Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

VEKİLİ : DAVANIN KONUSU : Marka Hakkına Tecavüz ve Haksız Rekabete Dayalı Manevi Tazminat Taraflar arasında görülen davada Ankara 5....

    nin müvekkilinin eskiden ticari ilişkide olduğu şahıs ve şirketler olduklarını, diğer davalıları desteklediklerini, tüm bu haksız rekabete sebebiyet veren eylemler nedeniyle davalılar ... ve .......Ltd. Şirketinin, müvekkilinin yedek parça ve sair sanayi ürünlerinin üretilmesine ilişkin çizimlerinin ve diğer bilgisayar verilerinin, müvekkilinin bilgisayarlarından yasa dışı olarak alınması, çoğaltılması, kullanılması bunlara dayalı üretim yapılması, menfaat temini ile, tüm davalılarca haksız ticaret yapılması, haksız rekabete destek ve ortak olunması, menfeat elde edilmesi fiillerinin hukuku aykırılığının ve haksız rekabet olduğunun tespitine ve haksız rekabetin men'ine, haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan kalıp, bilgisayar diskleri, taşınır bellekler, makine, model ve benzeri emtia ile haksız şekilde üretilen malların ve sair tüm araç ve malzemenin tespiti ile imhasına, haksız rekabet nedeniyle 40.000,00TL maddi tazminatın davalılar ... ve ... .............

      Diğer davalı ... isimli şirket yönünden ise mahkememizce talep edilen açıklamaya rağmen yeterli açıklıkta bir açıklama yapılmamış olmasına rağmen sorumluluğun doğup doğmadığı genel haksız rekabet hükümlerine göre değerlendirilecektir. Zira daha önce açıklandığı üzere yöneticilerin rekabet yasağını düzenleyen TTK 396.ve 626.maddelerinin bu davalı için tatbiki mümkün değildir. TTK'nın haksız rekabeti düzenleyen 54.maddesi rakipler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına aykırı davranış ve uygulamaları haksız rekabet fiili olarak ön görmüş; 55.madde ise buna örnek olmak üzere bir takım fiilleri sıralamıştır. 56.madde ise açılabilecek dava ve ileri sürülebilecek talepleri ortaya koymuştur. Haksız rekabet hükümleri genel olarak haksız fiil kapsamındadır ve zarar koşulunu gerektirir. Yukarıda bahsi geçen haksız rekabete ilişkin eylemlerin ispatından sonra bununla bağlantılı olarak zarar doğmuş olması gerekmektedir....

        un sunuculuk yaptığı programlarda, nişasta bazlı şeker kullanımını sağlığa etkileri konusu, konunun uzmanı olduğu belirtilen konukların katılımı ile tartışıldığı, yapılan programlarda karşıt görüşlere eşite yakın şekilde yer verildiği, haksız rekabete neden olacak görüntü yayını yapılmadığı, yine haksız rekabete neden olacak söylemlerde bulunulmadığı, ... ... ürünlerinin satıldığı kavanozların görüntü olarak kullanıldığı, ancak bu görüntünün haksız rekabet teşkil etmeyeceği, zira kavanozların başkaca markalı ürünlerde de kullanıldığı, yayınlarda ... markasının adının nişasta bazlı şeker üreten ve pazarlayan firmalar arasında olması sebebi ile haber amacıyla verildiği, davacı ...'...

          Tescilli marka hakkının korunması talebi bulunmadığı, 6769 sayılı Kanun'dan kaynaklanan bir davanın açılmadığı, uyuşmazlığa 6102 sayılı TTK'nın haksız rekabete ilişkin hükümlerinin uygulanacağı, ticari davada görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemeleri olduğu anlaşıldığından mahkememizin görevli olduğu kabul edilmiştir.Haksız rekabet Türk Ticaret Kanunun 54, 55 ve 56. Maddelerinde düzenlenmiştir. TTK 54. Maddesinde; “Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır.” şeklinde düzenlenmiştir.Bu hali ile haksız rekabetin varlığı için, haksız ve hukuka aykırı bir fiil, iktisadi rekabetin kötüye kullanılması yoluyla, bir zarar veya tehlikenin yaratılmış olması gerekmektedir. SMK’nın 6....

            Dava, haksız rekabete dayalı tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili; 2014-2015 eğitim-öğretim dönemi için davacı şirkette çalışan anaokulu öğretmeni ...'nün gelecek dönem için aynı şehirde faaliyet gösteren davalı şirkete ait okullarda çalışmak için anlaştığını ve davalı şirketin de 2015 yılı Mayıs ayında erken kayıt avantajlarını tanıttığı panolarda anaokulu öğretmeni ...'nün ismini kullanarak yaptığı reklamın haksız rekabet oluşturduğu iddiasıyla manevi tazminat isteminde bulunmuş, mahkemece yukarıda özetlendiği gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş, bölge adliye mahkemesince davacı vekilinin istinaf istemi esastan reddedilmiştir....

              İNCELEME VE GEREKÇE Dava, taraflar arasında akdedilen sözleşmeden kaynaklı haksız rekabet nedeniyle tazminat istemine ilişkindir....

                Maddesine dayalı olarak) davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine, davalı şirketin haksız rekabete sebep olduğu iddiasına dayalı olarak talep edilen maddi tazminat talebine ilişkindir.Her ne kadar davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine haksız rekabetten kaynaklı maddi tazminat talebinde bulunulmuş ise de bilirkişi heyetleri tarafından tanzim edilen her iki raporda da özetle davalı şirketin haksız rekabete yol açan eylemine dosya kapsamında rastlanmadığı kanaatine varıldığının bildirildiği, bilirkişiler tarafından tanzim edilen her iki raporda da davaya konu edilen hususlar gerekçeli, ayrıntılı olarak açıklanmış , raporların mahkememize hükme esas alınmaya yeterli olduğu kanaatine varılmakla birlikte, davacı tarafın, davalı tarafın haksız rekabet koşullarına aykırı hareket ettiğini ispatlayamadığı dikkate alınarak davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

                  rekabete dayalı taleplerinin kabulüne karar vermek gerekmiştir....

                    Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacı şirketin bir iş politikası olarak tüm çalışanlarına haksız rekabete ve cezai şarta ilişkin hüküm içeren sözleşme imzalattığı, işçinin iş akdinin devamı süresince hangi pozisyonda çalışacağı ve şirketle ilgili hangi bilgilere vakıf olacağı önceden kestirilemeyeceğinden bu halin davacı aleyhine değerlendirilemeyeceği ancak, davacı tarafın haksız rekabetin oluştuğunu gösteren delilleri sunmak ve işçinin hangi ticari sırlara vakıf olmak suretiyle rakip firmanın menfaatine yarar sağladığını açıklamak zorunda olduğu, haksız rekabete ilişkin cezai şartın "muhtemel tehlike" varsayımına dayalı olarak peşinen tahakkuk etmeyeceği, davalının işten ayrıldıktan sonra bir takım ticari sırları rakip firmaya taşıdığı ve rakip firmanın da bundan haksız yarar sağladığının açıkça belirlenmesi gerektiği, davalının somut olarak hangi bilgiye ulaştığı ve davacı şirketin hangi ticari yararını engellediğinin ortaya konulamadığı...

                      UYAP Entegrasyonu