağmen bu kayıtların dosyaya kazandırılmadığı görülmektedir. Bundan başka, aracın satıştan önce motorunun açılıp açılmadığı ve araçta satış sonrası ortaya çıkan arızanın gizli ayıptan kaynaklanıp kaynaklanmadığı hususlarının bilimsel verilere dayalı olarak incelenmediği anlaşılmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu