Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, davacı tarafından daha önce satın alınan fakat satış işlemi iptal edilen taşınmaz üzerinde gerçekleştirilen yapım ve dikim ile arsa bedeli ile ilgili olarak 1.200.000,00TL'nin 21/05/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya 2010/14980-2011/4929 verilmesine, faizle ilgili olarak fazlaya ilişkin taleplerin reddine, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, eldeki davada fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak davalıya ödediği taşınmaz bedelinin iadesi kapsamında sebepsiz zenginleşme nedeniyle 1.000.000TL, uğradığı zarara ilişkin maddi tazminat olarak 200.000TL ve manevi tazminat olarak 100.000TL olmak üzere üç kalem istekte bulunmuş, mahkemece, yapım ve dikim ile arsa bedeli ile ilgili olarak 1.200.000,00TL'nin faiziyle davalıdan tahsiline,manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....
karar verilmiş, bu karara ilişkin alacaklılar vekilinin şikayet başvurusu üzerine; Mahkemece, ilamın sonuç kısmında şikayet dilekçesinde belirtilen alacak kalemleri yönünden hükmün onandığına dair bir açıklama bulunmadığı, mahkemesinden de söz konusu alacak kalemlerinin kesinleştiğine dair kesinleşme şerhinin İcra Müdürlüğü’ne ibraz edilmediği, İcra Müdürlüğü'nün ve icra hakiminin mahkemenin vermiş olduğu bu kararda hangi alacak kalemlerinin kesinleştiğini yorumlayamayacağını, bu nedenle İcra Müdürlüğü kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm alacaklılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Takip dayanağı ilama ilişkin karar düzeltme talebi üzerine, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nce sair karar düzeltme itirazları reddedilerek hüküm maddi tazminat yönünden bozulmuştur....
Bendine göre, “dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi veya tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve buna karşılık olarak açılan davalar” dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine girmektedir. Buna göre, HUMK.’nun 8.maddesi II. Bendi gereğince tahliye, akdin davaları ile birlikte açılan kira alacağı ve tazminat davaları Sulh Hukuk Mahkemesinde görülür. Sadece kira alacağı ve tazminat istemi halinde dava konusu alacağın miktarına göre görevli mahkeme belirlenir. Dava dilekçesinde dava değeri 4.839 TL kira alacağı, 5.000 TL ecrimisil alacağı olma üzere toplam 9.839 TL olarak gösterilmiştir. Bu davalara bakma görevi genel hükümler çerçevesinde dava değerine göre Asliye Mahkemeleridir....
Asliye Ticaret Mahkemesince müvekkilinin nakliye işinde kullandığı 35 AJ 9294 plakalı kamyon ile 35 ZP 270 plakalı özel aracına 25/02/2010 tarihinde tedbir konulmak suretiyle yediemine verildiğini, müvekkili hakkında açılan alacak davasının reddine karar verilmesi üzerine müvekkilinin araçlarını 15/09/2013 tarihinde teslim aldığını ileri sürerek, araçların trafikten men edilmesi üzerine, müvekkilinin uğradığı maddi zararların tahsilini talep etmiştir. Davacıya ait sözkonusu araçların, ilk kez İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 31/03/2010 tarih 2010/327 D. iş sayılı kararıyla ihtiyati haczine karar verildiği, asıl alacak davasına bakan İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesince de dava sonuçlanıncaya kadar haczin devamına karar verildiği anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK'nın 399/2. maddesinde "Haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davasının esas hakkındaki davanın karara bağlandığı mahkemede açılacağı" düzenlenmiş olup, somut olayda, asıl alacak davasının İzmir 4....
. - K A R A R - Davacı 07.08.2009 tarihinde davalı hakkında yaptığı icra takibinde 06.06.2007 tarihli faturadan bakiye alacak 6.442.53 TL asıl alacak 3.693.42 TL işlemiş faizi olmak üzere 10.135.95 TL'sinin tahsilini istemiş, davalı asıl alacak kısmını kabul ederek temerrüt oluşmadığı için işlemiş faiz kısmına itiraz etmiştir. Dava itiraz edilen işlemiş faizi alacağına yönelik itirazın iptali ve tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili 06.06.2007 tarihli faturanın kısmen ödendiğini, kısmi ödeme tarihi ile alacağın muaccel olduğu, davalının temerrüde düştüğünü bu tarihten itibaren temerrüt faizi istenebileceğini itirazın haksız olduğunu belirterek itirazın iptalini ve tazminata hükmedilmesini istemiştir. Davalı vekili asıl alacağı kabul ettiklerini, müvekkilinin takip öncesi temerrüde düşürülmediğini belirterek davanın reddini istemiştir....
Bendine göre, “dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi veya tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve buna karşılık olarak açılan davalar” dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine girmektedir. Buna göre, HUMK.’nun 8.maddesi II. Bendi gereğince tahliye, akdin davaları ile birlikte açılan kira alacağı ve tazminat davaları Sulh Hukuk Mahkemesinde görülür. Sadece kira alacağı ve tazminat istemi halinde dava konusu alacağın miktarına göre görevli mahkeme belirlenir. Dava dilekçesinde dava değeri 1.000 TL olarak gösterilmiş, sonrasında ıslah ile 15.000TL.ye yükseltilmiştir. Bu davalara bakma görevi genel hükümler çerçevesinde dava değerine göre Asliye Mahkemeleridir....
Bendine göre, “dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi veya tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve buna karşılık olarak açılan davalar” dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine girmektedir. Buna göre, HUMK.’nun 8.maddesi II. Bendi gereğince tahliye, akdin davaları ile birlikte açılan kira alacağı ve tazminat davaları Sulh Hukuk Mahkemesinde görülür. Sadece kira alacağı ve tazminat istemi halinde dava konusu alacağın miktarına göre görevli mahkeme belirlenir. Dava dilekçesinde dava değeri 62.995,74 TL olarak gösterilmiştir. Bu davalara bakma görevi genel hükümler çerçevesinde dava değerine göre Asliye Mahkemeleridir....
Bendine göre, “dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi veya tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve buna karşılık olarak açılan davalar” dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine girmektedir. Buna göre, HUMK.’nun 8.maddesi II. Bendi gereğince tahliye, akdin davaları ile birlikte açılan kira alacağı ve tazminat davaları Sulh Hukuk Mahkemesinde görülür. Sadece kira alacağı ve tazminat istemi halinde dava konusu alacağın miktarına göre görevli mahkeme belirlenir. Dava dilekçesinde dava değeri 10.000 TL olarak gösterilmiştir. Bu davalara bakma görevi genel hükümler çerçevesinde dava değerine göre Asliye Mahkemeleridir....
Buna göre manevi tazminat istemi, manevi tazminatın bölünemezliği kuralına aykırı bir biçimde kısmi davaya veya belirsiz alacak davasına konu edilemeyeceği gibi manevi zararın HMK'nın 107. maddesine göre dava yoluyla tespiti de istenemez. Bu nedenlerle manevi tazminata yönelik istemin belirsiz alacak davasıyla ileri sürülmesinde davacının hukuki yararı bulunmadığı" gerekçesi ile; Davanın usulden reddine, karar verilmiştir. Davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; her bir davacı için 10.000- TL manevi tazminat talep edildiğini, kısmi dava veya belirsiz alacak davası açılmadığını belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Dava trafik kazası nedeniyle manevi tazminat davasıdır....
Davalı-davacı vekili Av. ... 17.05.2017 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün ziynete dayalı alacak davası, maddi-manevi tazminat talepleri, nafakalar yönünden bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan sebeple, ziynete dayalı alacak davası, kadının tazminat talepleri ve nafakalar yönünden BOZULMASINA, bozma sebebine göre tarafların temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 29.05.2017(Pzt.)...