Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

alması için makul süre verilmesi hususunu içeren ihtar keşide edilmesi gerektiği, bu ihtara rağmen ruhsat alınmaz ise tüm arsa sahiplerince sözleşmenin feshi ihtarı tanzim edilebileceği, bu hususlara uyulmadığı ve kısa süre sonra da taşınmaz satılarak sözleşmenin ifasının imkansız hale getirildiği, makul sürede ruhsat alınmamış olsa bile taşınmazın satıldığı tarihte sözleşmede öngörülen inşaat süresi dahi dolmadığından davacının tazminat istemekte haklmı olduğu, kaçırılan fırsatlara ilişkin meydana gelen zarar ispatlanamadığından bu talebin reddi gerektiği belirtilerek, davanın kısmen kabulü ile yapılan masraflar nedeniyle 1.000,00 TL, mahrum kalınan kar nedeniyle 5.000,00 TL olmak üzere toplam 6.000,00 TL'nin davalılardan 1/2'şer oranda tahsiline, sair taleplerin reddine karar verilmiştir.Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir.Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.Mahkemece, davalı arsa sahiplerinin sözleşmeye konu taşınmazı satmak suretiyle...

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih : 05/12/2006 No : 103/494 Taraflar arasındaki karşılıklı tazminat-alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı esas davanın reddine karşı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı-karşı davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirket tarafından davalılara 24.07.2003 tarihli sözleşmeyle ... motoru satıldığını, ayrıca sözleşmenin 2.maddesi gereğince başka bir motorun 15 gün için kiraladığını, davalının bu kira sözleşmesinden doğan 1557.48 TL ile 24.07.2003 tarihli sözleşmenin feshinden kaynaklanan 2973.60 TL olmak üzere toplam 4531.08 TL'den müvekkili şirketin gerçek borcu çıkarıldıktan sonra kalan 2331.08 TL’nin davacıya ödenmesini talep ve dava etmiştir....

      K ) Somut olayda, davacının eşya zararının oluşması manevi tazminat istemesini haklı kılmaz. İlk derece mahkemesi tarafından manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi yerindedir." şeklinde karar verilmiştir. Dolayısı ile huzurdaki davada da davacı vekili sözleşmenin haksız feshinden dolayı manevi tazminat talep etmiş ise de, olayda manevi tazminat talep şartları davacı bakımından oluşmamış ve dahi davacının manevi tazminat talep hakkı ve bu talebini haklı kılacak olgular da ispatlanamamıştır. Bu nedenle manevi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın sözleşmenin haksız feshinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 25/06/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın kiralanan taşınmaza ilişkin sözleşmenin feshinden kaynaklanan tazminat davasından doğmasına, tarafların sıfatına ve hükmün Sulh Hukuk Mahkemesince verilmiş olmasına göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 3.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 17.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit-Tazminat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit ve tazminat davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava kiracı tarafından kiraya verene karşı açılan sözleşmenin haksız yere feshedilmesi nedeniyle bakiye süreye ilişkin kira bedelinin iadesi, kira borcu için verilen senet nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti, kazanç kaybı ile faydalı ve zorunlu masraf alacağı istemine ilişkindir....

              menfi zarar ve cezai şart talepleri konusunda yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur....

                TL'nin fahiş olduğunu, hem müspet hem de menfi zararın istenemeyeceğini, manevi tazminat talebinin haksız olduğunu belirterek davanın reddini savunmuş, karşı davasında ise; davacı-karşı davalı tarafından keşide edilen toplam 10 adet 350.000,00 TL bedelli çeklerin ödememesinden dolayı sözleşmenin 15....

                  Davalı vekili, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 30.10.2013 tarihinde sona erecek olması nedeniyle davacıdan alınan yeni fiyat teklifinin yüksek olması hasebiyle sözleşmenin yenilenmeyeceğinin, 01.01.2014 tarihi itibariyle sözleşmenin sonlandırılmak istenildiğinin davacıya bildirildiğini, davacının sözleşmenin 30.10.2013 tarihinde sona ereceğinden bahisle, resmi kurumlar ve yasalar karşısında sıkıntıya düşmemek bakımından sözleşmenin yenilenmesi gerektiğini belirterek müvekkil şirketi temsile ve imzaya yetkisi dahi bulunmayan şirket çalışanı Seda Yaprak'tan imza almak suretiyle sözleşmenin oluşturulduğunu, davacının sözleşmenin feshi ile nasıl bir zarar meydana geldiğini ispat etmesi gerektiğini, sözleşmenin 9-d maddesi davacının tazminat talep edemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir....

                    İnceleme kapsamı; ''A)Davacının sözleşmenin feshinden itibaren aynı koşullarla iş bulabilmesi için gereken sürenin Gaziantep ili piyasa koşulları gözetilerek denetime elverişli şekilde tespit edilmesine, B) (a) bendinde belirlenen süre için davacının elde edeceği kazancın dosyaya sunulu sözleşmenin 5. Maddesine göre hesaplanmasına, C) (b) bendinde hesaplanan ücretten davacının taşıma işi için yapacağı masrafların denetime elverişli şekilde hesaplanarak mahsubuna, D) Neticede davacının sözleşmenin feshinden itibaren uğradığı zarar varsa denetime elverişli şekilde hesaplanmasına,'' şeklinde belirtilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu