Anılan yasal düzenlemeler değerlendirildiğinde, mirasçılık belgesi verilmesi hakkındaki isteklerle, bu belgenin değiştirilmesi veya iptali davaları, kira sözleşmesine dayanan tahliye ve akdin feshi davaları ile bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalar dışında Sulh Hukuk Mahkemesince verilen hükümlerin onanması veya bozulmasına ilişkin kararlara karşı karar düzeltme isteminde bulunulamayacağı belirtilmiştir. Somut olayda davacı vekili Sulh Hukuk Mahkemesince verilen direnme kararının Hukuk Genel Kurulu tarafından bozulması kararına karşı karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Direnme kararına konu dava alacak istemine ilişkin olup, karar Bakırköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesince verilmiştir....
Somut olayda; davacı sigorta şirketinin sigortalısının halefi olarak açtığı davada, davacı sigortalısının maliki olduğu taşınmazı davalının 10/10/2017 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesine dayalı olarak kullandığı; davacı sigortalısı ile davalı arasındaki temel hukuki ilişkinin kira sözleşmesi olduğu, her ne kadar kira sözleşmesinde kiralayan sigortalı malik Yeliz Acar'ın annesi Safiye Acar ise de soruşturma dosyasında alınan beyanlara göre taşınmazı Yeliz Acar'ın kiralaması için annesinden rica da bulunduğu, annesi Safiye Acar'ın da taşınmazı kızından aldığı yetki ile kiraladığı, dolayısıyla Safiye Acar'ın kira sözleşmesi yapması hususunda yetkili temsilci olduğu ve sigortalı Yeliz Acar'ın kira sözleşmesinin tarafı olduğunun kabulü gerektiği anlaşılmıştır. Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; dava kira sözleşmesinden kaynaklandığından görevli mahkemenin Sakarya 2....
Davacı sigorta şirketi olup,davalıdan rücuen tazminat talebinin nedeni, davalı ... ile davacının sigortalısı arasındaki kira ilişkisinden kaynaklanmaktadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun sulh hukuk mahkemelerinin görevi başlıklı 4/(1-a) hükmü:“Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; Kiralanan taşınmazların,9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görürler” şeklindedir....
HUMK'nun 8/ll-1 madde ve fıkrasında İcra ve İflas Kanununun onuncu babında yer alan 269 ve 272 nci ve sonraki maddeleri hükümleri hariç olmak üzere, kira sözleşmesine dayalı her türlü tahliye, akdin feshi yahut tesbit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalara Sulh Hukuk Mahkemesinde bakılacağı hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, sözlü kira sözleşmesine dayalı olarak davalı aleyhine tahliye ve kira alacağı davası açılmıştır. Kira sözleşmesine dayalı her türlü tahliye ve bu dava ile birlikte açılan kira alacağı davalarına sulh hukuk mahkemelerinde bakılacağından, uyuşmazlığın ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 15.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi ise; uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklandığını belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 1086 Sayılı HUMK.'nun görev hususunu düzenleyen 8. maddesinin II/1 bendinde İcra ve İflas Kanununun onuncu babında yer alan 269 ve 272 nci ve sonraki maddeleri hükümleri hariç olmak üzere, kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi yahut tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davaların, dava konusu olan şeyin değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemelerinde görüleceği hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda ise davacı vekili, davalı paydaşın, müvekkilinin de paydaş olduğu taşınmazın tamamını ağaç dikmek suretiyle işgal ettiğini belirterek, elatmanın önlenmesi ile 250,00 TL ecrimisilin davalıdan tahsilini talep etiği ve tanıklar ile tarafların kira ilişkisi bulunduğuna dair beyanlarının bulumadığı nazara alındığında, ortada kira ilişkisinin varlığından söz edilemez....
Sulh Hukuk Mahkemesi ise, taraflar arasında kira ilişkisi olmadığı, davanın meni müdahaleye ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 1086 Sayılı HUMK.'nun görev hususunu düzenleyen 8. maddesinin II/1 bendinde İcra ve İflas Kanununun onuncu babında yer alan 269 ve 272 nci ve sonraki maddeleri hükümleri hariç olmak üzere, kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, aktin feshi yahut tesbit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davaların, dava konusu olan şeyin değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemelerinde görüleceği hükmüne yer verilmiştir....
reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava; trafik kazasından kaynaklanan rücuen tazminat talebi için başlatılan icra takibine karşı menfi tespit istemine ilişkindir.Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası'nda, sigortacının rücu hakkı, KTK'nin 95/2 maddesi ile ZMSS poliçesi genel şartlarında düzenlemeye tabi tutulmuştur....
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davalı yanca ödenmesi gereken tutarın davacı tarafından ödenerek, ödenen bu bedelin rücuen istendiği, davalının itirazının haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı, abone sıfatıyla dava dışı elektrik idaresine ödemek zorunda kaldığı elektrik tüketim bedelini aboneliğin bulunduğu yerde kiracı olarak bulunan kişiden rücuen tahsilini talep etmektedir. Dosyadaki kira sözleşmesine göre kiracının dava dış... Tarım Ürünl. Tic. Ltd. Şti. olduğu anlaşılmaktadır. Davalı anılan şirketin temsilcisi olmakla birlikte kira sözleşmesinin tarafı değildir. Bu durumda somut olayda davalıya husumet yöneltilemeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR ESAS NO : KARAR NO : HAKİM : KATİP : DAVACI : VEKİL : DAVALI : VEKİL : DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat) DAVA TARİHİ : 12/05/2017 KARAR TARİHİ: 20/09/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekili şirketin toplam 24 sigorta şirketinden oluşan 5363 sayılı Tarım Sigortaları Kanunun kapsamında kurulduğunu ve konusunun Devlet Destekli Tarım Sigortaları olan ... Sigortaları havuzunun işleticisi olduğunu, müvekkili şirketin dava dışı sigortalı ... 'na ait ait tarlalarda bulunan ürünleri ... ve .......
Bu nedenle, kira sözleşmesine dayanan bir dava sözleşmenin ifa olunacağı yer olan taşınmazın bulunduğu yerde açılabilir (m. 10). Bundan başka, taraflar kira sözleşmesine koyacakları bir yetki şartı ve ayrı bir yetki sözleşmesi (bkz. m. 17) ile başka bir yer mahkemesinin yetkili olduğunu kararlaştırabilirler. Ancak dikkat edilmesi gereken husus, 6100 sayılı Kanun ile getirilen bu yeni düzenlemede yetki sözleşmesinin sadece tacirler veya kamu tüzel kişileri arasında yapılabilecek olmasıdır. Zira, 1086 sayılı Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanununda yetki sözleşmesinin kimler arasında yapılacağı belirtilmediği için yetkinin kamu düzenine ilişkin olmadığı hallerde taraflar istedikleri mahkemeyi yetki sözleşmesi ile yetkili kılabilmektedirler. Olayda; ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi; tarafların yetki ilk itirazı ileri sürmemelerine karşın re'sen yetkisizlik kararı vermiştir....