e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalı ... şirketince düzenlenen sigorta poliçesi manevi tazminatı kapsamadığından ZMMS sigortacısı olan davalı ...Ş. hakkındaki manevi tazminat talebin reddine, davalı ... şirketince düzenlenen sigorta poliçesi manevi tazminatı kapsamadığından kasko sigortacısı olan davalı ...Ş. hakkındaki manevi tazminat talebin reddine; davacı ...'nun maddi tazminat talebini reddine, davacı ...’nun manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile tarafların ekonomik ve sosyal durumu ile olayların akışı gözetilerek takdiren 10.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 23/01/2013 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalılar Al-Ga İnş. Taah. San. ve Tic. A.Ş. ve ...'dan ortaklaşa ve dayanışmalı olarak alınıp davacı ...'...
Dava, trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi (TBK. md. 56) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önüne alarak manevi tazminat adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarının adalete uygun olması gerekir. Tazminatın amacı zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmaktır. Somut olayda, tarafların kusur oranı, ekonomik ve sosyal durumu, davacının yaralanma derecesi, duyulan acı gibi nedenler dikkate alındığında, davacı için hükmedilen manevi tazminat miktarı, duyulan acıyı, çekilen sıkıntıyı hafifletebilecek düzeyde değildir. Hükmedilen manevi tazminat miktarı az olup, daha üst düzeyde manevi tazminat takdiri gerekir....
Maddesinde, manevi tazminat davalarında avukatlık ücretinin, hüküm altına alınan miktar üzerinden nispi olarak hesaplanacağı, davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına nispi vekalet ücretinin, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemeyeceği, manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda ise; manevi tazminat açısından vekalet ücretinin ayrı bir kalem olarak hükmedilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Somut olayda, davacıların reddedilen manevi tazminat talepleri üzerinden hesaplanan red vekalet ücretinin davacılar lehine hüküm altına tutarı geçmeyecek şekilde 9.650,00 TL olarak belirlenmesi gerekirken hükmün C-12 bendinde 6.950,00 TL olarak belirlenmesi hatalı olmuştur. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı ....'ın bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmelidir....
KARAR 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere, temyizin kapsamı ve temyiz nedenlerine göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava 17.07.2009 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu % 21,00 oranında sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece maddi tazminat isteminin kabulüne, manevi tazminat isteminin ise reddine karar verilmiş ve bu karar süresinde davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemenin maddi tazminat isteminin kabulü ile manevi tazminat isteminin reddine ilişkin kararı isabetlidir. Ancak manevi tazminat isteminin reddi nedeniyle davalı yararına avukatlık ücretinin tayininde hataya düşüldüğü görülmektedir....
Hükmedilen manevi tazminat miktarı az olup daha üst düzeyde manevi tazminat takdiri gerekir. 3-Davacı vekili dava dilekçesi ile maddi ve manevi tazminat olarak ayrı ayrı isteminde bulunmuş, mahkemece de taleplerin kısmen kabulüne karar verildiğine göre, kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine kabul edilen maddi ve manevi tazminat miktarlarına göre ayrı ayrı AAÜT hükümleri uyarınca avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken aksi düşünce ile tek avukatlık ücretine hükmedilmesi isabetli değildir. SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 ve 3 numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 6.12.2011 gününde oybirliği ile karar verildi....
un vefat ettiğini, davalıların tam kusurlu olduklarını belirterek davacılar için ayrı ayrı 5.000,00'ar TL.maddi, 40.000.00'ar TL. manevi tazminat olmak üzere toplam 135.000.00 TL. tazminatın davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesiyle davacı ... için maddi tazminat talebini 43.825,71 TL.ye yükseltmiştir. Davalılar vekili, kazanın meydana gelmesinde davalıların kusuru bulunmadığını, talep edilen manevi tazminatın fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı ... şirketi vekili, ... plakalı aracın müvekkili şirkete zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limitleri dahilinde olduğunu, manevi tazminat taleplerinin poliçe teminatı dışında kaldığını, sigorta şirketinin temerrüde düşürülmediğini savunmuştur. Mahkemece, davacı ...'...
Davacı, davalı sürücünün kusuruyla meydana gelen trafik kazası sonucu yaralandığını belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalılar, manevi tazminata mahsuben davacıya 5.000,00 TL ödendiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Yerel mahkemece; kusur durumu, oluşan elem ve ıstırabın derecesi, tarafların sosyal ve mali durumları nazara alınarak 5.000,00 TL manevi tazminat takdir edilerek manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davaya konu olay nedeniyle uğranılan manevi tazminat miktarı mahkemece; kazanın oluşu ve dosya kapsamı değerlendirilerek 5.000,00 TL takdir edilmiştir. Davacı vekili 07/02/2012 tarihli duruşmada davalı ...'den manevi tazminata mahsuben 5.000,00 TL alındığını belirtmiştir....
a verilmesine; fazlaya ilişkin taleplerin reddine, karar verilmiş, hüküm taraflarça temyiz edilmiştir. 1- Davalıların temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacıların temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede; Dava, doktor kusuru nedeniyle oluşan zarardan dolayı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece manevi tazminat yönünden istemin kısmen kabulüne karar verilmişse de; 22.6.1966 tarihli 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında, manevi tazminat tutarını etkileyen özel hal ve şartlar belirtilmiş olup, manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, amacı, mamelek hukukuna ilişkin bir zararın karşılanması da değildir....
İdari Dava Dairesinin kararında ise; kira gelir kaybı isteminin tamamının reddedildiği ve manevi tazminat isteminin de 10.000 TL'sinin kabulüne karar verildiği dikkate alındığında, reddedilen kira gelir kaybının 36.000 TL; manevi tazminat miktarının da 40.000 TL olarak belirtilmesi gerekirken, kararın sonuç kısmında, reddedilen kira gelir kaybının sehven 35.000 TL, manevi tazminat isteminin de sehven 45.000 TL olarak belirtildiği görülmektedir....
Bu itibarla, Bölge İdare Mahkemesince, İdare Mahkemesinin manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne ilişkin kısmı yönünden davalı idarenin istinaf isteminin reddine karar verilmesi neticesinde davacıların toplam 250.000,00 TL manevi tazminat istemlerinin İdare Mahkemesince reddedilen 180.000,00 TL'si üzerinden hüküm kurulması mümkün iken, davacıların toplam 200.000,00 TL manevi tazminat isteminin kabulüne dair hüküm kurulmasında isabet bulunmamaktadır....