Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

arasında ibra protokolü düzenlendiğini ancak davacının bu yönde yetki vermediğini ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle şimdilik 9.000 TL sermaye alacağının ve 1.000 TL kar payı alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 29/11/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini sermaye alacağı yönünden 44.543,58 Euro, kar payı alacağı yönünden 29.464,89 Euro olmak üzere toplam 74.008,47 Euro'ya yükselterek dava ve ıslah tarihi itibarıyla faiziyle davalıdan tahsilini istemiştir....

Davalı savunmasında, ortaklığın kar elde edemediğini, ortaklığın gider ve borçlarının tamamının da kendisi tarafından ödendiğini ileri sürdüğüne göre, mahkemece öncelikle yönetici ortak olan davalıdan, ortaklığın tüm gelir ve giderleriyle ilgili hesap listesi istenilmeli, benzeri işletmelerin gelir ve giderleri de gözöünde tutulmak suretiyle, ortaklık konusu olan “halı, mobilya ve ev tekstil işletimi”nin niteliğine göre, yapılması gereken harcama ve maliyet bedelleri ile, elde edilebilecek gelir miktarı konusunda uzman bilirkişi kurulundan rapor alınarak, işletmenin ortaklık süresince muhtemel kar ve zarar durumuna göre bilançosu çıkarılmak suretiyle, davacıya ödenmesi gereken kar payı karşılığı belirlenmelidir....

    Davacı tarafından açılan kar payı alacağı talepli ... ....Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2010/263 E. sayılı dava dosyası ve davalı borçlu ... aleyhine açılan ... ....... Ceza Mahkemesi'nin merciinden getirtilip dosya arasına konulması, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 03/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Sigorta Aracılık Hizmetleri Limited Şirketi'ndeki hissesinden elde edilen kar payına ilişkin olarak dava konusu şirketin kar edip etmediğinin, kar etmişse davalı eşe şirket kar payı (temettü=kazanç) ödenip ödenmediğinin, ödenmişse mevcut olup olmadığının ya da her hangi bir yatırıma dönüştürülüp dönüştürülmediğinin, kar payı ödemesi yapılmamışsa karın şirkete yatırım olarak kullanılıp kullanılmadığının araştırılması gerekir. Mahkemece bu yön gözetilmeksizin gerekli inceleme ve araştırma yapılmadan bilirkişi raporu hükme esas alınarak yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir....

        (dava dilekçesindeki detay mizana göre) olmak üzere toplam 276.307,15 TL tutarında olduğunu, müvekkilinin, hissesine tekabül eden vergi borcu tutarı(159.453,11 TL) düşüldüğünde 116.854,04 TL alacaklı olmasına rağmen bu hususların tespit edilmediğini, protokolün 5.maddesinde müvekkilin 240.000 TL mal karşılığında yapılandırılan vergi ve sigorta borçlarının ödeneceğinin hüküm altına alındığını, kar payı talep edilebilmesi için bu yönde karar alınmasıınn zorunlu olmadığını, davalı firmanın kar payı dağıtımından kaynaklı stopajdan kaçınmak amacıyla kar payı dağıtımı yönünde karar almadığını, bu karar alınmasa dahi hisselerden kaynaklı müvekkilinin devir tarihi itibariyle bu durumdan menfaati bulunmadığını, yapılan protokollerde dağıtılmamış kar payı alacağından vazgeçildiğini gösteren herhangi bir hüküm olmadığını, bir kimse hakkından açıkça feragat etmediği sürece o hakkını talep edebilmesinde herhangi bir hukuki engel olmadığını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar...

          Davacı vekilinin 02/10/2018 tarihinde dosyaya sunduğu tavzih dilekçesinde özetle mahkemenin ara kararı üzerine işbu dilekçeyi kaleme aldıkları, kar payı alacağının şimdilik 600 TL, ayrılma akçesi alacaklarının 400 TL, 10 yıllık döneme yönelik talepleri için her yıl kar payı alacağı olarak talep ettiği meblağ 60 TL (hepsi belirsiz alacak) olarak belirttikleri görülmüştür....

          Davacı vekilinin 02/10/2018 tarihinde dosyaya sunduğu tavzih dilekçesinde özetle mahkemenin ara kararı üzerine işbu dilekçeyi kaleme aldıkları, kar payı alacağının şimdilik 600 TL, ayrılma akçesi alacaklarının 400 TL, 10 yıllık döneme yönelik talepleri için her yıl kar payı alacağı olarak talep ettiği meblağ 60 TL (hepsi belirsiz alacak) olarak belirttikleri görülmüştür....

            Mahkemece yapılan yargılama sonunda iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı zamanaşımı definin yerinde olmadığı, davacı %10 hissesine düşen kar payının 2003-2010 dönemi için 2.681,30 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 2.681,30 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, limited şirket ortağının kar payı alacağı istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda yazılı gerekçeler ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, Limited şirkette karın dağıtımına ilişkin kurallar, 6762 sayılı TTK'nın 533 ve devamı maddelerinde öngörülmüştür. TTK'nın 533. maddesi hükmüne göre, ortaklık sözleşmesinde aksine kural bulunmadıkça, ortaklar, sermaye koyma borçlarını yerine getirdikleri oranda, yıllık bilançoda gösterilen safi kardan pay alırlar. Bir sermaye ortaklığı sayılan limited ortaklıkta, çıkarılan ticari bilançoya göre saptanan kar dağıtılabilir....

              Genel Kredi Sözleşmesi hükümleri uyarınca mahrum kalınan kar payı ise: “müşterinin vadesinde ödemesi gereken borcunu ödemede gecikmesi/temerrüdü durumunda ödenmeyen borç için borcun sebebini teşkil eden kullandırımlardan kar payı en yüksek olanına uygulanan kar payı oranı üzerinden hesaplanıp, müşterinin ödemesi gereken taksit tutarına ilaveten ayrıca ödemesi gereken tutarı ifade eder.” hükmü ile düzenlenmiştir.İtirazın iptaline konu icra takibinde talep edilen mahrum kalınan kar payı oranının (% 19,80) olduğu görülmüş olup; sözleşme hükümleri uyarınca inceleme yapabilmek için yerinde inceleme yetkimiz kapsamında dava dışı bankadan ----- bildirilen “Kredi İşlemlerine Uygulanacak Azami Kar Oranları” listeleri talep edilmiş olup; işbu listeler üzerinde yapılan incelemelerimizde; Hesapların kat tarihi olan 30.09.2016 tarihinde; 0-12 ay vadeli TL krediler için bankaca bildirilmiş olan “borcun sebebini teşkil eden kullandırımlardan kar payı en yüksek olanına uygulanan kar payı oranı” nın...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ DAVA : Davacı, ücret alacağı, ikramiye alacağı ile şirket kar payı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, davayı reddetmiştir. Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 29.01.2014 gününde oybirliği ile karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu