Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi Davacı site yönetimi, davalı tarafından imal edilip kat maliklerine satışı yapılan dava konusu sitenin ortak alanlarında bulunan asansörlerde gizli ayıplı imalat bulunduğunu, ayıp iddiasına dayalı olarak davalı hakkında ... Batı 3. Tüketici Mahkemesi’nin 2014/1311 Esas sayılı dosyası ile açılan dava nedeni ile yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporları ile kusur ve ayıplar nedeniyle oluşan zararların tespit edildiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 16.000,21 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

    - K A R A R - Dava, satın alınan biçerdöverin ayıplı olduğu iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı vekili tarafından süresinde zamanaşımı definin ileri sürülmediği, ancak davacı vekilinin savunmanın genişletilmesine itirazda bulunmadığı, dava zamanaşımın da geçtiği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine karar Dairemizce onanmış olup, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur....

      KARAR Davacı, davalılardan satın aldığı taşınmazın projeye aykırı ve ayıplı olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, kesin süreye rağmen davacı tarafından gider avansının ikmal edilmemesi nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir. Dava, eksik ve ayıplı mal iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece tensip sonrası davacı tarafa 12.6.2012 tarihinde tebliğ edilen muhtırada "iki hafta içerisinde gider avansının yatırılmaması halinde HMK 114/g ve 115/2 maddeleri gereğince davanın açılmamış sayılacağına karar verileceği" ihtar olunmuştur. Gider avansı HMK'nın 114/g maddesinde dava şartı olarak düzenlenmiştir....

        Diğer yandan, davalı vekili çimlerin ayıplı olması sebebiyle bir başkasından yeniden çim satın alınıp ekildiğini ileri sürmüş ve bu kişinin ticari defter kayıtlarının incelenmesini talep etmiş ise de davacının sattığı çimlerin ayıplı olması nedeniyle yeniden çim satın alındığı yönünde dosyada herhangi bir delil bulunmadığı gibi dava dışı üçüncü bir kişinin ticari defterlerinin eldeki davada incelenmesi de mümkün görülmemiştir.Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. 2-Davacı vekilinin katılma yoluyla ileri sürdüğü istinaf sebepleri yönünden yapılan incelemede; Davacı vekili, dava konusu alacağın faturaya dayanması ve likit olması sebebiyle icra inkar tazminatına hükmedilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararı istinaf etmiştir. İİK'nın 67/2. maddesi uyarınca, borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması halinde, istem varsa borçlu aleyhine, alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilir....

          Eldeki davada davacı yan harici satışı yapılan taşınmazın ayıplı olması nedeniyle uğradığı zararın tahsili; satış protokolünün haksız olarak feshedilmesi nedeniyle taşınmaza yapmış olduğu yatırım tutarının belirlenerek tahsili ile sözleşmeye konu taşınmazın ayıplı olması nedeni ile uğranılan zararın tahsilini talep etmekte; Bodrum 1. AHM'nin.... Esas sayılı dosyasında ise davacı banka, sözleşmenin taraflarınca haklı olarak fesih olunduğu iddiasına dayalı olarak sözleşmenin feshi sonrasında davalı tarafından taşınmazın haksız kullanılması nedeni ile el atmanın önlenmesi ve ecrimisil talep edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece Ankara'da görülen dava ...... görülen dava ile birleştirilmiştir. İstinafa davalı Banka vekili birleştirme kararı ve gerekçede "feshin haklılığının tartışılacağı" belirlemesi yönünden gelmiştir....

            (özellikle satın alanın ticari defterlerine kaydedilmiş olması) faturalar kapsamındaki malların teslim edildiğine, hizmetin verildiğine karine teşkil ettiği,davacı tarafından düzenlenen bütün faturaların davalının defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı tarafından düzenlenmiş herhangi bir iade faturası da bulunmadığı, ayrıca davalı tarafça da davacıya banka kanalı ile ödeme de yapılmış olduğu, davalının davacıya herhangi bir iade faturası, ayıplı ifaya yapıldığına ilişkin ihtarı veya dosya kapsamından yapılmış bir tespit olmadığı değerlendirilmiş, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu,malın teslim edilmediğini veya hizmetin verilmediğini veya ayıplı olarak verildiğini iddia eden davalının bunu yazılı delillerle kanıtlamadığı, davalı tarafça da malın ayıplı teslim edildiğine veya hizmetin ayıplı olduğuna ilişkin dosyaya herhangi bir belge sunulmadığı, alıcısı emrine çekincesiz teslim edilen ürünlerin nakliye sırasında tam hasarlı hale getirecek kadar hasar gördüğünü tevsik edebilecek...

            Davalı ...A.Ş. vekili; davanın zamanaşımı ve hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, 2 yıl geçtikten sonra ayıptan sorumlu olunmayacağını, mevcut durumun ayıp olarak değerlendirilemeyeceğini, manevi tazminat yönünden eksik ve maddi tazminat yönünden hükmedilmesi gereken vekalet ücretine hükmedilmediğini ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir. 3. Davalı...A.Ş. vekili; ithalatçı olduğundan maddi tazminattan sorumlu tutulamayacağını, zamanaşımı nedeniyle davanın reddi gerektiğini, aracın ayıplı olmadığını, bilirkişi raporunun yetersiz olduğunu, varsayımsal sonuca dayandığını, aracın neden arızalandığına dair inceleme yapılmadığını, manevi ve maddi tazminat yönünden vekalet ücretinin hatalı hesaplandığını belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık satın alınan aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı misli ile değişim istemine ilişkindir. 2....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/03/2020 NUMARASI : 2019/222 ESAS-2020/108 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacının tekstil ürünleri imalatı ve pazarlama işi ile uğraştığı için davalı firmadan 25/03/2014 tarihli 105803 seri nolu ve 31/03/2014 tarihli 105815 seri nolu faturalar ile toplam değeri 2.809,08 TL değerinde kumaş satın aldığını, satın alınan bu kumaş ile başka bir firmaya toplam 206 adet pantolon dikildiğini, ancak kumaş kalitesinin ayıplı olması nedeniyle teslim edilen pantolonların renginin solduğu gerekçesiyle iade edildiğini, karşılığında ayıpsız pantolonlar ile ikame edilmesinin istendiğini, laboratuvarda yaptırdıkları test sonucunda davalı firmadan satın alınan kumaşın ayıplı olduğunun anlaşıldığını, bu ayıp nedeniyle davalı satıcının sorumlu olması nedeniyle meydana gelen zararı tazmin etmekle yükümlü olduğunu, böylelikle davaya konu maddi...

              Dava, davacının davalı ile aralarında yapmış oldukları düğün organizasyonu sözleşmesi gereğince davalı tarafından yapılan kamera çekimlerinin ayıplı olup olmadığı ayıplı ise bu hizmet için verilen bedelin maddi ve manevi tazminat olarak iadesine ilişkindir. Dava eser sözleşmesinde yüklenicinin işi gereği gibi ifa edemediği iddiasından kaynaklanmaktadır. Uyuşmazlık ise; video çekiminden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Somut olayda; davacıların düğün merasimleri için davalı ile sözleşme yaptığı, 19:00- 23:00 saatleri arası olan düğünde toplam 4 saat süreli olması gerekirken çekilen video kayıtlarının ise 18 dakika 48 saniye süreli olduğu, 3 saat 41 dakika 12 saniyelik kısmının eksik olduğu, işin niteliği gereği tüm düğün süresince çekimin olması gerektiği, sözleşme ekinde belirtilen full kamera çekimi taahhüdünün yerine getirilmediği anlaşılmıştır....

              Dava, davalı tarafından satışı yapılan aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak; bedel iadesi istemine ilişkin olup, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 4. maddesi hükmü gereğince; tüketici, satın aldığı malın ayıplı olduğunu anlaması halinde satıcıdan, ayıpsız misliyle değişim ya da verilen bedelin iadesini, ayıp nispetinde bedelin tenzilini, ayıbın giderilmesi için gerekli onarımın yapılmasını isteyebilir. Bu açıklamalar doğrultusunda somut olaya bakılacak olursa; davacının aracının ayıplı olduğuna ilişkin iddiası kapsamında mahkemece araç üzerinde konusunda uzman bilirkişi ile keşif yapılıp rapor tanzimi sağlanmıştır. Bilirkişi raporunda özetle; aracın şanzımanında seyir halindeyken sürtünme sesi meydana geldiği, özellikle yüksek tork ürettiği 1.2. ve 3. viteslerden mevcut sesin daha bariz işitildiği, söz konusu arızanın üretimden kaynaklı bir hata olduğu, kullanıcı hatasından kaynaklanmadığı tespit edilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu