WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İtiraz üzerine alınan ikinci bilirkişi raporunda ise, davalıların icra takibine itirazlarının 1.456.436,61 TL asıl alacak, 198.643,17 TL mahrum kalınan kar payı olmak üzere toplam 1.655.079,78 TL üzerinden iptali gerektiği, kar payı oranının %13,56 olduğu, genel kredi sözleşmesinde çeke ilişkin açık depo hükmü bulunmadığı, davacının davalılardan gayri nakit alacağı talep hakkı bulunmadığı, davalı ...'ın kefil olduğu 27/05/2008 ve 13/09/2010 tarihli genel kredi sözleşmelerindeki kefalet limitine kadar borçtan sorumlu olduğu yönünde kanaat bildirilmiştir. Davacı yan genel kredi sözleşmesinden kaynaklı alacağı bulunduğunu, davalıların icra takibine itirazının haksız olduğunu iddia etmiş, davalı yan ise genel kredi sözleşmelerinin birbirinden ayrı sözleşmeler olduğunu, ihtarnamelerde ve takipte borcun hangi sözleşmeden kaynaklandığının belirtilmediğini savunmuştur....

    Şirketin kar payı yönünden de, 4721 Sayılı TMK'nin yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar, dava konusu şirketin kar edip etmediğinin, kar etmişse davalı eşe şirket kar payı (temettü=kazanç) ödenip ödenmediğinin, ödenmişse mevcut olup olmadığının ya da her hangi bir yatırıma dönüştürülüp dönüştürülmediğinin, kar payı ödemesi yapılmamışsa karın şirkete yatırım olarak kullanılıp kullanılmadığının araştırılıp belirlenmesidir. Kar payı ödemesi yapılmış veya karın şirkete yatırım olarak kullanılması durumunda, bu miktarların mal rejiminin sona erdiği tarih itibarıyla ulaştığı reel değer belirlenerek mal rejiminin tasfiyesinde göz önünde bulundurulmalıdır. Yukarıdaki değer tespiti, belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi için gerek görülürse konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınmalıdır....

      Hissedarların kar payının tahsilini talep edebilmesi için genel kurul kararları ile kar dağıtımına ilişkin karar alınması gereklidir. 1986- 2016 yılları arasında sadece 1994 ve 2003 yılı hariç diğer yıllarda kar dağıtımına ilişkin karar alındığı kar payının davalı şirket tarafından başvuru halinde davacıya ödeneceği anlaşılmıştır. Talimat mahkemesinden alınan bilirkişi raporu ile de davalı şirketçe hesaplanan kar payının yerinde olduğu tespit edilmiştir. Bu doğrultuda davacının hisse miktarı da dikkate alındığında kar payına ilişkin uyarlama ve tahsil talebinin de yasal dayanağının bulunmadığı kanaatine varılmıştır. Davacının davalı şirketteki sermaye oranını ve davalı şirketin beyan ettiği kar payı miktarından daha fazla bir kar payı hakkının bulunduğunu kanıtlayamadığı 21/10/2019 tarihli rapor ile tespit edilen kar payının davalı şirkete başvurusu halinde istediği zaman davacıya ödenebileceği dikkate alınarak kanıtlanamayan davanın reddine.." karar verilmiştir....

      Davalı vekili, şirketin kar payı dağıtabilmesi için kar etmesinin gerektiğini, zarar etmiş olan şirketin kar payı dağıtmasının mümkün olmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı şirketin ana sözleşmesine göre ortaklara kar payı dağıtılabilmesi için şirket sermayesinin en az %51'ini temsil eden ortakların kararına ihtiyaç olduğunun hüküm altına alındığı, ortaklar kurulu tarafından alınmış kar payı dağıtımına yönelik herhangi bir karar bulunmadığı, bu yönde bir karar olmadan mahkemenin ortaklar kurulu yerine geçerek ortağa kar payı vermesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı ... ile ... aralarındaki katılma alacağı davasının reddine dair .. 5. Aile Mahkemesi'nden verilen ... gün ve ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekili, dava dilekçesinde ada, parsel ve plakaları yazılı üç adet taşınmaz, üç adet araç ile ... Otomasyon Limited Şirketine ait demirbaşlar ile kar payı yönünden edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiye edilerek fazla hakları saklı kalmak üzere 10.000 TL katılma ve değer artış payı alacağının yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ... vekili, anlaşmalı boşanma davasında düzenlenen protokol gereği davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın kooperatif hukukuna (kar payı alacağı) ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 23. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 23. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 08/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Davacı, pay sahipliği ve yönetici sıfatının olmadığı dönemlerde kar payı, huzur hakkı, ücret, ikramiye ve prim alacağının ödenmediğini ileri sürmüştür. Ancak, iddia, savunma, toplanan kanıtlar, davalının esas sözleşme hükümleri, genel kurul kararı ve kısmen benimsenen bilirkişi raporundan, davacıya ödenmesi gereken kar payı, huzur hakkı, ücret, ikramiye ve prim alacağının esas sözleşmede belirlenmediği, bu yönde genel kurulca bir karar alınmadığı, tahakkuk eden bir alacağının bulunmadığı sonucuna varılarak subut bulmayan davanın reddi yönünde aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir....

              ün vefat tarihinde davalı şirket nezdinde bulunan payları üzerinde davacının miras payı oranında (1/3) hak sahibi olacağı; aynı şekilde Muris'in davalı şirket nezdinde bulunan kar payı da dahil olmak üzere tüm alacakları üzerinde de miras payı oranında hak sahibi olacağı; davacı hakkında alınan çıkarma kararının iptal edilmesi halinde, davalı şirketin diğer ortaklarının fazladan tahsil ettikleri kar payı mevcut ise fazladan tahsil edilen kar payının iade edilmesi gerekeceği; .2017 yılının üçüncü dönemi kar payı alacaklarını konu edinen .. E....

                payı alacağı yönünden açıkça bir alacak isteminde bulunmadığımız ayrıca kar payı isteminin ancak genel kurulda görüşülerek bir karar verilmesi gerektiği, genel kurul kararı ile kar payı dağıtılmasına karar verilmedikçe kar payı isteminin yerinde olmadığı gerekçesi ile hukuka aykırı olarak talebinin reddine karar verildiğini, limited şirket ortağı ortaklıktan ayrılması halinde ayrılma akçesinin yanında kar payı kendisine ödenmemişse kar payının tahsilini de isteyebileceğini, ortak, ortaklıktan çıkma davasında haklı sebepleri ortaya koyduktan sonra mahkemeden dava süresince, ortaklıktan doğan hak ve borçlarından bazılarının veya tümünün dondurulmasına ya da durumunun teminata alınması amacıyla bazı önlemlere karar verilmesini isteyeceğini, bu önlemler istem üzerine olabileceği gibi mahkeme tarafından kendiliğinden takdir edilebileceğini, eğer bu istem bir ihtiyati tedbir niteliği taşırsa mahkeme 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 392....

                31.167,32 TL üzerinden kâr payı ve maaş alacağına hükmedilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu