Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre otel ve tatil köyü sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/ son maddesi gereğince 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümün düzenleyen 21.01.2013 tarihli ve 2013/1 sayılı kararı ile trafik kazası ve sigorta hukuku ile ilgili olarak dairemize verilen işler : 1) Trafik kazasından kaynaklanan tazminat davaları (bedensel zarar ile ölümden kaynaklanan tazminatlar dahil) 2) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 1472. maddesinden (6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 1301. maddesi) kaynaklanan ve kasko sigortası ile ilgili rücuan tazminat davaları 3) Sigortalının kendi trafik kasko sigortasına, trafik sigortasının da kendi sigortalısına karşı açtığı tazminat davaları ile yolcu taşıma ilişkisi dahil sigortanın taraf olduğu her türlü cismani ve maddi zararlı trafik kazalarından doğan davalar...

    Aynı maddenin ikinci fıkrasında, mülkiyet hakkının nasıl korunacağı hükme bağlanmış, 730 ve 737. maddeleriyle de taşınmaz malikinin başkalarına zarar vermesinin önlenmesi hedeflenmiştir. Yapma, kaçınma, katlanma olarak özetlenebilecek bu sınırlamaların önemli bir bölümü TMK’nun "komşu hakkı" başlığı altında, 737 ile 750. maddelerinde düzenlenmiş, 751 ile 761. maddelerinde de yine malikin yapması ve katlanması gereken hususlar belirtilmiştir. Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat isteğine ilişkindir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat davalarında davalının kusuru aranmaz, zarar ile davalının eylemi arasında illiyet bağı bulunması yeterlidir. Öncelikle davacının uğramış olduğu zararın miktarının bilirkişi aracılığı ile tespit edilmesi, tazminatın bu zarara göre tayin ve takdir edilmesi gerekir. Hemen belirtmek gerekir ki, tazminat miktarı hiçbir zaman zararı aşamaz....

      Bu madde uyarınca zarar tehlikesi nedeniyle çok istisnai durumlarda dava açılırken, TMK’nun 738. maddesine dayanılarak açılan davaların çoğunluğu zarar tehlikesinin ortadan kaldırılmasına yöneliktir. Aksi halde, telafisi mümkün olmayan zararların doğmasına sebebiyet verilmiş olur. Mahkemece böyle durumlarda men ve yasaklama yönünde hüküm kurulabilir. Yapma, kaçınma, katlanma olarak özetlenebilecek bu sınırlamaların önemli bir bölümü TMK'nın "komşu hakkı" başlığı altında, 737 ile 750. maddelerinde düzenlenmiş, 751 ile 761. maddelerinde de yine malikin yapması ve katlanması gereken hususlar belirtilmiştir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat davalarında öncelikle davacının uğramış olduğu zararın miktarının bilirkişi aracılığı ile tespit edilmesi, tazminatın bu zarara göre tayin ve takdir edilmesi gerekir. Hemen belirtmek gerekir ki, tazminat miktarı hiçbir zaman zararı aşamaz....

      DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 17/03/2022 KARAR TARİHİ : 21/02/2023 KARAR Y.TARİHİ : 24/02/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 04/12/2019 tarihinde ...'nin sevk ve idaresindeki ... plakalı araç ile ... ili istikametinden ... ili yönüne seyir halindeyken, sürücülüğünü ...'in yaptığı ... plakalı araçla çarpışması sonucu çift taraflı ölümlü maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazanın meydana gelmesinde ...'...

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR TARİHİ: 27/04/2022 NUMARASI: 2015/1414 Esas - 2022/350 Karar DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) KARAR TARİHİ: 29/03/2023 Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 09/03/2015 tarihinde davalı ...'nün sevk ve idaresindeki ... plakalı aracın önce ... plakalı araca, sonrasında ... plakalı araca çarpması sonucunda trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin ... plakalı araçta yolcu olarak bulunduğunu ve yaralandığını, kaza sonrası hastaneye kaldırıldığını ve ameliyata alındığını, elleri ve bacaklarının felç geçirdiğini, kazanın oluşumunda müvekkilinin bir kusuru bulunmadığı ve yaptırılan kusur incelemesinde de davalı ...'...

          Davalı SBN Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davadan önce müvekkiline dava konusu zarar ile ilgili başvuru bulunmadığını, kazaya karışan 34 XX 848 plaka sayılı aracın müvekkiline ZMMS ile sigortalı olduğunu, müvekkilinin sigortalısının kazadaki kusuru oranında ve poliçede yazılı azami teminat limitleriyle sınırlı olarak sorumlu olduğunu, kusur tespiti yapılması, maluliyeti yönünden rapor alınması gerektiğini, bakıcı - tedavi giderleri ve manevi tazminat yönünden müvekkilinin sorumluluğu bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davalı Ergo Sigorta A.Ş....

          Maddesinde ise; " (1) Malik, kazı ve yapı yaparken----- taşınmazlara,---- tehlikeye düşürmek ya da üzerlerindeki tesisleri etkilemek suretiyle zarar vermekten kaçınmak zorundadır. (2) ---- hukuku kurallarına aykırı yapılan hakkında ----- ilişkin hükümler uygulanır." düzenlemesi yer almaktadır. Anılan düzenlemelere göre; bir kimsenin kendi taşınmazında yaptığı ----- nedeniyle ----- taşınmazına bir zarar vermiş veya onu zarara maruz bırakmışsa, bu zararın hoşgörü sınırlarını aşıp aşmadığını aramaya gerek yoktur. Küçük bir zarar doğmuş olsa dahi gerekli önlemlerin alınmasına karar verilmelidir. Bu özellik TMK'nun 737. Maddesi ile 738. Maddesi arasındaki önemli farklardan biridir. Diğer önemli fark ise genellik TMK'nun 737 maddesine göre zarar meydana geldikten sonra dava açılır. Zararın meydana gelmesinde, taşınmazında ---- veya inşaat yapan kimsenin kusurlu olup olmaması veya kasıtlı hareket edip etmemesi, bu tür davalarda etkili değildir....

            Yapılması gereken iş, konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişi kuruluna davalı yanın ticari defterleri üzerinde yeterli inceleme yaptırılıp varılacak uygun sonuca göre bir indirim yapılarak karar vermekten ibarettir. ” gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davalı şirketin artan oranda öz kaynaklarını arttırdığı, bozma ilamından sonra alınan bilirkişi raporunda hesaplanan cezai şartta %10 tenkise gidilerek 22.091,48 USD cezai şart takdir edilebileceği kanaatine itibar edilmediği, sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan 50.000,00 USD cezai şart miktarı takdirinin de davalının mahvına sebep olmayacağı ve sözleşmeye uygun olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile, sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan takdiren 50.000 USD, tonaj ihlalinden kaynaklanan 5.000 USD ve kâr kaybından kaynaklanan 45.589 USD olmak üzere toplam 100.589 USD’nin faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

              Söz konusu madde hükmüne göre "Malik, kazı ve yapı yaparken komşu taşınmazlara, onların topraklarını sarsmak veya tehlikeye düşürmek ya da üzerlerindeki tesisleri etkilemek suretiyle zarar vermekten kaçınmak zorundadır. Komşuluk hukuku kurallarına aykırı yapılar hakkında taşkın yapılara ilişkin hükümler uygulanır.” Bir kimsenin kendi taşınmazında yaptığı hafriyat veya inşaat nedeniyle komşusunun taşınmazına bir zarar vermiş veya onu zarara maruz bırakmışsa, bu zararın hoşgörü sınırlarını aşıp aşmadığını aramaya gerek yoktur. Komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat davalarında öncelikle davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığının tespit edilmesinden sonra varsa davacının uğramış olduğu zararın miktarının bilirkişi aracılığı ile tespit edilmesi, tazminatın bu zarara göre tayin ve takdir edilmesi gerekir. Hemen belirtmek gerekir ki, tazminat miktarı hiçbir zaman zararı aşamaz....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli hırsızlık, nitelikli mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet Gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanığın temyiz itirazı yerinde görülmediğinden reddiyle hükmün ONANMASINA, 2) Sanık hakkında kamu malına zarar vermek suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; Suça konu bakır levhaların hırsızlık yapmak amacıyla zorunlu olarak sökülmesi suretiyle malın aynına zarar vermekten ibaret eylemin bir bütün halinde hırsızlık suçunu oluşturacağı ayrıca mala zarar verme suçunun oluşmayacağının gözetilmemesi, Yasaya aykırı,...

                UYAP Entegrasyonu