"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasında görülen iflasın ertelenmesi davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin ........2012 gün ve 3151 Esas, 5957 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekilleri tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Davacı vekili, müvekkili şirketin 2004 yılında kurulduğunu, otomotiv serisi madeni yağ ürettiğini ve bu alanda tescil edilmiş markaları bulunduğunu, piyasadaki genel ekonomik kriz ve durgunluk, hammadde fiyatlarının artması, kurlardaki dalgalanmalar, bürokrasideki gecikmelerden kaynaklanan tahsilât sorunları, yapılan yeni yatırımların getirisini uzun vadede sağlayacak olmasına dayalı sermaye kaybı nedeniyle darboğaza girildiğini, iflas erteleme tedbirleri sayesinde bir yıl içinde borca batıklıktan kurtulabileceklerini ileri sürerek, iflasın bir yıl süreyle ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
yardımcı kaynak olarak farklı bir kaynak türünde kurulum yaptığı, söz konusu yardımcı kaynağın ayrı bir lisansı olmadığı için ayrı bir tesis olarak değil, lisans verilen ana kaynağın ünitesi olarak kabul edildiği, dolayısıyla ortada tek bir elektrik üretim tesisi bulunduğundan kurulacak yardımcı kaynağın lisansa dercedilen sahada kurulmasının ana kaynak ile de bütünlük sağlaması açısından önemli olduğu, hibrit üretim tesisi kurulumunda ana kaynak ile yardımcı kaynağın aynı sahada kurulmasının amaçlandığının anlaşıldığı, 10375 sayılı Kurul kararının dava konusu edilen maddesi kapsamında, yardımcı kaynağa dayalı üniteler için tahsis edilecek toplam gücün, başvurudaki talep gücünü geçmemek üzere, ana kaynağa dayalı ünitelerin toplam elektriksel kurulu gücünün %15'ini aşmamasına karar verildiği, Yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı üretim tesisi kurmak amacıyla alınan lisanslar kapsamındaki tesislere yönelik kapasite artışı başvurularına izin verilebilmesi için TEİAŞ ve/veya ilgili dağıtım...
Bir kimsenin kendi taşınmazında yaptığı hafriyat veya inşaat nedeniyle komşusunun taşınmazına bir zarar vermiş veya onu zarara maruz bırakmışsa, bu zararın hoşgörü sınırlarını aşıp aşmadığını aramaya gerek yoktur. Komşuluk hukukundan kaynaklanan el atmanın önlenmesi, eski hale getirilmesi ve tazminat davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, bu tür davalarda etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Komşu taşınmaza yönelen müdahaleden dolayı zarar gören kişi, taşınmazın maliki olmak zorunda değildir. Bu kimseler taşınmaz üzerinde sınırlı ayni hak veya şahsi bir hakka dayanarak zilyet sıfatına sahip olabilirler....
Ancak meslek odasından emsal ücret araştırması yapılmadan TÜİK verilerine itibar edilmesi isabetsiz olduğu gibi iş kazasından kaynaklanan maddi tazminat davalarında uygulanacak yasal faizin başlangıç tarihinin kaza tarihi olduğu gözden kaçırılarak gerekçede, hesap raporunda yapılan iskonto hesabından ayrı, ikinci bir iskonto hesabı yapılması da ayrıca hatalı olmuştur....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 27/12/2017 tarihinden sonra taşınmazda faaliyette bulunmadıklarını, bu hususun mahkemece yeterince araştırılmadığını, eksik belge ile inceleme yapıldığını, davacının Cumhuriyet savcılığına verdiği dilekçede toprak alınma tarihini 2017 yılının Şubat - Ağustos ayları olarak belirttiğini, dava dilekçesinde de bunu teyit ettiğini, davalının faaliyet izni kapsamında yaptığı işlemlerden bir zarar doğmadığını, bilirkişi raporlarındaki hesaplamaların denetime elverişsiz ve hatalı olduğunu, tazminat bedelinin taşınmaz bedelinden yüksek olduğunu ileri sürmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, haksız fiile dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/546 Esas KARAR NO : 2021/615 DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) DAVA TARİHİ : 24/11/2020 KARAR TARİHİ : 09/09/2021 Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dilekçesinde özetle; ---- ----- ile ---- istikametinden --- yönüne doğru seyir halinde iken---- sevk ve idaresindeki ----- kamyonun ön kısımlarına çarpması sonucu dava konusu ölümlü kaza meydana geldiğini, müteveffanın ------ kaza sonrası müteveffanın desteğinden yoksun kaldıklarını, dava konusu trafik kazasına karışan----- kaynaklanan ve söz konusu poliçede belirlenen ölüm teminatı tutarı üzerinden HMK 107 kapsamında şimdilik 200,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza --------işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte müşterek ve müteselsil sorumluluk --- kapsamında davalı...
Davacı taraf asıl davada, hasar nedeniyle maddi zarar, araçta bulunan yaş üzüm, peynir ve tereyağının kullanılamaz hale gelmesinden kaynaklanan zarar, çekici ücreti ve manevi tazminat; birleşen dosyada ise kaza nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybı ile araçtan mahrum kalma bedeli talep etmiş olup, mahkemece araçta bulunan yaş üzüm, peynir ve tereyağının kullanılamaz hale gelmesinden kaynaklanan zarar talebi ile ilgili olarak bir karar verilmemiş olsa dahi, istinaf edenin sıfatına göre aleyhe bozma yasağı gereği bu husus kararın kaldırması nedeni yapılmamış ve davalılar tarafından yapılan istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurularının HMK'nın 353/1- b,1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
İSTİNAFA CEVAP : Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; maddi ve manevi tazminat şartları oluşmamıştır. Karşı yanın istinaf başvurusunun reddi gerektiğini savunmuştur. G E R E K Ç E Uyuşmazlık, konut dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar vermekten kaynaklanan haksız eylemler nedeniyle maddi manevi tazminat isteklerine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yukarıda özetlenen gerekçelerle, davanın reddine karar verilmiş bu karar karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Bilindiği üzere; 6098 Sayılı TBK. 49 maddesi gereğince kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür. 50/1.fıkrası gereğince zarar gören zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. 58/1.fıkraya göre kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir....
Hal böyle olunca, davacıların manevi tazminat istemleri yönünden faiz isteminde bulunmadıkları gözden kaçırılarak hüküm altına alınan manevi tazminat tutarlarına faiz işletilmesine karar verilmesi hatalı olmuştur. 4-Maddi zararın saptanmasında, zarar ve tazminata doğrudan etkili olan işçinin net geliri, PMF yaşam tablosuna göre bakiye ömrü, işgörebilirlik çağı, işgöremezlik ve müterafik kusur oranları, Kurum tarafından bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değeri gibi tüm verilerin hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde öncelikle belirlenmesi gerektiği tartışmasızdır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2020/684 Esas KARAR NO:2021/76 DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) DAVA TARİHİ:07/12/2020 KARAR TARİHİ:28/01/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 03/10/2017 tarihinde davalı sürücü ... idaresindeki ... plakalı kamyonet ile ... durağı önünde kaplama içerisinde beklemekte olan müvekkili ...'e çarpması sonucu yaralanmalı trafik kazasının meydana geldiğini, meydana gelen kazada müvekkilinin sürekli iş göremezlik, geçici iş göremezlik, bakıcı gideri, tedavi giderleri, ekonomik geleceğin sarsılması ile manevi tazminat zararlarının meydana geldiğini, müvekkilinin sürekli iş göremezlik zararları, tedavi giderleri ile manevi tazminat talebinin .......