Somut olayda; uyuşmazlığın, taraflar arasındaki sözleşmeye aykırılıktan kaynaklandığı tartışmasızdır. Hal böyle olunca davada uyuşmazlığın çözümünde 506 sayılı Kanun hükümlerinin uygulama yeri olmadığı gibi, uyuşmazlığın bu Kanundan doğduğunu ortaya koyacak başkaca bir hüküm de mevcut değildir. Aksine, sözleşme hükümlerine aykırılıktan doğan bu davanın yasal dayanağı Borçlar Kanununun 96. ve devamı maddeleri olduğundan, davanın iş mahkemesinde değil, genel mahkemede görülmesi gerekir. Açıklanan sebeplerle, mahkemenin görevsizlik kararı vermesi gerekirken, işin esasına girerek yazılı gerekçeyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 26.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
-Somut olayda; uyuşmazlığın, taraflar arasındaki sözleşmeye aykırılıktan kaynaklandığı tartışmasızdır. Hal böyle olunca, davada uyuşmazlığın çözümünde 506 sayılı Kanun hükümlerinin uygulama yeri olmadığı gibi, uyuşmazlığın bu Kanundan doğduğunu ortaya koyacak başkaca bir hüküm de mevcut değildir. Aksine, sözleşme hükümlerine aykırılıktan doğan bu davanın yasal dayanağı Borçlar Kanununun 96. ve devamı maddeleri olduğundan, davanın iş mahkemesinde değil, genel mahkemede görülmesi gerekir. Açıklanan sebeplerle, mahkemenin görevsizlik kararı vermesi gerekirken, işin esasına girerek, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar vermiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, taraflar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek hâlinde davalıya iadesine, 29.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda; uyuşmazlığın, taraflar arasındaki sözleşmeye aykırılıktan kaynaklandığı tartışmasızdır. Hal böyle olunca davada uyuşmazlığın çözümünde 506 sayılı Kanun hükümlerinin uygulama yeri olmadığı gibi, uyuşmazlığın bu Kanundan doğduğunu ortaya koyacak başkaca bir hüküm de mevcut değildir. Aksine, sözleşme hükümlerine aykırılıktan doğan bu davanın yasal dayanağı Borçlar Kanununun 96. ve devamı maddeleri olduğundan, davanın iş mahkemesinde değil, genel mahkemede görülmesi gerekir. Açıklanan sebeplerle, Mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar vermiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 28.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda; uyuşmazlığın, taraflar arasındaki sözleşmeye aykırılıktan kaynaklandığı tartışmasızdır. Hal böyle olunca davada uyuşmazlığın çözümünde 506 sayılı Kanun hükümlerinin uygulama yeri olmadığı gibi, uyuşmazlığın bu Kanundan doğduğunu ortaya koyacak başkaca bir hüküm de mevcut değildir. Aksine, sözleşme hükümlerine aykırılıktan doğan bu davanın yasal dayanağı Borçlar Kanununun 96. ve devamı maddeleri olduğundan, davanın iş mahkemesinde değil, genel mahkemede görülmesi gerekir. Açıklanan sebeplerle, Mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar vermiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, taraflar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. S O N U Ç: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davalıya iadesine, 25.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/672 Esas KARAR NO : 2021/782 DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 16/10/2021 KARAR TARİHİ : 05/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından davalı şirket aleyhine ... 22.İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyası ile davalının 03/01/2012 tarihli sözleşmeye aykırı olarak nakde çevirdiği teminat mektubu bedelinin iadesine yönelik takip başlattığını, davalı şirketin iş bu takibe itirazı üzerine takibin durduğunu, itiraz üzerine iş bu davayı ikame ettiklerini beyan ederek, öncelikle davalı yan ile müvekkili şirket arasında ... 8 Asliye ticaret mahkemesinin ... esas (bozma öncesi ... E. ... K) ve Birleşen ... 30 Asliye Ticaret Mahkemesinin ...Esas ve ... 12 Asliye Ticaret Mahkemesinin......
Eldeki davada, dosya kapsamına göre, davalı Kurum ile davacı arasında Özel Sağlık Hizmetleri Sunucularından Sağlık Hizmeti Satın Alma Sözleşmesi imzalandığı, Kurumca davacı şirkete sözleşmenin 7.8.1. maddesine aykırılığı nedeniyle 11.1.2. maddesine göre cezai şart uygulandığı, davanın da bu nedenle açıldığı, sözleşme hükümlerine aykırılıktan kaynaklanan bu davanın yasal dayanağının 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 112. maddesi (818 sayılı Borçlar Kanununun 96. maddesi) ve devamı maddeleri olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, davanın iş mahkemesinde değil, genel mahkemede görülmesi gerektiğinin kabulü gerekir. Açıklanan sebeplerle, davanın asliye hukuk mahkemesi sıfatıyla görülmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde; davacı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....
Eldeki davada, dosya kapsamına göre, davalı Kurum ile davacı .... arasında 09.01.2009 tarihli ... imzalandığı, Kurumca davacı şirkete Sözleşmenin 3.1.14. numaralı bendine aykırılığı nedeniyle 5.1.10. maddesine göre göre cezai şart uygulandığı, temyize konu davanın da bu nedenle açıldığı, sözleşme hükümlerine aykırılıktan kaynaklanan bu davanın yasal dayanağının 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 112. maddesi (818 sayılı Borçlar Kanununun 96. maddesi) ve devamı maddeleri olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, davanın iş mahkemesinde değil, genel mahkemede görülmesi gerektiğinin kabulü gerekir. Açıklanan sebeplerle, mahkemenin görevsizlik kararı vermesi gerekirken, işin esasına girerek yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar vermiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde; davalı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....
nin rekabet yasağına aykırılıktan dolayı dava açamayacağını, taraflar arasında akdedilmiş rekabet yasağı sözleşmesinde Borçlar Kanunu'nun 348. ve müteakip maddelerinde yazılı şartların gerçekleşmemiş olduğunu, geçersiz sözleşmeye davalı olarak davacının bir talepte bulunamayacağını belirterek, davanın reddini talep etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2024/57 KARAR NO : 2024/525 DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 16/01/2024 KARAR TARİHİ : 25/06/2024 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: ---- temini hakkında, müvekkil şirket ile -----arasında 25.06.2021 tarihli --- Temin Sözleşmesi imzalandığını, ----- Sözleşmeye ekli 05.07.2021 tarih ve ----- referans no’lu teklifi uyarınca cihazların devreye alınması ve garanti altına alınması dahil şantiye teslim fiyatı olarak toplam 960.000USD+KDV üzerinden anlaşma yapıldığını, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanma süresi ve kapsamı başlıklı 3....
ASLİYE TİCARET MAHKEMES ESAS NO : 2021/782 Esas KARAR NO : 2022/210 DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 12/12/2021 KARAR TARİHİ : 31/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkili --- ---- -- verdiğini, bahse konu sözleşme kapsamında taraflar arasında devam eden -- ilişkisi bulunduğunu, davalı şirket tarafından gönderilen -- ile haksız ve hukuka aykırı şekilde feshedildiğini, sistemlere erişiminin davalı şirket tarafından haksız olarak engellenmesi dolayısıyla müvekkili müşterileri ile akdetmiş olduğu sözleşmeler kapsamında yerine getirmesi gereken yükümlülüklerini ifa edememiş ve bu kapsamda zarara uğradığını, davalı şirket, müvekkil vesilesiyle girmiş olduğu -- ulaşmak sureti ile yer edinmesi akabinde, Müvekkilin ticari itibarını zedeleyecek biçimde gerçekleştirdiği fesih dolayısıyla hem maddi hem manevi zararına sebebiyet...