Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HMK'nun 341/1 maddesi gereğince ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılacak itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Buna göre ilk derece mahkemelerinin istinaf yoluna başvurulabilecek ara kararları maddede belirtilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerine ilişkin ara kararları ile sınırlı olup, bunların dışındaki ara kararlarına karşı istinaf kanun yoluna başvurulamaz....

    Sigorta A.ş'ye ihbarına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava, Haksız Fiilden Kaynaklanan Tazminat davasıdır. Ankara ... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyasının halen derdest olduğu anlaşılmıştır. HMK.nun 166/1. maddesine göre, aynı mahkemede görülmekte olan iki dava arasında bağlantı var ise davanın her aşamasında talep üzerine veya resen birleştirme kararı verilebilir. 14.02.1992 tarih ve 3/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı gereğince bir yargı çevresi içinde kurulmuş bulunan aynı düzeydeki mahkemeler, davaların birleştirilmesi açısından aynı mahkeme sayılır. Davaların aynı sebepten doğması veya biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması halinde iki dava arasında bağlantı ve irtibat varsayılır....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/591 KARAR NO : 2018/871 DAVA : Tazminat DAVA TARİHİ : 31/01/2013 KARAR TARİHİ : 28/12/2018 Mahkememizde görülmekte bulunan Maddi ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili mahkememize verdiği .../.../... tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı bankanın ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin .../... d.iş sayılı dosyası ile 500.000,00 TL üzerinden ihtiyati haciz kararı aldırarak bu kararı ......

        Mahkemece, TBK 58. maddesi uyarınca kişilik haklarının saldırıya uğrayanın manevi tazminat talep edebileceğini, haksız ihtiyati haciz nedeniyle davalıya ait taşınmazlara kayden haciz konulduğunu, kişilik haklarına saldırı bulunmadığı ve manevi tazminat şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dava, haksız haciz sebebiyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacının, davalıya borcu bulunmadığından hakkında yapılan haciz haksız ve kötü niyetli olduğuna göre manevi tazminat davası koşulları bulunmaktadır. Bu kapsamda davacı lehine uygun bir miktar manevi tazminata hükmetmek yerine davanın reddi doğru görülmemiş kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenlerle temyiz eden davacı lehine BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 12/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Beraat Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıklar hakkında verilen beraat hükümleri ve resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçundan sanık ... hakkında verilen beraat hükmü katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanıklar ve suça sürüklenen çocuklar hakkında Sübitay Tekstil İmalat İnş.Deri ve Saraciye Gıda San. Tic. Ltd....

            Bu açıklamalar ışığında dosyanın incelenmesinde; maddi tazminat davası yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamakla birlikte, dosyada bulunan yaralanmaya ilişkin raporlar, İstanbul 60'ıncı Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/496 (E) sayılı kararı ve diğer belgelerin, manevi tazminat alacağının varlığına ve muaccel olduğuna ilişkin kanı oluşturacak nitelik taşıdığı ve bu aşamada yaklaşık ispat koşulunun da bulunduğu gözetilerek; davacının, davalılar ... ve ...'e karşı açtığı manevi tazminat davası yönünden, İİK'nin 257/1'inci maddesi kapsamında ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken, talebin reddedilmesi doğru görülmemiştir....

              Bu açıklamalar ışığında dosyanın incelenmesinde; maddi tazminat davası yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamakla birlikte, dosyada bulunan yaralanmaya ilişkin raporlar, İstanbul 60'ıncı Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/496 (E) sayılı kararı ve diğer belgelerin, manevi tazminat alacağının varlığına ve muaccel olduğuna ilişkin kanı oluşturacak nitelik taşıdığı ve bu aşamada yaklaşık ispat koşulunun da bulunduğu gözetilerek; davacının, davalılar T5 ve T3 karşı açtığı manevi tazminat davası yönünden, İİK'nin 257/1'inci maddesi kapsamında ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken, talebin reddedilmesi doğru görülmemiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Tehdit, hakaret, yalan tanıklık ve tehditle yalan tanıklık yaptırmak HÜKÜM : Ortadan kaldırma Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Yakınan ...'...

                Somut olayda olduğu gibi 3.kişinin 1.veya 2. haciz ihbarnamesine itiraz etmesi halinde bu itirazın gerçeğe aykırı olduğunu iddia eden alacaklının, icra mahkemesi nezdinde 3. kişiye karşı bir "ceza davası" açarak İİK m. 338'e göre cezalandırılmasını ve/veya yalan beyandan dolayı uğradığı zararın karşılığı olarak tazminata yani takip borçlusuna olan borcunu faiziyle birlikte icra dairesine ödemeye mahkum edilmesini istemesi gerekir. İcra mahkemesi, davanın tazminata ilişkin bölümünü genel hükümlere göre kesin hüküm oluşturacak şekilde karara bağlar. Öte yandan alacaklı dilerse genel mahkemede alacak davası açarak da haklılığını ispatlayabilir. İtirazın iptali davası ise İİK m.67 hükmü ile düzenlenmiş olup, takip alacaklısı tarafından takip borçlusuna karşı itirazla duran takibin devamını sağlamak amacıyla açılan bir davadır. Somut olayda davalılar, takip borçlusu olmayıp 3.kişi konumundadırlar. İİK 67.maddesine göre 3. kişi hakkında itirazın iptali davası açılamaz....

                  TMK'nun 174.maddesinde; boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebileceği hükme bağlanmıştır. Davalıya kusur olarak yüklenilen davalı kadının sürekli yalan söylemesi, eşinden habersiz borç yapması ve bu borçlarını saklaması şeklindeki davranışlarının manevi tazminatı gerektirir eylem olmadığı kanaatine varıldığından davalının manevi tazminata yönelik istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının 3 nolu bendinin kaldırılmasına, davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Tarafların tespit edilen kusurlu davranışları nazara alınarak kusurlu olan davalının maddi ve manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olması nedeni ile davalının maddi ve manevi tazminat talebinin reddine yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu