Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 10/12/2020 NUMARASI : 2017/473 Esas - 2020/387 Karar DAVA KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalı kurumun Karadon Müessesesi maden ocaklarında çalışmakta iken meslek hastalığı sonucu çalışma gücünü kayberek % 60 oranında malul kaldığını ve manevi zararlara uğradığını, davalı işverenin işyeri maden ocağında işçi sağlığı ve iş güveliği ile ilgili tedbirleri almamış olmasından, hastalığın ortaya çıkmasını ve ilerlemesini önleyici teknolojik ve tıbbi koşulları gerçekleştirmemiş olmasından, periyodik muayeneleri zamanında yapmamasından, taş ve kömür tozu intişarını önleyici, yer altı rutubet, gaz ve hava cereyanlarından koruyucu tedbirleri almamış olmasından meydana geldiğini, davacının maluliyeti nedeniyle büyük acı ve üzüntü duyduğunu, bundan sonra da duymaya devam edeceğini ileri sürerek fazlaya dair talep ve dava hakları...

Meslek hastalığı sonucu davacının çalışma gücünü % 32,2 oranında kaybetmesi nedeniyle; 26/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararındaki esaslar da dikkate alınarak davacı lehine manevi tazminat takdir edilmesi gerekmekle birlikte davacı tarafından açılan Zonguldak 4.İş Mahkemesinin 2002/560 Esas 2003/141 Karar sayılı dosyasında davacıya %38,98 meslek hastalığı maluliyeti nedeniyle manevi tazminat ödenmesine karar verilmiş olması ve bu kararın da kesinleşmesi nedeniyle davacının %32,2 maluliyete ilişkin manevi tazminata dair ek davasının reddine karar verilmiştir. " gerekçesiyle; -Davanın KABULÜNE, işbu dava dosyası ile birleştirilen Zonguldak 2....

Anılan maddeye göre iş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalının sürekli iş göremezlik gelirine hak kazanacağı, iş kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli iş göremezlik hallerinde meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının belirlenmesine ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiştir....

    Hangi hallerin meslek hastalığı sayılacağı, iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesinin şekli ve içeriği, verilme usulü ile bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esaslar, Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikte düzenlenir. Yönetmelikte belirlenmiş hastalıklar dışında herhangi bir hastalığın meslek hastalığı sayılıp sayılmaması hususunda çıkabilecek uyuşmazlıklar, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanır." hükümlerine yer verilmiştir. Diğer taraftan, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 58'inci ve 95’inci maddesinde meslekte kazanma gücü ve malûl sayılmayı gerektirecek hastalık veya arızanın bulunup bulunmadığının tespitinde izlenecek yol açıklanmıştır....

    Sigortalının mesleğini icrası sırasında sürekli tekrarladığı faaliyetlerden dolayı ya da icra edilen işin niteliği veya işin şartları nedeniyle mesleği ile bağlantılı olarak meydana gelen hastalıklar da sosyal güvenlik sistemi içerisinde bir sosyal risk olarak kabul edilmekte ve bu hastalıklar meslek hastalığı olarak nitelendirilmektedir. İş kazası ani bir olay olmasına karşın meslek hastalığı, belirli bir zaman dilimi içerisinde tekrarlanan bir sebeple oluşmaktadır. Meslek hastalığı, işin nitelik ve yürütüm şartlarından dolayı ya da işyerinin durumu dolayısıyla yavaş yavaş ortaya çıkan bir sağlık sorunudur....

    İSTİNAF BAŞVURUSU: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; -Hüküm altına alınan manevi tazminat yönünden istinaf sebepleri, müvekkilin tespit edilen meslek hastalığı maluliyeti nedeniyle büyük acı ve üzüntü duyduğunu, yıprandığını, buna karşılık mahkeme tarafından hüküm altına alınan manevi tazminat miktarı çok az olduğunu, manevi tazminatın amacı zenginleşme kaynağı olmayıp, duyulan acı ve üzüntüleri bir nebze olsun hafiflettiğini, mahkeme tarafından hüküm altına alınan manevi tazminat miktarı değil zenginleşme, duyulan acı ve üzüntüleri hafifletmekten çok uzak olduğunu, -Müvekkilin maluliyetinin %60 gibi yüksek bir oranda olması, paranın satın alma gücü, ekonomik şartlar, kusur durumu dikkate alındığında hüküm altına alınan manevi tazminat miktarı çok az olduğunu, bu nedenle mahkeme kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurma zorunluluğu hasıl olduğunu, -Hüküm altına alınan maddi tazminat yönünden, -Uğranılan kazanç kayıpları nedeniyle yapılan hesap müvekkilin gerçek zararını yansıtmadığını...

    Maddesine göre davaya konu olayın meslek hastalığı olduğunu tespit ettiğini, davacının İstanbul Meslek Hastalıkları Hastanesi'ne başvurması neticesinde İstanbul SGKB Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünce ''....Sigortalıda silikozis meslek hastalığı olduğuna , lomber disk bozuklukları meslek hastalığı olduğuna , SNİK kaybı meslek hastalığı olduğuna ,MKGKO %0 olduğuna , yardıma muhtaç olmadığına ve kontrol muayenesi gerekmediğine ... '' karar verildiğini, -Bu karara davacı tarafından itiraz edildiğini, itiraz neticesinde SSYSK tarafından düzenlenen 4/11/2015 tarihli 82/11994 karar sayılı raporda davacı işçide p/s 1/1 düzeyinde pnömokonyoz meslek hastalığı olduğuna buna göre maluliyet oranının % 0 olduğuna , SNİK hastalığının mesleki olduğuna ve maluliyet gerekmediğine, Lomber disk bozukluğu hastalığının mesleki olduğuna ve maluliyet gerekmediğine, omuz tendinit hastalığının mesleki olduğuna ve düzeltme kaydıyla %20 maluliyet oranına, başka birinin sürekli bakImına muhtaç durumda olmadığına, kontrol...

    Diğer yandan davacı tarafından rahatsızlığının meslek hastalığı olduğunun tespiti talebiyle dava açılmış ve ... İş Mahkemesinin 1998/158 Esas, 2001/18 Karar sayılı, 20.02.2001 tarihli kararı ile hastalığının meslek hastalığı olduğuna karar verilmiş, karar Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 2001/2860 Esas, 2001/3079 Karar sayılı, 19.04.2001 tarihli ilamı ile onanmıştır. Mahkemece ... Kurumu raporları esas alınarak hüküm kurulmuş ise de davacının rahatsızlığının meslek hastalığı olduğuna dair kesin hüküm bulunduğundan o tarih itibariyle davacının meslek hastalığına yakalandığı kabul edilmelidir. ... Genel Kurulu evrak üzerinden inceleme yapmış olduğundan hangi rapor esas alınarak karar verildiği, raporun tarihi, rapor tarihinin daha sonraki bir tarih olup olmadığı, söz konusu bu rapor tarihi itibariyle mi meslek hastalığı olmadığı yönünde görüş bildirildiği, ölüm tarihine kadar iyileşme olup olmadığı araştırılmalıdır....

      GEREKÇE:Dava rücuen tazminat istemine ilişkindir. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun “İş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık bakımından işverenin ve üçüncü kişilerin sorumluluğu” başlığını taşıyan 21. maddesinin birinci fıkrası, sigortalıya ya da ölümü halinde hak sahiplerine bağlanan gelirler ile yapılan harcama ve ödemelerin işverenden rücuan tahsili koşullarını düzenlenmiş olup; işverenin sorumluluğu için, zarara uğrayanın sigortalı olması, zararı meydana getiren olayın iş kazası veya meslek hastalığı niteliğinde bulunması, zararın meydana gelmesinde işverenin kastının veya sigortalının sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketinin ve bu hareket ile meydana gelen iş kazası ve meslek hastalığı arasında illiyet bağının bulunması gerekir....

      DEĞERLENDİME VE GEREKÇE: İşbu dava meslek hastalığı nedeniyle rücuen tazminat istemine ilişkindir. HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucunda; Davacı kurum, sigortalısının davalı işyerinde çalışması nedeniyle yakalanmış olduğu meslek hastalığı nedeniyle sigortalıya bağlanan gelir ile ödenen tedavi masrafının davalı işverenden rücuen tahsili talebiyle açtığı davada mahkemece davanın reddine karar verilip, hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir....

      UYAP Entegrasyonu