Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nun görev hususunu düzenleyen 8. maddesinin II/1 bendinde İcra ve İflas Kanununun onuncu babında yer alan 269 ve 272 nci ve sonraki maddeleri hükümleri hariç olmak üzere, kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, aktin feshi yahut tesbit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davaların, dava konusu olan şeyin değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemelerinde görüleceği hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda,davanın 27.05.2011 tarihinde Asliye Ticaret Mahkemesinde açılmıştır. Kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkta, kira alacağına ilişkin istemin tahliye, akdin feshi yahut tespit davası ile birlikte yapılmadığı anlaşıllmıştır.Dava dilekçesinde dava değeri 120.892,84 TL olarak gösterilmiştir.HMK.'nın geçici 1. maddesi uyarınca görev konusu dava tarihine göre belirleneceğinden, uyuşmazlığın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....

    Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, işyeri paket sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklandığı ve sulh hukuk mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın haksız fiile dayalı tazminat davası olduğunu belirterek görevsizlik kararı vermiştir. Somut olayda uyuşmazlık 6102 sayılı TTK.nin 1472 (6762 sayılı TTK.nin 1301) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili isteminden ibarettir....

      Davacı, davalı kiralayanın kira sözleşmesine aykırı davranması nedeniyle uğradığı zararın tazminini istemektedir. Sözleşmeye dayanan davalarda zamanaşımı suresi BK.nun 125. maddesi gereğince 10 yıllık zamanaşımına tabi olup dava tarihi itibariyle zamanaşımı dolmamıştır. Mahkemece zamanaşımı defi’nin reddi ile iddia ve savunma çerçevesinde işin esasının incelenerek sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın zamanaşımı nedeniyle reddi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 29.12.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Somut olayda, davacı ... şirketi olup davalıdan rücuen tazminat talebinin nedeni, davalı ile davacının sigortalısı arasındaki kira ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Bu durumda mahkemece davanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun yürürlük tarihinden sonra açıldığı ve yukarıda belirtilen yasa hükmüne göre kira ilişkisine dayalı uyuşmazlıklarda, davanın HMK 114/1-c.maddesi gereğince görevsizlik nedeniyle HMK 115/2.maddesi gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. 2-Bozma neden ve şekline göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı görevsizliğe dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davacıya konut paket sigortalı evin kiracı olan davalıların kusuru sonucu meydana gelen yangında hasarlandığı ve poliçe bedelinin sigortalıya ödendiği, ödenen bedelin kusurlu davalılardan rücuen tahsili için başlatılan takibe itiraz edildiğini bildirerek başlatılan takibe vaki itirazın iptalini istemiştir. Davalı vekili, davaya cevap vermemiştir....

            Somut olayda, davacı ... şirketi olup davalıdan rücuen tazminat talebinin nedeni, davalı ile davacının sigortalısı arasındaki kira ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Bu durumda mahkemece davanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun yürürlük tarihinden sonra açıldığı ve yukarıda belirtilen yasa hükmüne göre kira ilişkisine dayalı uyuşmazlıklarda sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. 2-Bozma neden ve şekline göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir. ../......

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/527 Esas KARAR NO : 2021/343 DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) DAVA TARİHİ : 30/10/2020 KARAR TARİHİ : 21/04/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile dava --------- sözleşmesi ile ----- yapacağı taşımalarda karşılayacağı ----- alındığını, sigorta sözleşmesi------- sigorta poliçesi ile bağlandığını, ---- plakalı aracın bu taşıma için tahsis edildiğini----------sıralarında sürücü--------------istikametine doğru seyir halinde iken ----------önce orta reflüje çarptığını, sonrasında karşı şeride geçerek dava dışı ----- plakalı araca çarptığını, meydana gelen kaza sonucu sürücü ------- vefat ettiğini, sigortalı eşyanın zayi olduğunu, sigortalı eşyada zararın tespiti amacıyla --------kanunu uyarınca ekspertiz incelemesi yaptırıldığını, raporda sigortalı eşyada meydana gelen gelen...

                Davacı vekili dilekçesinde; davacının davalı ile imzaladığı 13.05.2008 başlangıç tarihli ve 8 yıllık kira sözleşmesi ile kiracı olduğu taşınmazda kira ilişkisi devam ettiği halde, davalının kira ödemeleri konusundaki birtakım sorunlar nedeniyle davacıdan mecuru tahliye etmesini istediğini, tahliye halinde ileride telafisi güç sorunlar çıkabileceğini belirterek; davacının kiracılığının tespiti ile muarazanını giderilmesini istemiştir. Mahkemece, keşfe ilişkin kesin süreye rağmen uyulmadığı gerekçesiyle, kesin süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. HUMK 8/2. maddesinde; yalnızca kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye aktin feshi yahut tespit (kira tespiti) davalarına, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalara dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesinde bakılacağı düzenlenmiştir. Açıklanan niteliği ve dayanağı itibariyle bu dava ve talep ise anılan fıkra kapsamına girmemektedir. HUMK.'...

                  Taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesi, 01-01-1997 başlangıç ve 31.12.1997 sona erme tarihli olup her yıl yenilenerek günümüze kadar devam ederek gelmiştir. Yani kısa sürelidir. Davacı kira bedelinin tespitini istemiştir.Gerek davacının talebi gerekse kiranın süresi dikkate alındığında talebin uyarlama olduğu kabul edilemez. Dava kira bedelinin tespiti davasıdır. HUMK.nun mad. 8/II-1'e göre; "Kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi yahut tesbit davalarına, bu davalarla birlikte açılmış 2007/6566-11079 kira alacağı ve tazminat davaları ile bunlara karşı açılmış davalara" Sulh Mahkemeleri bakmakla görevli kılınmışlardır. Her ne kadar, Sulh Hukuk Mahkemesince dava uyarlama davası olarak nitelendirilip, dava dilekçesinin görev yönünden reddi üzerine Asliye Hukuk Mahkemesince esastan incelenmiş ise de, bu karar temyiz edilmeden kesinleştiğinden Asliye Hukuk Mahkemesini bağlamaz....

                    Taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesi, 01-01-1993 başlangıç ve 31.12.1993 sona erme tarihli olup her yıl yenilenerek günümüze kadar devam ederek gelmiştir. Yani kısa sürelidir. Davacı kira bedelinin tespitini istemiştir.Gerek davacının talebi gerekse kiranın süresi dikkate alındığında talebin uyarlama olduğu kabul edilemez. Dava kira bedelinin tespiti davasıdır. HUMK.nun mad. 8/II-1'e göre; "Kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi yahut tesbit davalarına, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ile bunlara karşı açılmış davalara" Sulh Mahkemeleri bakmakla görevli kılınmışlardır. Her ne kadar Sulh Hukuk Mahkemesince dava uyarlama olarak nitelendirilip dava dilekçesinin görev yönünden reddi üzerine Asliye Hukuk Mahkemesince esastan incelenmiş ise de, bu karar temyiz edilmeden kesinleştiğinden Asliye Hukuk Mahkemesini bağlamaz....

                      UYAP Entegrasyonu