Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

A.Ş. vekili; davanın zamanaşımı yönünden reddi gerektiğini, ayıp ihbarının süresinde ve yasaya uygun olarak yapılmadığını, araçta üretimden kaynaklanan bir ayıp bulunmadığını, davacının zarar iddiasının somut bir değerlendirmeye dayanmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... Otomotiv Tic. ve San. A.Ş. vekili; yetki itirazında bulunmuş ve TTK'nun 24/4 maddesi gereğince dava zamanaşımı süresinin dolduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    A.Ş olduğu, ayıplı mal satışından doğan tazminat talepli davada aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesi ve araç bedelinin iadesi talebinin reddine, tamir bakım ve gider hesabında yer alan 10.000,00 TL'nin davalılardan tahsiline karar verildiği, verilen kararın 08/09/2017 tarihinde kesinleştiği, incelenen Kocaeli 1....

      Maddesinde belirtilen seçimlik haklarından sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunarak, aracın ithalatçısı firmaya karşı dava açmıştır. 6502 sayılı Yasa'nın 11.maddesinde düzenlendiği üzere tüketicinin ücretsiz onarım ya da, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi haklarını üretici veya ithalatçıya karşı da kullanabileceği açıktır. Somut olayda tüketici bedel iadesi talebinde bulunduğundan, bu talebini ancak satıcıya karşı isteme hakkı mevcuttur. Bu durumda söz konusu bedelden dolayı davalının sorumluluğu bulunmamaktadır. Mahkemece belirtilen gerekçelerle davanın husumet nedeniyle reddine ilişkin verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. O nedenle davacı istinaf talebinde haklı değildir....

      A.Ş. vekili, dava konusu aracın bedelinin fatura ile belirli olduğunu ve davacı yanca sözleşmenin feshi talep edildiğinden eksik harcın ikmal edilmesi gerektiğini, müvekkiline süresinde yapılmış bir ayıp ihbarı bulunmadığını, dava konusu araçta üretim hatasından kaynaklanan herhangi bir ayıp bulunmadığını, davacı yanca araç halen kullanıldığından faiz talebinin yerinde olmadığını, ayrıca aracın iadesine karar verilecekse, aracın davacının elinde bulunduğu sırada araçta meydana gelen değer eksilmesinin de mahsup edilmesi gerektiğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Davalı ... Tic. A.Ş. vekili, davacının ayıba yönelik iddialarının maddi gerçeğe aykırı, soyut ve subjektif nitelikte olduğunu, davacı yanca süresinde yapılmış bir ayıp ihbarı bulunmadığını, ayıbın varlığı kabul edilse dahi davacının parça değişimini kabul edip bedel indirimi hakkını saklı tutması nedeniyle diğer seçimlik haklarından vazgeçtiğini belirterek davanın reddini istemiştir....

        Dosya kapsamı ve davalı tarafından itiraz edilmeyen bilirkişi raporu uyarınca; davalı tarafından satılan aracın tüm bakımlarının eksiksiz yapıldığı şeklinde taahhütte bulunulmasına karşın aracın davacıya satımı öncesinde bakımlarının ve motor yağ değişiminin süresinde ve usulünce yapılmaması nedeniyle araçta arıza meydana geldiği, bu arızanın davacı tarafından tamir ettirilmek durumunda kalındığı sabittir. Bu haliyle davalının araçta meydana gelen zarar uyarınca tazminat sorumluluğu bulunduğu sabittir. Ancak TBK'nun 52. maddesinde "Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir." hükmüne yer verilmiştir....

        HUKUKİ NİTELENDİRME VE GEREKÇE; Tüm dosya kapsamına göre dava, ---------------sözleşmesine aykırılık iddiasına dayalı sözleşmenin iptali, isim hakkı neticesinde ödenen bedel ile sözleşme kapsamında alınan ürünler karşılığında ödenen bedelin ve ürün gönderimi yapılmaması nedeniyle ödenen bedel iadesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile maddi tazminat talepli alacak davasıdır. 5846 sayılı FSEK'nın 1 ve 1/A. maddelerinde amaç ve kapsamı düzenlenmiş olup, fikir ve sanat eserlerini meydana getiren eser sahiplerinin ürünleri üzerindeki manevi ve mali haklarını belirlemek, korumak, bu ürünlerden yararlanma şartlarını düzenlemek, öngörülen esas ve usullere aykırı yararlanma halinde yaptırımları tespit etmektir....

          Taraflar arasındaki ihtilaf davanın belirsiz alacak davası olarak açılıp açılamayacağı, hak düşürücü sürenin ve zamanaşımı süresinin dolup dolmadığı, kullanım ömrü ve garanti koşulları nedeniyle davacının talepte bulunup bulunamayacağı, araçta gizli ayıp olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. Dava konusu araçtaki ayıbın gizli ayıp olup olmadığı noktalarında bilirkişiden rapor alınmıştır....

            Olayımızda ise garanti süresi içinde servise başvuran davacının teknik inceleme sonucu ortaya çıkan ayıp nedeniyle bedel iadesi talepli eldeki davayı açmıştır. Kural olarak davacının ayıp nedeniyle aracı servise bırakması ücretsiz onarım hakkını kullandığı anlamına gelmez. Mahkemenin de gerekçesine temel kabul ettiği gibi somut olaya Garanti yönetmeliğinin 14. maddesinin uygulanması da söz konusu değildir. nitekim aracın tamir sırasında sonradan gizli ayıplı olduğu ortaya çıkmıştır. Kaldı ki ücretsiz onarım hakkını kullandığı kabul edilse dahi araç tamir edilip davacıya da teslim edilmemiştir. Araç halen satıcının zilyetliğindedir. Tüm bu nedenlerle 4077sayılı Yasanın 4. maddesindeki seçimlik haklar tüketiciye tanınmış mutlak bir hak olup, bu hakların yenilik doğurucu nitelikte ve tüketilen haklardan olduğu, birinin davadan önce veya sonra seçilip tüketilmesi halinde artık diğer hakların kullanılamayacağı konusundaki yorum Yasanın amacına aykırıdır....

              Noterliği'nin 09/07/2019 tarih ve 09081 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile hileli ve ayıplı satış nedeniyle zorunlu olan onarım masrafından kaynaklı olarak uğramış olduğu zarar olan 11.147,01- TL'nin tarafına ödenmesini talep ettiğini, ancak ihtarnameye davalı tarafından herhangi bir cevap verilmediğini, gizlenmiş olan ayıp nedeniyle uğranmış zararın tazmini gerektiğini beyanla hileli ve ayıplı satış nedeniyle zorunlu onarım masrafı olan 11.147,01- TL'nin onarım tarihi olan 19/06/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              kabulü mümkün olmadığını, müvekkilinin bir kusurunun bulunmadığını, malın ayıpsız muadili ile değiştirilmesi veya bedel iadesi talebinin reddi nedeniyle arabuluculuğa başvurulduğunu ve anlaşılamadığını, 8.788,39 TL'nin fatura tarihi 04/05/2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

                UYAP Entegrasyonu