İİK’nın 283/II maddesine göre de iptal davası, üçüncü şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taalluk ediyorsa, bu değerler nispetinde üçüncü şahıs nakden tazmine (davacının alacağından fazla olmamak üzere) mahkûm edilmesi gerekir. Bu ihtimalde 3. kişinin sorumlu olduğu miktar, elden çıkarılan malın o tarihteki gerçek değeridir. Mahkemece dava ve tasarrufa konu edilen gayrımenkulün tapu kayıtlarının getirtilerek davalılar tarafından elden çıkarılıp çıkarılmadığının belirlenmesi, davacıdan talebinin sorularak taraf teşkilinin sağlanması elden çıkarılmış ise bunların elden çıkarılma tarihindeki rayiç gerçek değerlerinin saptanması ve tasarrufun iptali koşulları da bulunması halinde ona göre tazminata mahkum edilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....
Somut olayda, davacı davaya konu 1911 ada 1 parselde 11 nolu bağımsız bölüm taşınmaz ile Davutlar mahallesi, 200 parselde 34 nolu bağımsız bölüm taşınmazlara ilişkin davalılar arasındaki tasarrufun iptali ile cebri icra yetkisi verilmesi istendiği, davaya konu 835 ada, 1 parselde 21, 22, 23 ve 24 nolu bağımsız bölüm taşınmazlarda davalılar arasında tasarrufun iptali ile bu bağımsız bölümler dava dışı kişiler adına kayıtlı olduğundan davalı Kervan Mimarlık Şirketi' nin İİK 283/2 maddesi gereğince alacaktan fazla olmamak üzere nakden tazminine karar verilmesini talep ettiği ancak dava konusu edilen 25 nolu bağımsız bölümün hangi parsele ilişkin bağımsız bölüm olduğu, davacıdan sorularak bu parsel yönünden de davanın bulunduğunun göz önüne alınması gerektiği ayrıca nakden tazmin talep edilen 21, 22, 23 ve 24 nolu bağımsız bölümlere ilişkin davalı Kervan Mimarlık Şirketi' nin bu taşınmazlara dava dışı 4.kişilere devrettiği, 19/07/2017 ve 22/07/2017 tarihleri itibariyle değerlerinin tespit...
Burada üçüncü kişi iddiasını tanık dahil her türlü delille ispatlayabilir. 3- Yine 6098 sayılı TBK 19. maddesinde düzenlenen ve üçüncü kişi tarafından açılan muvazaa sebebine dayalı davaların yerleşik Yargıtay içtihatları uyarınca her zaman ikame edilebileceği, davanın görülebilirlik şartlarının, tasarrufun borçtan sonra yapılmış olması ve geçerli bir alacağın bulunması olduğu, bunlardan başka mevcut bir icra takibi ve aciz vesikasının aranmayacağı, bu şekilde dava kabul edildiği takdirde 2004 sayılı İİK 283. maddesinin kıyasen uygulanarak alacaklı davacı üçüncü kişiye kayıt tashihine mahal olmaksızın lehine tasarruf yapılan davalı adına kayıtlı şey üzerine alacakla sınırlı olmak üzere cebri icra yetkisi tanınmasına, emval elden çıkarılmış ise nakden tazmine karar verilebilecektir. 4- Son olarak bu tür davalarda İİK 277 ve devamındaki tasarrufun iptali davalarına kıyasla dava değeri alacak miktarı ile temlik edildiği tarihte tasarrufun rayiç değerinden hangisi az ise dava harcı ve vekalet...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacılar vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 5.10.2010 Salı günü davacılar vekili Avukat...geldi. Davalı tarafından gelen olmadı....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı ... vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 19.11.2013 Salı günü davalı ... vekili Av. ... geldi. Davacı ve davalı ... tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı ... vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ... aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlu davalının kendisine ait taşınmazlar üzerine diğer davalı lehine koymuş olduğu ipotek işlemine ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiş, yargılama sırasında ipotekin temliki nedeniyle davasını tazminat isteğine dönüştürmüştür. Davalı ... davanın reddini istemiş, diğer davalı cevap vermemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı ... vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 19.11.2013 Salı günü davalı ... vekili Av. ... geldi. Davacı ve davalı ... tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı ... vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ... aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlu davalının kendisine ait taşınmazlar üzerine diğer davalı lehine koymuş olduğu ipotek işlemine ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiş, yargılama sırasında ipotekin temliki nedeniyle davasını tazminat isteğine dönüştürmüştür. Davalı ... davanın reddini istemiş, diğer davalı cevap vermemiştir....
Öte yandan, tasarrufun iptali davalarında 3. kişinin borçludan satın aldığı malı elinden çıkarması ve satın alan dördüncü kişinin davaya dahil edilmemesi ya da davaya dahil edilmekle birlikte iyi niyetli olduğunun anlaşılması halinde, İİK'nun 283/2 maddesi uyarınca bedele dönüşen davada, üçüncü kişinin dava konusu malı elinden çıkardığı tarihteki gerçek değeri oranında bedelle sorumlu tutulması gerekir. Tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için borcun, iptali istenen tasarruftan önce doğması dava ön koşulu olup mahkemece re'sen araştırılmalıdır. Dava koşulu gerçekleşmediği takdirde işin esası hakkında hüküm kurulamaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalılardan ...’in müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında icra takibi yaptıklarını ancak borcunu ödememek amacı ile diğer davalıya muvazaalı olarak borçlanarak icra takibi yaptırdığını öne sürerek muvazaalı icra takibi ve dayanağı senede ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalılar davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece davalılar arasıdaki icra takibi ve borçlanmaya ilişkin senedin muvazaalı olduğunun kanıtlanamaması nedeniyle davacının davasının reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir....
Davalı ... ; dava konusu taşınmazdaki hissesini 15.000,00 Euro karşılığında kardeşi ...(...)’e sattığını, parayı nakden ve tamamen aldığını, kendisine hiçbir alacağının kalmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; davanın kabulü ile davalılardan ... tarafından diğer davalı ... 'e satışı yapılan Afyonkarahisar... Mh. 4 ada 29 Parsel sayılı taşınmazın 1/8 hissesinin satışına ilişkin tasarrufun iptali ile bu taşınmaz üzerindeki satışa konu hisseden davacı alacaklıya Emirdağ İcra Müdürlüğünün 2008/597 sayılı dosyasıyla sınırlı olmak üzere cebri icra yolu ile alacak hakkını almak üzere yetki tanınmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ......
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dava İİK’nın 277 vd maddelerine dayalı olarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dava konusu taşınmazın ... İcra Müdürlüğünün 2008/3818 esas sayılı dosyasında yapılan takip sonucu satılıp paraya çevrildiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. İİK’nın 283/II maddesine göre de iptal davası, üçüncü şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taalluk ediyorsa, bu değerler nispetinde üçüncü şahıs nakden tazmine (davacının alacağından fazla olmamak üzere) mahkûm edilmesi gerekir....