Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; “Dava ; meslek hastalığı iddiası ile maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Davacının mahkememize açtığı davası ile meslek hastalığı nedeniyle maddi ve manevi tazminat talep ettiği, davacının meslek hastalığının tespiti istemine ilişkin bir talebinin bulunmadığı, meslek hastalığı nedeniyle uğranılan maddi ve manevi tazminatın işverenden talep edilmesinin gerektiği, davalı T3nın meslek hastalığı nedeniyle maddi ve manevi tazminattan sorumluluğunun bulunmadığı anlaşıldığından davacı T1 davalı T3 yönünden açtığı davasının pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.” gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Karara karşı davalı SGK vekili istinaf yoluna başvurmuştur. ....

Dava, meslek hastalığına dayalı maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. 5510 sayılı Kanunun 14. maddesine göre; Meslek hastalığı, sigortalının çalıştığı veya yaptığı işin niteliğinden dolayı tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütüm şartları yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, bedensel veya ruhsal engellilik halleridir. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun 3. maddesinde ise meslek hastalığı, mesleki risklere maruziyet sonucu ortaya çıkan hastalık” olarak tanımlanmıştır. Sigortalının mesleğini icrası sırasında sürekli tekrarladığı faaliyetlerden dolayı ya da icra edilen işin niteliği veya işin şartları nedeniyle mesleği ile bağlantılı olarak meydana gelen hastalıklar da sosyal güvenlik sistemi içerisinde bir sosyal risk olarak kabul edilmekte ve bu hastalıklar meslek hastalığı olarak nitelendirilmektedir. İş kazası ani bir olay olmasına karşın meslek hastalığı, belirli bir zaman dilimi içerisinde tekrarlanan bir sebeple oluşmaktadır....

İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 24/02/2022 NUMARASI : 2017/484 Esas - 2022/72 Karar DAVA KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili T1 un, davalı T3 A.Ş....

Davalı vekili 23/01/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını, davanın mükerrer olduğunu, fazlaya ilişkin haklar saklı tutulup açılan davada tazminat miktar ve niteliğinin açık olarak belirtilmediğini, meslek hastalığının kurum işyeri çalışmalarından doğmadığını, Sosyal Güvenlik Kurumunun tek taraflı meslek hastalığı tespitinin müvekkili bağlayıcı olmadığını, meslek hastalığı maluliyet tespitlerinde Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu ve Adli Tıp Kurumunun yetkili olduğunu, meslek hastalığının doğmasında müvekkilin kasıt veya ihmalinin bulunmadığını, kurum maden ocaklarında meslek hastalıklarının önlenmesi için işçi sağlığı mevzuatının gerektirdiği her türlü teknik ve tıbbi önlemi aldığını, meslek hastalıklarının nitelikleri gereği ne kadar önlem alınırsa alınsın önlenemeyen hastalıklardan olduğunu, davacının olay sonucu efor kaybının olmadığını, meslek hastalığının oluşumunda davacının müterafik kusuru ile kaçınılmazlık durumunun zarar hesabında dikkate...

Anılan maddenin birinci fıkrası hükmü, sigortalıya ya da ölümü halinde hak sahiplerine bağlanan gelirler ile yapılan harcama ve ödemelerin işverenden rücuan tahsili koşulları düzenlenmiş olup; işverenin sorumluluğu için, zarara uğrayanın sigortalı olması, zararı meydana getiren olayın iş kazası veya meslek hastalığı niteliğinde bulunması, zararın meydana gelmesinde işverenin kastının veya sigortalının sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketinin ve bu hareket ile meydana gelen iş kazası ve meslek hastalığı arasında illiyet bağının bulunması gerekir. Buradan, işverenin, işçilerin sağlığını koruma ve iş güvenliğine ilişkin mevzuatın kendisine yüklediği, objektif olarak mümkün olan tüm tedbirleri alma yükümlülüğünü yerine getirmemesi ve bu nedenle iş kazası veya meslek hastalığı şeklinde sosyal sigorta riskinin gerçekleşmesi halinde, kusur esasına göre meydana gelen zararlardan Sosyal Güvenlik Kurumuna karşı rücuan sorumlu olduğu sonucu çıkarılmaktadır....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davada zamanaşımı olduğunu, maluliyet tespitinin SGK tarafından tek taraflı yapıldığını, meslek hastalığı tespitlerinin 506 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olmadığı gibi müvekkili kurum açısından da bağlayıcı olmadığını, meslek hastalığı oluşumunda müvekkili kurumun herhangi bir kusuru bulunmadığını, maddi tazminat hesabında PMF cetvelinin esas alınmaması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 24/09/2020 NUMARASI : 2018/375 ESAS, 2020/239 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Meslek Hastalığı Sebebiyle Açılan) KARAR : I. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin murisi İsmail Demirci'nin davalı işverene ait işyerinde çalışmakta iken meslek hastalığına yakalanarak malul kaldığını, bu hastalığın ilerlemesi sonucu 06/02/2018 tarihinde vefat ettiğini, müvekkilinin, eşinin meslek hastalığından ölümü nedeni ile desteğini yitirdiğini, maddi zarara uğradığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1,00 TL maddi tazminatın ölüm tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 26/05/2022 NUMARASI : 2015/54 ESAS 2022/403 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) KARAR : Davacı vekilinin 30.01.2015 tarihli dava dilekçesinde özetle: Müvekkilin 17/01/2008 tarihinden itibaren davalı iş yerinde kesintisiz bir şekilde çalıştığını, Davalı Ece Banyo’ya ait Çorum’da bulunan fabrikada Ece markası adı altında seramik, klozet, lavabo vb. üretimi işinde tamir, kuru rötuş, çapak alma ve zımparalama işi yaptığını, müvekkilinin işyerinde çalışmaya başladığında hiçbir rahatsızlığının olmadığım, son derece sağlıklı bir insan olduğunu, müvekkilin rahatsızlanması ve iş yerindeki arkadaşlarına silikozis hastalığı teşhisi konulması üzerine müvekkilinin Ankara Meslek Hastalıkları Hastanesine 26/06/2014- 01/07/2014 tarihleri arası yatarak sağlık kuruluna girdiğini, 17/07/2014 tarihinde silikozis ILO P/Q 1/2 Solvent etkilenmesi, Boynuzlaşma ve Nazırlaşmalar (kallus) tanıları konularak tozsuz ve dumansız ortamda...

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava ; meslek hastalığı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucunda; Davacının ,15.04.2005 tarihinden 30.04.2014 tarihine kadar davalı işyerinde çalıştığı anlaşılmıştır. Davacı , Kocaeli 1. İş Mahkemesi'nin 2014/613 Esas sayılı dosyası ile maluliyetin tespiti talep etmiş , davacıda ki karpal tünel sendromu arızasının meslek hastalığı olduğunun tespitine karar verilmiş, bu karar Bölge Adliye Mahkemesi ve Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşmiştir. Kusur oranının tespiti bakımından alınan 29.10.2019 bilirkişi heyet raporunda davalı iş yerinin, karpal tünel sendromu rahatsızlığının meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir....

    Maddesi uyarınca, meslek hastalığı sonucu maddi bir zarara uğrayan işçi tarafından açılan tazminat davasında işverenin tazminatla sorumlu tutulabilmesi için, sorumluluğa ilişkin sorumluluk hukukunun genel koşullarının oluşması gerektiği tartışmasızdır. Bunlar; eylem, zarar, uygun illiyet bağı, kusur ve hukuka aykırılıktır. ( TBK. Md. 49 vd. , 114, 116, 417) 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 6. ve HMK 190, 191 ve devam eden maddeleri gereğince genel ispat kuralları doğrultusunda ispat yükü zarar verildiğini ( zarar, miktarı, zararlandırıcı eylemin davalıdan kaynaklandığına dair) iddia eden davacı taraftadır. Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı tarafça meslek hastalığı iddiası ispatlanmadığından davalı dsi aleyhine açılan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    UYAP Entegrasyonu