WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tasfiye işlemi eksik yapıldığı ve davacının dava açmasına sebebiyet verildiği için yargılama giderlerinin tasfiye memuru üzerinde bırakılmasında ve vekalet ücreti takdirinde bir usulsüzlük yoktur." gerekçeleri ile tasfiye memurunun vekalet ücretinden ve yargılama giderinden sorumlu olduğu belirtilmiştir....

    Bu davada tasfiye memurunun hasım gösterilmesi gerektiğinden, dava dilekçesinde açıkça davalı olarak tasfiye memurunun gösterilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. İlk derece mahkemesi tarafından, daha önce şirketi tasfiye eden tasfiye memuru atanmasında da hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Tasfiye işlemleri tamamlanıp ticaret sicilinde ilan edildiği tarihte, itirazın iptali davasına konu ticari ilişki bulunduğundan bu durumu bilebilecek durumda olan tasfiye memurunun tasfiyeyi kapatması ve HMK'nın 326. maddesi dikkate alındığında yargılama giderlerinden davalı tasfiye memurunun sorumlu tutulması da isabetli olmuştur. Açıklanan bu gerekçelerle, ilk derece mahkemesinin gerekçesi ve kararı isabetli olmakla, davalı tasfiye memuru vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca başvurunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      SAVUNMA : Davalı----- şirketin tasfiyeyle sona erdiğini, bu nedenle ticaret sicilinin eksik ya da kusurlu bir eyleminin söz konusu olmadığını, şirketin tasfiye memurunun kimliği ve şirketin tasfiye kararı alan şirket olup olmadığı hususunda kontrolle görevli olduklarını; bunun dışında denetim sorumluluklarının bulunmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini, bu olmadığı taktirde aleyhlerine herhangi bir yargılama gideri ya da vekalet ücretine hükmedilmemesini savunmuştur. İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, TTK 547. Maddeye göre açılan ek tasfiye davasıdır. Davacı, ihyası istenen şirketin aynı zamanda tasfiye memuru olup, tasfiyesini tamamlayan şahıstır. Ancak, tasfiye işleminde şirketin bizzat davacı olduğu dosya unutulmuş olup, bu haliyle tasfiyeye gidilmiştir. ---- sayılı dosya derdest dosya olup, devamı için şirketin ihyası zorunludur. TTK 547 maddeye göre açılacak davalarda---- yıllık süre sınırlaması yoktur....

        TTK'nin "Ek tasfiye" başlıklı 547.maddesi "(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. (2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir." hükmünü haizdir. TTK'nin 529....

          Bu nedenle davalı tasfiye memuru yargılama giderlerinden ve davacının vekalet ücretinden sorumludur. ---- BAM ----. HD.------Sayılı ilamında "...İlk derece mahkemesince davanın kabul edilerek davacı lehine yargılama giderine ve vekalet ücretine hükmedilmiştir. Bu bağlamda tasfiye sürecinde tasfiyenin gereği gibi yapılmamasından tasfiye memuru sorumlu olup, davada taraf sıfatı bulunan tasfiye memurunun mahkemece hükmedilen harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu olduğunun kabulü gerekir. Tasfiye memuru, bu giderleri, ek tasfiye için ihya edilen şirketin tasfiye giderlerine ekleyebilecektir." belirtmiştir.HMK'nın 326. maddesi uyarınca, aksine düzenleme bulunmadıkça yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir....

            nedenle davacılar adına yetkili olarak hareket ettiği iddia eden tasfiye memurunun takip ve dava açma yetkisinin bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir ....

              HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ; 1-DAVANIN KABULÜNE, -----Ticaret Sicil Müdürlüğünün -------sicil nosuna kayıtlı bulunup 24.09.2020 tarihinde 6102 Sayılı TTK'nın 547. maddesi gereğince sicilden terkin edilen TASFİYE HALİNDE ----- ŞİRKETİ'nin 6102 Sayılı TTK’nın 547. maddesi gereğince ------ Vergi mahkemesinin ------Esas sayılı dosyası ve ihyası istenilen şirkete ilişkin talep edilen ------ sayılı ek tahakkukun takip ve tahsil işlemleri ile sınırlı olmak üzere terkin edilen şirket hakkında derdest olan davanın sonuçlanması ve infazı bakımından sicilden terkinine ilişkin kararın kaldırılmak suretiyle İHYASINA,------Ticaret Sicil Müdürlüğüne yeniden TESCİLİNE, 2- Tasfiye Memuru olarak en son tasfiye memuru olan----- TC Kimlik Numaralı------ atanmasına, ek tasfiye işlemlerinin tasfiye memuru tarafından yürütülmesine, ek tasfiye işlemleri bitinceye kadar tasfiye memurunun görevine devam etmesine, 3- Kararın ------ ilan edilmesine, 4-Davacı kurum harçtan muaf olduğundan başlangıçta...

                Bu nedenle davalı tasfiye memuru yargılama giderlerinden ve davacının vekalet ücretinden sorumludur. ---- BAM ----. HD. -----. Sayılı ilamında "...İlk derece mahkemesince davanın kabul edilerek davacı lehine yargılama giderine ve vekalet ücretine hükmedilmiştir. Bu bağlamda tasfiye sürecinde tasfiyenin gereği gibi yapılmamasından tasfiye memuru sorumlu olup, davada taraf sıfatı bulunan tasfiye memurunun mahkemece hükmedilen harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu olduğunun kabulü gerekir. Tasfiye memuru, bu giderleri, ek tasfiye için ihya edilen şirketin tasfiye giderlerine ekleyebilecektir." belirtmiştir. HMK'nın 326. maddesi uyarınca, aksine düzenleme bulunmadıkça yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ihya davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kabulüne, kooperatifin ihyasına, ek tasfiye işlemlerini yapmak üzere ...'un atanmasına karar verilmiştir. Kararın davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 12.03.2020 tarih ve 2017/525 Esas. 2020/1777 Karar sayılı kararı ile kararın onanmasına karar verilmiştir. Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 25.11.2020 tarih ve 2020/1708 E., 2020/3846 Karar sayılı kararıyla davalılar ... ve ...'ın karar düzeltme isteminin reddine karar verilmiştir. Tasfiye memuru ...'un istifa talebi üzerine Mahkemece 05.04.2022 tarihli ek kararı ile tasfiye memurunun istifasının kabulüne, son tasfiye kurulu başkan ve üyeleri davalılar ..., ... ve ...'ün atanmalarına karar verilmiştir....

                    İnşaat ve Ticaret Limited Şirketi’nin 02/08/2018 tarihinde terkin ile tasfiye olduğunu, şirketin tasfiye memurunun davacı müvekkili olduğunu; şirketin tasfiyesi işlemi sırasında sehven yapılan tasfiye işleminin müvekkili tarafından sonradan fark edildiğini ve fark edilir edilmez şirketin ihyasını sağlamak ve İzmir ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ... Esas sayılı dosyasında şirketi temsil etmek için eldeki bu davanın açıldığını; İzmir ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ... Esas sayılı dosyasında tazminat davasında ... Turizm. İnşaat ve Ticaret Limited Şirketi'nin davada temsil edilebilmesi ve dava sonunda gerekli işlemlerin yapılabilmesi için şirket tüzel kişiliğinin ihyası ve sicile tekrar tescilinin gerektiğini, şirketin tasfiyesi sırasında tasfiye memurunun davacı müvekkili olması sebebiyle bu davada husumeti, sadece İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne yönelttiklerini belirterek, ... Turizm....

                      UYAP Entegrasyonu