WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şti.ndeki 98/100 hissesindeki kar payı için 210.000,00 TL olmak üzere toplam 400.000,00 TL talep ettiklerini bildirmiş ve bu değer üzerinden harcı tamamlamış, karşı davanın reddini savunmuştur....

    A.Ş emrine keşide edilen çek bedeli olan 250.000TL nin davacı bankaya ödenmesinin kabulü halinde; 1.096.540,87 TL asıl alacak, 5.756,38 TL kar payı mahrumiyeti, 452,86 TL masraf olmak üzere toplam 1.102.750,11 TL alacağın icra takip talebinde asıl alacağa yıllık %19,56 TL oranında işleyecek gecikme tazminatı/kar payı mahrumiyeti, %5 gider vergisi talep edildiği, hükmedilecek alacağa icra takip tarihinden itibaren yıllık %19,56 oranında gecikme tazminatı/ kar payı mahrumiyeti, bu tutar üzerinden %5 BSMV tahakkuku ile takibin devamının uygun olacağının düşünüldüğü, B-Müflis ... .... Tic. A.Ş tarafından ... ... ve Tic....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davalının 03/01/2019 tarihinde emekli olduğunu, emekli yardımının 1/2'si ile EMS'ye katıldığını, katıldığı bu miktara kar payı işletildiğini, kar payının yarısının talebi gibi rezervine eklendiğini, diğer yarısının rezerv üzerinden hesaplanacak %5 garanti edilen gelirle birlikte yıllık maaşını oluşturacak şekilde 2020 yılı nisan ve mayıs ayından itibaren davalıya maaş olarak ödeneceği, protokolde ki semere ibaresinin davalının OYAK emeklilik sisteminde bulunan ve çıkılmaması halinde belli bir müddet sonra muaccel hale gelecek olan rezervinin, kurum tarafından işletilecek kar payının yarısını kapsadığını, buna karşın 2020 yılı nisan ve mayıs ayı itibari ile tahakkuk edecek maaş alacaklarının yarısını kapsamadığı sonucu ile davanın kısmen kabulüne, semere ibaresinin kar payı alacağının yarısını kapsadığının tespitine, davalının 2020 yılı nisan/mayıs ayından itibaren alacağı maaş alacağının yarısını kapsamadığının...

      A.Ş’nin, 12.02.2020 günü saat 14:09 itibariyle iflasına karar verilmiş olduğunun görüldüğü, dava konusu Taksitli kredilerin Yıllık Akdi Kar payı oranlarının sırasıyla %15,84 ve %15,96 olduğu, Genel Kredi Sözleşmesinin temerrüt kar payına ilişkin hükmü uyarınca, davacı bankanın Taksitli Krediden kaynaklı alacak için davalıdan; A- ... proje no’lu kredi için; - Azami Yıllık % 15,84 Akdi kar payı ve bu oranının %50 fazlası oranında ilavesi ile Yıllık Azami %23,76 oranında temerrüt kar payı, B- ... proje no'lu kredi için; - Azami Yıllık % 15,96 Akdi kar payı, bu oranının % 50 fazlası oranında ilavesi ile Yıllık Azami % 23,94 oranına kadar Temerrüt kar payı talep etme hakkının mevcut olduğu, davacı bankanın 27.12.2018 tarih 03194 nolu ihtarnamesi ile 406.286,70 TL Asıl alacak, 459,27 TL Gecikme Kar payı olmak üzere toplam 406.745,97 TL alacak bildiriminde bulunduğu, 12.02.2020 İflas tarihi itibariyle toplam 471.705,84 TL'lık alacak bildiriminde bulunduğu, öncesinde konkordato sürecindeki...

        Temettü ikramiyesi diğer adıyla kar payı bir şirketin bir yıllık faaliyeti sonunda elde ettikleri net kar üzerinden dağıtılan gelir olarak tanımlanabileceği, 4857 sayılı İş Kanunu'nda bu ad altında bir ödeme biçimi veya işçilik alacağı tanımlanmamış olup, ancak uygulamada kar payı ödemeleri yapıldığının sabit olduğu, tarafların karşılıklı olarak şartları belirledikleri veya o işyeri uygulamasında bir miktar ödeneceği tespit edilen bu tür ödemelerin işçiye yapılması gerektiği yerleşik Yargıtay içtihadında olduğu, temettü ikramiyesinin esasen ücret alacakları içerisinde değerlendirilebileceği, çalıştığı dönem içerisinde hak edilmiş bulunan bir alacak olduğu, Temettü ödemeleri muhteviyatı gereği işveren takdirinde olduğu, önceki yıl ödendiği için sonraki yılda ödeneceğine dair bir garanti olmadığı, ancak davalı tarafından dosyaya ibraz edilen temettü ödemelerine ilişkin genel kurul kararları ve tanık beyanlarıyla temettü ödemesinin yapıldığı dosyadaki diğer delillerden de işyerinde temettü...

        DAVA : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 14/03/2018 KARAR TARİHİ : 14/03/2018 Mahkememizin 11/04/2016 tarih ve 2014/151-2016/380 E/K sayılı kararına karşı taraf vekillerinin temyizi üzerine dosya Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 19/02/2018 tarih ve 2016/8124 - 2018/1220 E/K sayılı ilamıyla bozularak mahkememizin 2018/370 esas sırasına kaydı yapılmış ve dosyanın incelenmesi sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı taraf dava dilekçesinde, davacının davalı şirkettte %5 oranında pay sahibi olduğunu, davalı şirketin 2003 yılından beri kar payı olarak 29.12.2011 tarihinde 11.500,00 TL kar payı ödeyip bunun dışında, 2003-2012 yılları arasında kar payı ödemediğinden; 10 yıllık süre için yıllık 1.000,00'er TL'den fazlaya ait haklarının saklı tutularak 10.000,00 TL'nin ödenmesi gereken tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

          Davacı dava dilekçesinde davalı ve şirketlerinin yurt dışında ortaklık vaadi ile toplanan dövizlerin başka şirketlere transfer edilerek pek çok kişinin mağdur edildiğini ifade ettikten sonra kendisine iki yıl içinde % 64 kar payı ödeneceği vaadi ile davalıya 100.000 DM para gönderdiğini ancak parasını ve kar payını alamadığını bildirerek ödediği paranın tahsili için eldeki davayı açmıştır. Davalı bu alınan paranın yurtdışında kurulan ... GmbH isimli şirkete davacıyı sessiz ortak yapmak için aktarıldığını, bu şirketinde Türkiye’de faaliyet gösteren ... Holding AŞ.nin % 12 hissesini devraldığını ve sesiz ortaklık payı 100.000 DM ve kar payı alacağı 64.000 DM nin ödenmesine holdingin kefalet verdiğini,bu yüzden davanın bu şirketlere yöneltilmesini savunarak husumet itirazında bulunmuştur....

            ya yapılan 26/12/2014 ve 28/12/2015 tarihli ödemelerin davacının kar payına ilişkin ödemeler olduğu savunulmuş ise de, dekont içeriklerinde her hangi bir açıklama bulunmadığı, davacının kar payının dava dışı söz konusu kişiler marifeti ile davacıya ödenmesine ilişkin bir talimatının bulunmadığı, havalenin kural olarak bir borcun ifası için yapıldığı, bu nedenle banka kayıtlarının sonuca etkili bulunmadığı, kar payının ödenmesi noktasında davalı şirket tarafından alınmış bir ortaklar kurulu bulunmadığı, ortaklara kar payının davalı kollektif şirket tarafından alınan karar olmaksızın zaman zaman yapıldığı, şirketin niteliği gereğince kar payı ödemesi için limited ve anonim şirket aksine ayrıca bir karar alınmasına gerek bulunmadığı, kar payı alacağının ortaklığın tasfiyesi beklenmeksizin talep ve dava hakkının mümkün bulunduğu gerekçesiyle, davanın 218.059,04-TL kar payı alacağı üzerinden kısmen kabulüne karar verilmiştir....

              Bu durumda protokol gereği ilgili tutarın %10’luk kısmı, davacının hak etmiş olduğu kar payı prim alacağı tutarıdır: 1.381.939,50 TL %10 = 138.193,95 TL davacının kar payından kaynaklı prim alacağı. Bununla beraber davalı-karşı davacı vekili, davacıya, bu alacağa karşılık olmak üzere 80.000,00 TL ve 84.954,00 TL olmak üzere toplam 164.954,00 TL tutarında çekin 03.08.2015 tarihinde davacıya teslim edildiğinin beyan edildiği, Dosyada mevcut 01.08.2015 tarihli ‘’ibraname’’ başlıklı belgede davacıya, kıdem-ihbar tazminatları ile sosyal haklar bakımından toplam net 73.452,48 TL ödeme yapılmasına karar verildiğinin tespit edildiği, Türkiye İş Bankası A.Ş. tarafından gönderilen banka kayıtlarında davacıya 01.08.2015 tarihinde ‘’Temmuz 2015 maaş ve AGİ ödemesi’’ açıklamasıyla 13.991,24 TL ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır....

              GEREKÇE: Dava , davacının ortağı olduğu davalı şirketten kar payı alacağı istemine ilişkindir. Davacı vekili duruşmada ; şirket ana sözleşmesinde kar payı dağıtımı yönünde hüküm bulunduğu halde genel kurul toplantısı yapılarak bu konuda alınmış bir kar payı dağıtımı kararı bulunmamakta , bunun nedeni de şirketi temsile yetkili davalının bu yönde bir işlem yapmaması ve genel kurulu toplamamasından kaynaklandığı şeklinde beyanda bulunmuştur. Kural olarak bir ortağın şirketten hissesine düşen kâr payını dava yolu ile isteyebilmesi için öncelikle kâr payının dağıtılması hususunda ortaklar kurulu ya da genel kurul tarafından alınmış bir kararın olması gereklidir. Anılan kurullar tarafından kâr payı dağıtılması yönünde bir karar alınmamış ise, öncelikle anılan kurulların toplanması, bu hususu karara bağlaması gerektiğinden bu husus yerine getirilmeden doğrudan kâr payının tahsili yönünde Mahkemede dava açılamaz ve bu yönde bir karar verilemez....

                UYAP Entegrasyonu